HDP İzmir Milletvekili Doğan Açıklaması

'Sivas katliamının tüm yönleriyle soruşturulması gerekmektedir'.

HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, 'Sivas katliamı tüm yönleriyle soruşturulmalı.' dedi.

Doğan, düzenlediği basın toplantısında, 23 yıl önce 2 Temmuz'da Türkiye'nin aydın, yazar, sanatçı ve gençlerinin Madımak Oteli'nde kuşatılarak diri diri yakıldığını belirtti.

Katliamın devletin güvenlik güçlerinin gözü önünde gerçekleştirildiğini savunan Doğan, aradan geçen 23 yıla rağmen bir ateşin yandığını, dumanlarının tüttüğünü ve vicdanların rahatlamadığını ifade etti.

Madımak Oteli'inin insanlığa karşı işlenmiş suç anlamında müzeye çevrilemediğini, yargılamaların gerçekleşmediğini, 15 bin kişinin katıldığı olayda 128 kişinin yargı önüne çıkarıldığını, aralarında bazı kişilerin ceza almadan öldüğünü, kimilerinin yurt dışına kaçtığını iddia etti. Anayasa Mahkemesi ve uluslararası hukuk anlamında tartışılır olan yargılamalarda olayın devlete karşı işlenen suç ve katliam olarak görülmediğini belirten Doğan, olayın insanlığa karşı işlenmiş suç olmasına rağmen zamanaşımına sokulduğunu bildirdi.

Doğan, 'Bu katliamın tüm yönleriyle soruşturulması gerekmektedir. O dönemin terör örgütlerinden biri olan İBDA-C katliamı üstlenmiş olmasına rağmen davaya dahil edilmemiştir. Güvenlik güçlerinin 8 saat olaya müdahale etmemesi de ayrıca sorgulanmalıdır.' dedi.

Vicdanların rahatlaması açısından olayın yeniden gündeme getirilmesini isteyen Doğan, bu hafta konuyla ilgili araştırma önergesini Meclis gündemine getireceklerini ifade etti.

Doğan, 'Eğer demokratik bir cumhuriyet olacaksak, laik demokratik sisteme yönelik olayın bir daha olmamasını istiyorsak tüm yönleriyle araştırılması gerekmektedir. Madımak Oteli'nin Utanç Müzesi'ne dönüştürülmemesi bir eksikliktir. Utanç Müzesi olması, bir daha benzeri katliamların olmasını engelleyecektir. İnsanlar, orada insanların nasıl katledildiğini, yakıldığını görecek. Hükümetin konuyla ilgili net tavır alması ve oranın Utanç Müzesi olarak kabul edilmesi gerekiyor.' diye konuştu.

Olayı cumhuriyete yönelik gördüklerini vurgulayan Doğan, şöyle devam etti:

'Cumhuriyetin demokratik kazanımları çok büyüktür. Cumhuriyet, ortak değerler topluluğudur. Ortak proje olduğu için Alevilerin, cumhuriyete çok büyük katkısı söz konusudur. Her ne kadar 1921'den sonrası tek inanç ve tek ulus üzerinde şekillense de yine cumhuriyetin Aleviler açısından kazanımı çok büyüktür. O nedenle Alevi inancı ve öğretisinin 7 ulu ozandan biri olan Pir Sultan Abdal şenliklerine yönelim de o yüzden gerçekleşmiştir.

Bugün hala cemevlerinin yasal statüye ulaşmaması, zorunlu din derslerinin seçmeli hala getirilmemesi, özellikle eğitim kurumlarındaki yeni asimilasyon araçları Alevileri büyük tedirginlik içine sokmaktadır. İslamın özünü bir tarafa bırakıp iktidar aracı olarak kullananlara seslenmek istiyoruz: Yaptığınız girişimler, ortaya koyduğunuz doğru haklar değil. Kadim inanç ve milliyetlerin bir arada yaşaması için yeniden ciddi girişimlerde bulunmamız gerekiyor.'

Doğan, bazı belediyelerle ilgili istenen yasal düzenlemeyle ilgili soruları yanıtlarken, belediyelere kayyım atanması isteğinin tam bir akıl tutulması olduğunu ve devletin acz içinde olduğunu gösterdiğini ileri sürerek, 'Halk tarafından kabul edilecek durum değildir. Bu, oradaki halkın iradesini yok saymak ve demokratik mücadele alanlarının dışına itmektir. Kabul edilemez ve gerçekleşmesi çok zordur. Buna izin verilmeyecektir. Şırnak da güvenlik anlamında geçmişte il yapılmıştı. Bu tür idari düzenlemelerin sorunu çözemeyeceği açıktır. Mevcut durumu değerlendirerek ve tarihsel gerçeği ortaya koyarak sorun çözülür. Kürt sorununun demokratik barışçıl çözümü varken diğer yöntemleri devreye sokmak doğru değil.' karşılığını verdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile