Göktaşında Şimdi De 'Zekat' Tartışması Başladı

Göktaşında Şimdi De 'Zekat' Tartışması Başladı

Bingöl’e düşen göktaşı parçaları ile ilgili vergi tartışmalarının sona ermesinin ardından şimdi de zekat tartışması gündeme geldi. Bu tartışmaya noktayı da Bingöl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulaziz Beki koydu.

Bingöl’ün merkez Sarıçiçek köyüne 2 Eylül’de düşen göktaşı parçalarını toplayan vatandaşlar, bunları başta Rusya ve ABD’dekiler olmak üzere dünyanın birçok bölgesindeki bilim insanlarına satarak, gelir elde etti. Bir süre sonra, göktaşı satan vatandaşlardan vergi alınıp alınmayacağı konusu gündeme gelmeye başladı.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yaptığı açıklama ile bu polemiğe son noktayı koydu ve vatandaşlardan göktaşı için vergi alınmayacağını açıkladı.

Ancak tam vergi tartışmaları sona ermişken bu kez de ‘zekat’ tartışmaları gündeme gelmeye başladı.

Bu polemiğe ise son noktayı Bingöl Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulaziz Beki koydu.

Prof. Dr. Beki, İslam açısından belirli grupların zekata tabi olduğunu belirterek, “Bunlar ise 4-5 gruptur. Birincisi ticaret eşyası, ticarete konu olan her şey zekâta tabidir. İkincisi hayvana tabidir. Tabiri caizse dört ayaklı olan ve eti yenen hayvanlar zekâta tabidir. Üçüncüsü bazı meyveler ve hububatlardır. Diğer bir kısmı ise madenlerdir. Ancak madenlerde de sadece altın ve gümüş zekata tabi olur. 5’te 1’ini zekât vermek durumundasın. Bingöl’de yağan göktaşları ile ilgili de bu taşlar birinci derecede kimlik bakımından altın ve gümüş değildir. Zekâta tabii olan madenlerin kapsamına girmiyor çünkü içinde altın ve gümüş elementi bulunmuyor” dedi.

İsteyenlerin zekâtını verebileceğini de ifade eden Prof. Dr. Beki, “Ancak bulanlar kendi istekleri ile zekât verirlerse bunun da dinen hiçbir sakıncası yoktur, hatta sevabı vardır. Zekatını veren insan Allah’a karşı şükrünü etmiş olur. Mükellefiyet açısından altın ve gümüş kapsamına girmediği için zekata tabi değildir” diye konuştu.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile