BDP Eş Başkanı Gülten Kışanak, Eşitlik ve Demokrasi Partisi (EDP) tarafından düzenlenen "Kürt Sorunu ve Çözüm Önerileri" sempozyumu sonrası basın mensuplarının sorularını cevapladı. Gazetecilerin "BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın 'iki dilli hayat' açıklamasına Genelkurmay Başkanlığı'nın yazılı açıklama ile cevap vermesi konusundaki soruları üzerine Kışanak, Genelkurmay Başkanlığı'nın bu konuda muhatapları olmadığını söyledi. Konunun gerçek muhatabının siyasi aktörler, parlamento, siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşları olduğunu ifade eden Kışanak, "Ordunun işi olmayan bir konuda konuşmasını eski alışkanlıkların bir tekrarı olarak görüyoruz ve demokrasi içinde yeri olmadığını ifade etmek istiyorum." şeklinde konuştu.
Açıklamanın asıl muhatabının ise hükümet olduğunu savunan Kışanak şöyle konuştu: "Biz bu konuyu kamuoyunun gündemine getirdiğimizde kapatma davasından bahsetmeye, yasaları bu şekilde yönlendirmeye çalışan açıklamalar yaptılar. Muhtemelen buradan cesaret alarak Genelkurmay'dan böyle bir açıklama geldi." diye konuştu.
AK Parti Hükümetinin şimdiye kadar Türkiye kamuoyuna askeri vesayetle mücadele ettiğine dair güçlü bir imaj çizdiğini dile getiren Kışanak, Hükümetin gerçekten askeri vesayete karşı olup olmadığını bu açıklamaya karşı tutumundan anlaşılabileceğini dile getirdi.
SALDIRI GERÇEKSE PARTİ OLARAK KARŞISINDA DURURUZ
Basın mensuplarının 'Mersin'de Sarp Öztürk isimli sanatçının Kürtçe şarkı talebini kabul etmediği için öldürüldüğü' iddialarını sorması üzerine Kışanak, şu açıklamayı yaptı: "Hiç kimsenin hiç kimseyi bir şey yapmaya ya da yapmamaya zorlamaya hakkı yoktur. Herkes istediği şekilde yaşamak davranmak hakkına sahiptir. Bu konuda hiçbir şey kabul etmiyoruz. Böyle bir şey varsa parti olarak bu anlayışla, zihniyetle, saldırıyla mücadele ederiz."
Parti olarak yerel örgütlerden bilgi istediklerini belirten Kışanak sözlerini şöyle tamamladı: "Sanık gözaltında. Kendisinin avukatının ulaştıracağı bilgiler önemli. Böyle birşeyin olmuş olabileceğine ihtimal vermek istemiyorum. Bunun büyük bir ihtimalle adli bir olay olduğunu, eğlence aleminin bir sorunu olduğunu düşünmek istiyorum. Aksini aklımıza bile getirmek istemiyoruz."