Gaziantep'teki Düğüne Yönelik Bombalı Saldırı

Sokak düğününü hedef alan ve 57 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısına ilişkin davanın, güvenlik gerekçesiyle nakledildiği Kayseri'de görülmesine devam edildi.

Gaziantep'te sokak düğününü hedef alan, 57 kişinin yaşamını yitirdiği terör saldırısına ilişkin davanın, güvenlik gerekçesiyle nakledildiği Kayseri'de görülmesine devam edildi.

Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesi gereken duruşma, tarafların çokluğundan dolayı adliyenin konferans salonunda yapıldı. Duruşmada, tutuklu sanıklar Mehmet Şahin Erğan, Abdurrahman el-Najjar, Enes Karataş, Mehmet Çalıkuşu, Ahmet Köşgeroğlu, Ali Çalıkuşu, Fadile Cebael, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt ve Yunus Sarı, bazı müştekiler ile avukatları hazır bulundu.

Tutuklu sanıklardan Fadile Cebael, üzerine atılı suçları kabul etmediğini ve kimseyi öldürmediğini savunarak, eşi Mehmet Kadir Cebael'in DEAŞ ile bağlantısı olup olmadığını bilmediğini söyledi.

Olaydan önce Gazikent Mahalesinde oturduğunu belirten Cebael, "Eşim çuvalcıyıdı, iki çocuğum var. Eşimle geçinemiyordum, beni çok kıskanırdı, döverdi, aldatırdı. Esrarkeşti. Beni ailemle görüştürmezdi. Daha önce Galiye isimli bir kadınla evlendiğini söyledi, 'bir evim ve eşim daha var' demişti. Gazikent'te bir evi daha vardı. Orada bu kadın ile birlikte yaşıyordu." diye konuştu.

16 Ekim 2016 tarihinde eşi ve çocuklarıyla birlikte evde olduğunu ve yemek yediklerini anlatan Cebael, patlamayı televizyondan gördüklerini, daha sonra evlerine güvenlik güçlerinin geldiğini, baskın sırasında eşinin yaralandığını ve daha sonra öldüğünü ileri sürdü.

Sanıklardan Mehmet Çalıkuşu ise İlahiyat Fakültesinde eğitim gördüğünü ve simitçi dükkanında çalıştığını ifade etti.

Kına gecesinde yaşanan patlamanın ardından kendilerini asker olarak tanıtan kişilerin kendisini kaçırarak rehin tuttuğunu iddia eden Çalıkuşu, şunları aktardı.

"Mehmet Kadir Cebael ile sanıklardan kardeşim dışındakileri tanımıyorum. Ben Mehmet Şahin Erğan ile canlı bomba Cebael'i tanıştırmadım. Depo kiralamasına yardımcı olmadım. Patlayıcının ele geçirildiği iddia edilen deponun yerini bile bilmiyorum. Cebael ile telefon ve internet üzerinden konuşmuşluğumuz yoktur. Ben günlük yapacağım işleri küçük notlar halinde kağıda yazardım. Cebimden çıkan kağıtlar eylem planı içeren şifreli kağıtlar değildir. Cebimde çıkan kağıtta yazan 'AVBAR, OTOGAR, CUMA.DÜĞÜN, PERŞ.SİDA.GİTSİN, AV UĞRA BULAMAZSAN, KİTAP, TELEFON, 6'3 B' ve 'MAÇ' şeklindeki yazılar şifre değildir. Hepsi yakında gerçekleşecek düğünüm ve günlük yaşantımla ilgili aldığım kısa notlardı. Ancak, 6'3 B şeklindeki not polis tarafından tarafıma yazdırılmıştır. Ben, bombalı saldırı ile ilgili yer araştırması yapmadım."

Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi.

Gaziantep'te 20 Ağustos 2016'da terör örgütü DEAŞ'ın sokak düğününü hedef alan bombalı saldırısında, aralarında kadın ve çocukların da olduğu 57 kişi yaşamını yitirmişti. Olayla ilgili soruşturma kapsamında 16 Ekim 2016'da hücre evine düzenlenen operasyonda örgütün il genelindeki faaliyetlerini planlayan, lojistik destek sağlayan ve canlı bomba hücrelerini yöneten sorumlusu Mehmet Kadir Cebael, Şehitkamil ilçesinde saklandığı evde operasyonla etkisiz hale getirilmiş, aynı gün başka bir canlı bomba ise üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirmesi sonucu 3 polisi şehit etmişti.

"Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "kasten öldürme", "tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından cezalandırılmaları talebiyle 11 sanık hakkında açılan dava, kamu güvenliği gerekçesiyle Kayseri'ye nakledilmişti.

- İddianameden

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Organize Suçlarla Mücadele Bürosu Savcılığınca hazırlanan ve Gaziantep 7. Ağır Ceza Makemesince kabul edilen 70 sayfalık iddianamede, tutuklu sanıklar Mehmet Şahin Erğan, Mehmet Çalıkuşu, Ahmet Köşgeroğlu, Ali Çalıkuşu, Fadile Cebael, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt, Abdurrahman el-Najjar hakkında "anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme", "kasten öldürme", "kasten öldürmeye teşebbüs etme", "tehlikeli maddeleri izinsiz bulundurma veya el değiştirme", "silahlı terör örgütüne üye olma" gibi suçlardan 4 ile 60 kez arasında değişen ağırlaştırılmış müebbet ve 274 ile bin 814 yıla kadar hapis istenmişti.

Tutuklu diğer sanıklar Enes Karataş ve Yunus Sarı'nın ise "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamasıyla 10 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile