Kocaeli'de 15 komisyon üyesiyle ziyaret ve incelemelerde bulunan Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, incelemelerinin İstanbul'da devam edeceğini, daha sonra İzmir'e gideceklerini söyledi.
Kaya, ''24. dönemde 21 kanun tasarısını görüştük, bir üst komisyon ya da genel kurula sevkini sağladık'' diye konuştu.
Yasama faaliyetlerinde aldıkları kararlarla uygulamadaki boyutu görmek istediklerini ifade ederek, ''Kocaeli'yi ne için seçtik- Türkiye hızla büyüyen bir ülke. 2010'da yüzde 9'lara varan büyümesi, 2011'de yüzde 8'i aşan büyümesi söz konusu. Bu büyümede tüm dünyada olduğu gibi çevre olgusu bizim için önemli bir hassasiyet arz eden bir nokta. Sürdürülebilir kalkınma ilkesi doğrultusunda kalkınma, çevre dengesi dünyada çok konuşuluyor. Türkiye'de buna ne kadar dikkat ediyoruz- Özellikle bunu yerinde görmek istedik. Ne çevreyi kalkınmaya feda etmeyi ne de kalkınmayı çevre uğruna yok etmeyi arzuluyoruz'' dedi.
Kaya, Avrupa'nın küçüldüğü, Yunanistan'ın iflas ettiği bir noktada, AB içinde Almanya'nın en büyük üreten ülke olmasına rağmen küçüldüğü, İngiltere'nin tedbirler aldığı, KDV'lerin artırıldığı, İtalya'da memur maaşları ya da diğer uygulamaların aşağı çekildiği dönemde Türkiye'nin büyüdüğüne işaret ederek, ''Bu büyüme çok ciddi anlamda enerji harcatıyor. Dünya ortalamasının önceki yıla baktığımızda yüzde 5,6 olduğu bir atmosferde Türkiye'de yüzde 9'ları aşan enerji harcamamız söz konusu oldu. Bu enerjiyi harcayan önemli şehirlerimizden biri Kocaeli'dir'' diye konuştu.
Kocaeli'nin 14 organize sanayi bölgesi ile Türkiye'nin en büyük üretim merkezlerinden olduğuna dikkati çeken Kaya, İstanbul'dan sonra Türkiye ekonomisine en büyük katkıda bulunan, belki de en büyük ithalatın yapıldığı il olduğunu kaydetti.
Kaya, şöyle devam etti:
''2006'da Dilovası, Türkiye gündemine geldi, TBMM bünyesinde kurulan araştırma komisyonu mahallinde birçok tespitte bulundu. Bu tespitler o gün rapor olarak yansıdı. Bu raporun bugünkü boyutunu görüyoruz. Valimiz, belediye başkanımız ve organize sanayi bölgeleri yetkililerine teşekkür ediyorum. Ciddi iyileşmeler var. Bunlar ideal midir, idealin sonu yok ama o günkü fotoğrafa göre fevkalade iyi bir noktaya gelindiğini görüyoruz.''
Alternatif enerji kaynakları
Kaya, geçen yılın ekim ayında AB adına yapılan araştırmada, dünyada en önemli sorunların açlık ve temiz içme suyu, iklim değişikliği, ekonomik sorunlar, terör tehdidi ve enerji olarak tespit edildiğini, bunların Türkiye için de önemli tespitler olduğunu belirtti.
Sorunlarının hepsinin enerjide kilitlendiğini ifade eden Kaya, şöyle konuştu:
''Türkiye'de enerjiyle ilgili, özellikle yenilenebilir enerjinin çok önemli bir ayağını oluşturduğunu görüyoruz ve şu anda bu konuda ciddi yatırımlar söz konusu. Çevre komisyonu olarak bunu destekliyoruz. Ancak yenilenebilir enerjiyle ilgili Türkiye'de özellikle hidro elektrik santrali boyutu çok gündeme geldi. Keşke ihaleler yapılmadan önce bu işin uzmanlarının katıldığı, sivil toplum örgütlerinin, otoritelerin katıldığı bilgilendirme, bilinçlendirme yapıldıktan sonra bu süreçler gerçekleşseydi. Türkiye'nin enerjide dışa bağımlı bir ülke olması hem tasarruf hem de üretim boyutuyla ciddi bir süreç katetmemizi gerektiriyor. Şu anda hamdolsun dört ampulden birini yenilenebilir enerji HES'lerle karşılıyoruz ama bunu daha da ileri noktaya getirmemiz gerekiyor. Rüzgar, güneş ve jeotermal santrallerle ilgili yatırımların daha da zenginleştirilmesi önemli. Türkiye'de 2 bin 640 saatlik güneşten istifade etme süremiz var ama hala güneş santrali kurabilmiş değiliz. Sadece ısınmaya yönelik 2 milyon insanımızın istifade ettiği bir boyutta.''
Kocaeli'nin komisyon için önemli bir laboratuvar olacağına dikkati çeken Kaya, İzmit Atık ve Artıkları Arıtma, Yakma ve Değerlendirme AŞ'yi ziyaret ederek brifing aldıklarını, daha sonra Kocaeli Valisi Ercan Topaca'dan bilgi aldıklarını, ardından organize sanayi bölgelerini ziyaret ettiklerini bildirdi.
Kaya, evsel atıklar ve kanalizasyonla ilgili olarak belediyelerin sorgulandığını belirterek, Türkiye'de özelikle denizlerde ya da derelerdeki kirliliklerde organize sanayi bölgelerinin etkisinin sorgulanması gerektiğini ifade etti.
Kaya, şöyle devam etti:
''Kocaeli'de 14 organize sanayi bölgesinden 13'ü aktif. Bu bölgelerin arıtmalarını da görmek istedik, yerinde bilgi aldık, yeni kurulan Makineciler ve İMES organize sanayi bölgelerini gezdik. Dilovası'nda ciddi anlamda şikayetlerin söz konusu olduğu, parlamentoda gündeme gelen Kömürcüler Organize Sanayi Bölgesi'ni gördük. HES'lerde yaşanan sorunların aynısını burası için ifade etmek mümkün. 1996'lı yıllarda başlayan sürecin 2002'ye kadar devam ettiğini, 'ÇED gereksizdir' raporuyla beraber 2003'te faaliyete geçtiğini görüyoruz. Sivil toplum kuruluşları, Kömürcüler Organize Sanayi Bölgesi'nin Dilovası'nı tehdit edeceğini, rüzgarın kuzeyden esmesiyle yaşamı olumsuz etkileyeceğini ifade etti. Haklı eleştiriler, ciddi anlamda tedbir alınması gereken eleştiriler ama keşke 10-15 yıl önce burası kurulmadan bilinçlendirme yapılsaydı.''
Kocaeli Su ve Kanalizasyon İdaresinde arkadaşlarımızdan dinlediğimiz kadarıyla İzmit Körfezi'ndeki kirliliğin sürekli azalan bir tablo ortaya koyması, hatta yüzülebilmesi, balık çeşitliliğinin artması olumlu gelişmelerdir. İdeal mi- İdealin sonu yok ama geçmişe baktığımızda Kocaeli daha iyiye doğru giden bir süreçte. Burada fiziki olarak dönüşümün yanında denetimlerin sıklaştırılmasıyla çevreyle barışık bir şehir inşa etmek, inşa edileni korumak mümkün olacaktır. Geçer not olarak 'evet' derim ama esas notu halk veriyor. Halkın verdiği not geçerlidir. Belediye başkanımız ikinci dönem seçilmiş, bir başarı var ki tekrar geçer not alabildi.''
Kaya, İzmir'de de incelemelerde bulunacaklarını, Aliağa'da balık çiftlikleriyle ilgili talep olduğunu, gemi sökümüyle ilgili incelemeler yapacaklarını, ziyaretlerin ardından değerlendirme yaparak tespitleri ilgili kurumlarla paylaşıp olumsuzlukların düzeltilmesini, güzel çalışmaların da örnek olarak yaygınlaştırılmasını sağlayacaklarını sözlerine ekledi.
Diğer komisyon üyeleri
MHP Tokat Milletvekili Reşat Doğru da Çevre Komisyonu'nun en önemli komisyonlardan olduğunu düşündüğünü belirterek, 21. yüzyılda küresel ısınmanın ve çevresel doğal dengenin bozulması noktasındaki etkilerin herkes tarafından önemsendiğini ve artık etkilerinin görüldüğü bir zaman sürecinde yaşanıldığını ifade etti.
CHP Kocaeli Milletvekili Mehmet Hilal Kaplan ise ''Şöyle bir iddiamız var, kavga etmeden dikkati çekmeyi becerebilmek, hastalanmadan sağlığın kıymetini, çevre bozulmadan çevrenin kıymetini bilmek noktasında iddialıyız. Sık sık gündeme gelen Dilovası'yla ilgili ve sanayinin bu bölgedeki olumsuz etkileri konuşulmaya başlandığı süreçte yerinde inceleme yapmak, olumsuzlukları gidermek, kişileri zedelemeden ortak noktayı bulmak istedik. Dilovası'nın artık olumsuz bir şekilde ülke gündemine gelmesini istemiyoruz'' dedi.
Güneşten Faydalanamıyoruz
TBMM Çevre Komisyonu Başkanı Erol Kaya, ''Türkiye'de 2 bin 640 saatlik güneşten istifade etme süremiz var ama hala güneş santrali kurabilmiş değiliz'' dedi.