Hakim Dabakoğlu'nun, Baro Başkanı Canduran'ın üzerine yürüdüğü iddiası

Hakim Dabakoğlu'nun, Baro Başkanı Canduran'ın üzerine yürüdüğü iddiası

Hakim Abdülvahap Dabakoğlu'nun, Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran'ın üzerine yürüdüğü iddiası ardından olayla ilgili hazırlanan tutanak ortaya çıktı. Hakimin yazdığı tutanaktaki "Başkan olduğunu söyleyen şahıs çıkarken tehdit eder bir uslüpla "ben görevliyim, yetkiliyim, sana da gösteririm" demiştir." ifadeleri dikkat çekti.

Ankara Balgat Adliyesi 12'inci İş Mahkemesi'nde görülen davanın hakimi Abdülvahap Dabakoğl'nun, Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran'ın üzerine yürüdüğü yönünde haberler çıkmıştı.

Olayla ilgili hazırlanan tutanak ortaya çıktı. Tutanakta 2018/81 E. Sayılı dosyasının duruşması yapılırken dosyanın kısa süre kalemde ve duruşma salonundaki raflarda aranması üzerine davacı vekili Av. Ali Karaman'ın 'dosyaya karar verin, bilirkişi raporları da zaten aynı yönde' gibi sözler söyleyince hakimin 'Avukat bey dosya yok arıyoruz ' dediği, davacı vekili 'Bulun o zaman' deyince hakimin 'Ben mi kürsüden inip arayacağım, aranıyor görmüyor musun?' dediği, davacı vekilin 'Madem öyle hazırlanarak çıksaydınız' şeklinde sözler sarf etmesi üzerine mahkeme hakimi davacı vekiline önündeki hazırlık notlarını göstererek 'Kim hazırlıksız çıktı duruşmaya, bu notlar ne? Ben hazırlıklı çıkarım çıkmam seni de ilgilendirmez ayrıca, herkes haddini hududunu bilecek ayıp ya' dediği, ortamın gerilmesi üzerine duruşmaya '10 dakika ara verdim, çıkın dışarı' diyerek salondaki herkese dışarı çıkmasını söylediği ifade edildi.

Yine aynı tutanakta izleyiciler arasında bulunan sırtında avukat cüppesi taşıyan esmer, tahminen 30-35 yaşlarında bir kadının mahkeme hakimine hitaben birkaç kez 'Terbiyesizlik yapma' dediği, hakim de kendisine 'Sensin terbiyesiz, kimliğini ver, tutanak tutacağım' deyince duruşma salonundan çabucak ayrıldığı, mübaşirin peşinden gönderildiği ancak kadının kaçtığına yer verildi.

Hakim Abdülvahap Dabakoğlu ile Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran arasındaki gerginlik ise tutanaklara şu şekilde geçti:

'Bir süre sonra 2018/81 E. Dosyanın duruşmasına devam edilmiş, ancak sadece dosyada görevli avukatlar salona alınmış, duruşma bittikten sonra onlarca kişi duruşma salonuna girmiş, içlerinden biri Ankara barosu başkanı olduğunu söyleyerek hakimle görüşmek istemiş, mahkeme hakimi şu an duruşma yaptığını duruşmadan sonra görüşebileceğini söyleyince 'ben çözüm bulmak için geldim, burası ceza mahkemesi değil, burayı ceza mı sanıyorsunuz, ben görevliyim' demiş, yanındaki kişilerden bir kısmı yumruklarını, dişlerini sıkarak ve bağırarak 'siz de emekli olunca bu işi yapacaksınız, önce kendin saygılı ol', 'kürsü de küçük ama hala cezada sanıyor', 'daha gençsin, çok heyecanlanıyorsun, heyecanını at' ... şeklinde çok sayıda sataşmalarda bulunmuş hakim başkan olduğunu söyleyen şahsa 'sen HSK müfettişi misin hiçbir görevin yok, kendinizi görevli addediyorsunuz, siz az evvel burada mıydınız, ne yaşandı biliyor musunuz' yanındakilere de 'sizden mi öğreneceğim ceza hukuk ayrımını, ne saçma sapan konuşuyorsunuz, bakın benim tansiyonum var, gidin' demiş, yanındakiler salonu önden terk etmiş, başkan olduğunu söyleyen şahıs ise çıkarken tehdit eder bir uslüpla 'ben görevliyim, yetkiliyim, sana da gösteririm' demiştir.

Devamla Mahkemenin 2018/84 E. dosyasının duruşması sadece görevli avukatlar içeri alınarak yapılmış, duruşma yapılırken başkan olduğunu söyleyen şahsın dışarıdan bağırarak, söylediği her şey koridor dar ve salon küçük olduğundan aynen salonda duyulmuş, bu şahıs 'sizi duruşmaya almazsa tutanak tutun ben HSK'ye bildiririm, gösteririm ona, bu kendini cezada sanıyor, bu kim oluyor, biz hepinizin arkasındayız.' gibi sözleri fasılasız sarf etmiş, duruşma düzeni dışarıdan gelen gürültülerle bozulmuş, katip, hakimin söylediklerini anlayıp tutanağa geçirmekte zorlanmış, mahkememizin 2015/483 E. dosyasının duruşması alındığında dışarıdaki gürültünün kesilmesini ve koridorda salon kapısı yakınlarında yeterli sandalye bulunmadığından duruşma bekleyen avukatların oturmasını teminen hakim davacı vekiline 'avukat hanım, dinlemek isteyen varsa size zahmet söyleyin, buyursun, içeride 6 tane sandalye var' demiş, davacı vekili salon kapısını açıp durumu dışarıya söylemiş, bunun üzerine içeri gelenler olmuş, dışarıdan yine baro başkanı olduğunu söyleyen şahıs bağırarak ' hah işte nasılmış gördünüz mü, böyle yola gelir sonunda, böyle olacak' deyince mahkeme hakimi kürsüden inip, salon dışına çıkmış, salon kapısında bekleyen kalabalık grup içindeki başkan olduğunu söyleyen şahsın yanına giderek 'sen hiç utanmıyor musun, ben senden korktuğum için mi içeri aldım avukatları, yaşından başından utan demiş' bu sırada oradaki çok kişi hemen telefonla olayı kaydetmeye başlamış, toplu vaziyette hakimin üstüne yürüyenler olmuş, hakim duruşma salonuna girmiş, ellerinde telefon kayıt yapan başkaca avukat olduğu sanılan kişiler ellerindeki telefonu hakimin yüzüne temas ettirecek şekilde yaklaştırarak 'devam edin, devam edin', 'siz alkol mü aldınız' gibi sözler sarf etmişler, duruşma katibinin 'duruşma yapamıyoruz gürültüden' demesi üzerine bir kişi 'senin duruşman önemli değil şu an' şeklinde bağırmış, duruşma salonunun kapısı kapatılmaya çalışılmış ancak kayıt yapan top sakallı avukat olduğu sanılan şahıs kolunu çekmek istememiş, 'devam edin, devam edin' demiş, nihayet salonun kapısı kapatılmış, dışarıdaki kalabalığın topyekün saldırgan hareketlerine maruz kalan mahkeme katibinin ağladığı, uzun süre sakinleşemediği görülmüş, duruşmalara devam edilmiştir. İşbu tutanak imza altına alınmıştır.'

Öte yandan Ankara 12. İş Mahkemesi Hakimi Dabakoğlu ile birlikte mahkeme katibi ve mübaşirinin, görevi yapana ve sair kamu görevlisine karşı birden fazla kişiyle teselsülen görevi yaptırmamaya direnme suçundan, yine Dabakoğlu'nun, hakaret, tehdit ve iftira suçlarından şikayetçi olduğu öğrenildi.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile