Gebelikte Korona virüs enfeksiyonunun etkileri ile ilgili bilgilerin yeni yeni toparlandığını anlatan Op. Dr. Numan Bayazıt, ‘’İlk bilgiler Çin’in Wuhan Üniversitesi’nden gelmiş, buna göre hastalığın gebelerdeki seyrinin diğer insanlardan farklı olmadığı çıkarımı yapılmıştır. Gerçekten de virüsü alan gebelerin büyük çoğunluğu ya hiçbir belirti göstermeyecek ya da hafif bir hastalık şeklinde atlatacaktır ancak ilkini takip eden yayınlarda gebelerde yoğun bakım ihtiyacı, anne karnında ve yenidoğan döneminde bebek kayıpları da olduğu bildirilmiştir. Bunların istatistiki anlamları henüz net değilse de Korona virüs enfeksiyonunun gebelerde beklenen seyri ile ilgili şu çıkarımları yapabiliriz:
Gebelik bağışıklık sisteminin zayıfladığı, akciğer kapasitesinin azaldığı bir durumdur. Bu nedenle mevsimsel gripler dahi gebelerde daha tehlikeli seyreder. Korona için de aynı şeyin geçerli olması beklenir.
Daha önce yaşanan SARS ve MERS salgınları gebelerde yüksek oranda ölümlere neden olmuştur.
Bu nedenle gebelerin ve ailelerinin çok dikkatli olmaları, enfeksiyondan korunmak için gereken bütün tedbirleri almaları gerekir.
Gebeler hastane ve yüksek riskli yerlere ziyaretlerinde maske takmalıdır.
Şüpheli biri ile teması olursa doktoru ile konuşmalıdır. Şikayeti yoksa izolasyon kurallarına uyarak 14 gün evde kalmalıdır. Acil durumlar gelişmezse kontrol tarihi bu süre sonuna ertelenebilir.
Rutin kontrollerin arası doktorun önerisine göre açılabilir. Sık kontroller bulaşma riskini arttıracaktır.
Hastalık şüphesi varsa 112 ile başvuru yapmak idealidir. Direk başvurursa durumunu daha hastane girişinde bildirmelidir ki hastaneye kabulü buna göre tedbirler alınarak düzenlenebilsin.
Gebe kadının hastalık geçirmesinin bebekte doğumsal anomaliler yani sakatlıklar yaptığına dair kanıt yoktur.
Düşük riskini arttırdığına dair kanıt yoktur.
Anne karnındaki çocuğa virüs bulaşmadığı düşünülüyordu ancak yakın zamanda 1 yenidoğanda virüs bulaşını düşündüren antikor ve 33 covidli anneden doğan 3 bebekte hastalık bildirildi.
Bebeklerin hepsi iyileşmiş.
Ateşi ve pnömonisi olan gebelerin tedavisi göğüs, enfeksiyon, anestezi ve çocuk doktorunun da katılımı ile multidisipliner şekilde planlanmalıdır. Tedavi prensipleri genel olarak gebe olmayanlarla aynıdır.
Doğumun vajinal mi sezaryen yoluyla mı olacağına annenin ve bebeğin durumuna bakarak karar verilir. Vajinal doğumda bir sakınca yok ancak dünyadaki verilere bakınca hasta gebelerin genellikle sezaryen ile doğurtulduğunu görüyoruz. Bunda başlıca annenin sağlık durumunun iyi olmaması ve bebeğin sıkıntıya girmesi rol alıyor.
Epidural veya spinal anestezide sakınca yoktur.
Şu ana kadar virüsün süte bulaştığına dair bir kanıt yok. Süt emzirme yolu ile veya biberonla sağılarak verilebilir.’’
Doğum sonrasında emzirme ile ilgili olarak Çin’liler tecrübelerine dayanarak anne ile bebeğin 14 gün ayrılmasını önerdiklerini ancak bu anne ile bağ kurma ve süt miktarını olumsuz etkileyebileceğini kaydeden Op. Dr. Numan Bayazıt, ‘’Avrupa rehberleri maske, hijyen gibi önlemlerle emzirilebileceğini bildiriyor. Annenin hastalık düzeyine göre doktorlara danışarak bir karar alınmalıdır. Emzirilecekse bebeğe, biberonlara ve sağma pompalarına dokunmadan önce eller yıkanmalı, maske takılmalıdır. Biberon ve pompalar gerektiği gibi temizlenmelidir. Bu bilgilerin hepsinin şu an için geçerli olduğu, hastalık ile ilgili her türlü bilginin sürekli güncellendiği unutulmamalıdır. Bu salgının en az zararla atlatılması herkesin bunun bilinçli ve sorumlu davranması ile mümkün olabilecektir.’’ Dedi.
Gebelikte Korona Virüs Enfeksiyonuna Dikkat
Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Numan Bayazıt, gebelikte Korona virüs enfeksiyonu konusunda uyardı.