'Hayata Dönüş Operasyonu' Davası

Bayrampaşa Cezaevi'ndeki 'Hayata Dönüş Operasyonu'nda görev sınırlarını aştığı öne sürülen dönemin jandarma görevlisi 196 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, 1 tutuksuz sanık ve tarafların avukatları ile 2 müşteki katıldı.

Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nden SEGBİS sistemiyle savunma yapan tutuksuz sanık Özcan Yüksel, suç tarihinde Elazığ Komando Taburu'nda binbaşı olarak görev yaptığını, operasyon yapılmadan 10 gün önce İstanbul'a geldiklerini, Hasdal Kışlası'nda ihtiyat olarak bekletildiklerini, operasyona katılmadıklarını, kendilerinin müdahale görevi olmadığını savundu.

Başka suçtan Silivri Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'ndan getirilen müşteki Mesude Pehlivan, Bayrampaşa Cezaevi'nde C1 koğuşunda kaldığını belirterek, 05.00 sıralarında her yerden silah sesleri gelmeye başladığını anlattı. Gaz bombaları da kullanıldığını, bir arkadaşının kolunun atılan gaz bombası nedeniyle koptuğunu ileri süren Pehlivan, operasyon bitene kadar ona müdahalede bulunulmadığını iddia etti.

İçeride çıkan yangını kalorifer peteklerini açıp buralardan çıkan suyla söndürmeye çalıştıklarını dile getiren Pehlivan, operasyonun saatlerce sürdüğünü ve bu sırada çeşitli gazlar kullanıldığını savundu.

Pehlivan, tüm sanıklardan şikayetçi olduğunu söyledi. Mide kanserine yakalandığını, hastalığının tüm vücuduna yayıldığını belirten Pehlivan, bunun operasyon sırasında maruz kaldığı gazdan kaynaklandığının söylendiğini ileri sürdü.

Müşteki Hikmet Kale ise hükümlü olarak kaldığı C13 koğuşunda silah sesleriyle uyandığını, dışarı baktığında cezaevinin karşı koğuşunun çatısında yüzleri maskeli silahlı askerleri gördüğünü, kadın arkadaşlarını kurtarmak isteyen 3 kişinin vurulduğunu belirterek, şikayetçi olduğunu ve davaya katılmak istediğini söyledi.

Bazı müştekilerin avukatı Severay Ballıkaya, sanıkların kasten öldürme ve kasten öldürmeye teşebbüs suçlarından yargılandığını, buna rağmen duruşmaya gelmediklerini, dilekçelerinde haklı bir mazeretlerinin olmadığını dile getirerek, SEGBİS sisteminden vazgeçilerek sanıkların duruşmaya getirilip savunmalarının alınmasını talep etti.

Söz alan bazı sanıkların avukatı Cahit Subaşı da müşteki tarafın infaz yapan bir örgüt olduğundan müvekkillerinin duruşmaya gelmesinin can güvenliği yönünden tehlikeli olabileceğinden bu nedenle SEGBİS sistemiyle savunmalarının alınmasını istedi.

Mahkeme heyeti, sanık Zeki Bingöl hakkında, açık adresinin tespit edilemediğinden savunmasının alınması için yakalama kararı çıkartılmasına, bazı sanıkların savunmalarının SEGBİS sistemiyle alınmasına, dosya içerisinde bulunan tüm kamera kayıt ve CD'lerin bilirkişiye gönderilmesine karar verdi.

Duruşma, eksikliklerin giderilmesi için ertelendi.