Gazete Sahibine Saldırı Davası

İlkadım ilçesi Kale Mahallesi 19 Mayıs Bulvarı'nda 22 Kasım 2009 tarihinde meydana gelen silahlı kavgada, Şener Uğur S. (21) sırtından ve bacağından vurularak, Bayram A. (26) karnından, Mustafa K. (25) ise parmağından yaralanmıştı. Olayda yerel gazete sahibi Adnan B. darp sonucu, şoförü Mustafa K. de darp ve silahla vurularak hastanelik olmuştu.

Olaydan sonra tutuklanan Adnan B. (47), Kenan A. (28), Fatih İ. (25), Erkan U. (27), Serdal A. (37), Süleyman Ş. (45) ile Bayram A. ve Şener Uğur S.'nin Samsun 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanmasına başlandı. Büyükşehir Belediyesi'nde sivil zabıta görevlisi olarak çalıştığını belirten Süleyman Ş., "Adnan B., gazetesinde belediye başkanımız, zabıta müdürümüz ve zabıtalar hakkında olumsuz yazılar yazıyordu. Olay günü tatlı yemek için söz konusu gazetenin alt kısmındaki iş yerine gittik. Bu sırada Adnan B.'nin yanında adamları ile iş yerinden çıktığını gördüm. Yanına gidip belediye hakkında yazdığı yazıların doğru olmadığını söyleyip kendisini ikaz ettim. Bana 'sana hesap mı vereceğim' diyerek küfür etti. Silahını çıkardı ve ateş etmeye başladı. Ben de sivil zabıta olduğum için tinerci çocuklarla karşılaştığımda müdahale ettiğimiz bazı seyyar satıcıların bize bıçak çekmesinden dolayı kendimizi korumak amacıyla sopa taşıyordum. Bu sopayla Adnan B.'nin ateş etmesini engellemek için eline ve omzuna doğru vurdum. Ateş etmeyi sürdürüyordu. O sırada bir genç vuruldu. Vurulan genç Şenel Uğur S., bizimle birlikte değildi. Adnan B.'nin koruması Bayram A., silah çıkardı ve o da ateş ediyordu. Benim Adnan B.'yi öldürme kastım olsaydı, olay yerine silahlı gelirdim. Yaklaşık 4 aydır tutukluyum. Ailem mağdur oldu. Pişmanım ve tahliyem istiyorum" dedi.
Erkan U. ile Fatih İ., kendilerinin olayla bir ilgilerinin bulunmadığını savundu. Kenan A., olay sırasında Erkan U. ve Fatih İ. ile birlikte araçlarının yanında sigara içtiklerini, olayla bir ilgilerinin bulunmadığını, kalalık bir grubun kendilerine doğru koşarak geldiğini görünce havaya tabancayla bir el ateş açıp kaçtığını iddia etti.

Serdar A. ise Süleyman Ş.'nin ifadesi doğrulayarak, Adnan B.'nin silahla ateş etmeye başladığını, koruması Bayram A.'nın da elinde silah olduğunu, kendisinin sopayla Bayram A.'ya vurarak olayları önlemeye çalıştığını ileri sürdü. Daha önce 11 yerinden bıçaklandığını hatırlatan Serdar A., bu yüzden daima yanında sopa taşıdığını ileri sürdü.

Adnan B. ise bu olayların diğer sanıkların bahsettiği gibi olmadığını öne sürerek, "Bayram A., koruma değil, gazete dağıtım şefimdir. Olay günü 2 personelimle gazetemin bulunduğu binadan dışarı çıktığımda aniden sopalı saldırıya uğradım. Sopaların içinde jilet vardı. İlk darbeyi alınca gözüm karardı. Kafamdan aşğı kan akmaya başladı. Etrafımı göremiyordum. O kadar hızlı vurdular ki gözüm karardı. Gözlerimi açma şansım yoktu. Ben ölüm tehlikesi geçirdim. Kafama vuruldu ve düştüm. Yakınımda bir el silah sesi duydum. Olayda ciddi anlamda infaz var. İnfaz edilecektim. Taşıma ruhsatlı silahım var. Masum insanlara zarar gelmesin diye yere doğru ateş açtım. Sanıklardan şikayetçiyim" dedikten sonra mahkeme heyetine yazılı ifadesini sundu.

Olayda kendisi de vurularak ölümden dönen Bayram A., "Bende silah yoktu. Olay sırasında kafama vurdular, yere düştüm. Adnan B.'nin üzerinde birilerini gördüm. Tekme yumruk ve sert cisimle vuruyorlardı. Üzerindeki kişiyi elimle savurmak istedim. Bu sırada Adnan B., silahla ateş açıyordu ve Adnan B.'nin silahından çıkan kurşunla ben de vuruldum. Bu sırada 'başkanım beni vurdun' dedim ve sendeledim. Az ilerde yaralı bir kişinin yerde yattığını gördüm. Ben gazete dağıtımı yapıyorum. Mustafa ise Adnan B.'nin şoförüdür. 500 TL maaşla çalışıyorum. Benim silah alacak gücüm yok. Bende silah yoktu. Bu olayda Adnan B.'nin dışında ateş eden de görmedim. Bir ölüm çizgisinde gittim geldim. Ben ölseydim, sanıklardan hangisi mutlu olacaktı? Ailemin acısını kim dindirecekti? Kendilerinden şikayetçiyim" şeklinde konuştu.

Mustafa K. ise sanıkların kendilerine sopalarla saldırdıklarını ve kanlar içinde kaldıklarını, kendisinin de ayrıca tabancayla açılan ateş sonucu elinin parmağından vurulduğunu ileri sürdü. Sanıklardan Şenel Uğur S. ise 15 günlük raporlu olduğu için duruşmaya gelmedi. Mahkeme heyeti tutuklu sanıkların tahliye taleplerini kabul etmedi. Duruşma tanıkların dinlenmesi için ertelendi.