Gizli Şekere Dikkat

Gizli Şekere Dikkat

Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Özer, “Gizli şeker hastalığı veya şüphesi olan bireyler rahatsızlıklarının tip2 diyabete ilerlememesi açısından mutlaka endokrin hekimlerine başvurup yaşam tarzı değişikliği ve endokrin hekimi tarafından uygun görülürse ilaç tedavi başlanmalıdır” dedi.

Samsun Büyük Anadolu Hastaneleri Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Dr. Hatice Özer, gizli şeker hastalığına karşı uyarılarda bulundu. Eğer bir kişinin kan şekeri düzeyi normalden yüksek olmasına karşın diyabet tanısı koyduracak kadar yüksek değilse bu durumda kişinin gizli şeker hastası olarak tanımlandığını ifade eden Özer, “Bozulmuş glikoz toleransı veya bozulmuş açlık glikozu olarak da tanımlanır. Tip 2 diyabete giden yolda son adımdır. Çoğu gizli şeker hastaları yaşam tarzı değişikliği yapılmaz ve tedavi edilmezse 5-10 yıl sonra tip2 dm (şeker hastası) hastası olmaktadır. Pre-diyabetli bireylerde kardiyovasküler hastalık ve inme riski ve kan şekeri normal olan bireylere kıyasla 1,5 kat daha fazladır. Diyabetli bireylerde ise 2-4 kat fazladır. Pre-diyabette inme riski e pre-diyabetli bireyler yaşam tarzı değişiklikleri sayesinde prediyabetli olmayı önleyebilir ve geciktirebilir. Normalde açlık kan şekeri 100 mg/dl’nin altındadır” diye konuştu.

Eğer kişide pre-diyabet varsa açlık kan şekerinin 100-125 mg/dl arasında olduğunu söyleyen Özer, “Eğer kan şekeri 126 mg/dl veya daha yüksekse birey diyabetlidir. OGTT’de, bireyin kan şekeri açlıktan sonra ve glikozdan zengin içecek içildikten 2 saat sonra ölçülür. Normal kan şekeri ikinci saatte 140 mg/dl’nin altındadır. İkinci saat kan şekeri 140-199 mg/dl arasında ise pre-diyabet, ikinci saat kan şekeri 200 mg/dl’nin üstünde ise diyabet tanısı konulur. HbA1c değeri yüzde 5,7 ile 6,4 arasında bir A1C ön diyabet olduğunu göstermektedir. 6.5 veya daha fazla A1C, tip 2 diyabet gösterir” şeklinde konuştu.

Gizli şeker belirtileri hakkında da bilgi veren Özer, “Tatlı krizi olması. Devamlı tatlı yeme isteği. Sık sık acıkma veya açlık atakları olması. Gebelikte kan şekerinin bozulması. Son zamanlarda aşırı kilo alma veya zayıflama hali. Şeker düşmeleri. Görmede bulanıklık. Terlemenin artması. Halsizlik. Yorgunluk. Sabah zor kalkmak ve zor uyanmak. Duygu durumunda değişim. Huzursuzluk. Depresiflik. Ani sinirlenme ve öfkelenme. Sıkıntı. Psikolojik değişiklik. Kolay depresyona girme. Anne, baba veya kardeşlerde şeker hastalığı olması. Artan susuzluk hissi. Kilo verememe. Yemek sonrası uyku hali. Gün içinde uyuklama ve yorgunluk. Sık sık idrara çıkmak. El ve ayaklarda uyuşma. Karıncalanma ve yanma hissi. Pre-diyabetik hastalar özellikle karbonhidrat açısından zengin beslendikten bir iki saat sonra uykusuzluk, halsizlik ve yorgunluk belirtileri ile reaktif hipoglisemi belirtileri yaşarlar” açıklamasında bulundu.

Kimlerin pre-diyabet tanısı için test yaptırması gerektiği bilgisini veren Özer, “Ailesinde ya da çok yakın akrabalarında diyabet öyküsü bulunanlar. Fazla kilo problemi olanlar. Bel çevresi genişliği erkeklerde 102 kadınlarda 88 santimetrenin üzerinde olanlar. Gebelik diyabeti hikayesi bulunanlar. Trigliserid düzeyi yüksek, HDL kolesterol düzeyi düşük olanlar. Hipertansiyon ve gut gibi ek hastalıkları bulunanlar. Aniden kilo alanlar. Çok sık acıkma atakları geçirenler. Devamlı tatlı yeme ihtiyacı olanlar ve çok sık su içme ve idrara çıkma ihtiyacı duyanlar risk grubu içinde bulunur. 45 yaş üstü bireyler. Birinci derece akrabalarda tip2 diyabet bulgusu bireyler. Yüksek tansiyon (hipertansiyon) hastaları. İnsülin direnci olanlar bireyler. Polikistik over sendromu tanılı bireyler. Kronik sedanter hayat süren bireyler. Gestasyonel diyabet öyküsü, 4,5 kilo üstü doğan bireyler. Gizli şeker hastalığı veya şüphesi olan bireyler rahatsızlıklarının tip2 diyabete ilerlememesi açısından mutlaka endokrin hekimlerine başvurup yaşam tarzı değişikliği ve endokrin hekimi tarafından uygun görülürse ilaç tedavi başlanmalıdır” ifadelerini kullandı.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile