HDP'nin Meclis kararına Başbakan Yıldırım'dan ilk yorum

Başbakan Binali Yıldırım, HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ dahil 9 milletvekilinin tutuklanması sebebiyle yasama faaliyetlerini durdurma kararı alan HDP'ye seslendi.

Yıldırım, 'HDP'liler diyor ki 'Meclis'e gitmeyeceğiz' Zaten çok da geldikleri yok ya, ara sıra geliyorlar. Değerli kardeşlerim, millet vekilini seçip Ankara'ya gönderiyor 'Git Meclis'e bizim işlerimizi takip et, ihtiyacımız olan kanunları çıkart' E siz vekalet aldınız, 'biz sizin verdiğiniz vekaletin gereğini yapmayacağız' Aynı okulu kıran öğrenciler gibi, milletin vekaletini alanlar 'Millete hizmet edeyim, milletin verdiği görevleri yapacaklar' Ben gitmiyorum Meclis'e dediğiniz zaman saygısızlık yaparsınız, hakaret edersiniz. Millet sizi Meclis'e gitmezseniz millet de size seçimlerde gereğini yapar. Siz milli iradeyi tanımazsanız millet de sizi tanımaz. Yol yakınken bu yanlıştan dönün. Gelin Meclis'te her şeyi söyleyin. dedi.

Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

15 Temmuz'da hiçbir vesayetin hiçbir hain planın bu milleti dize getiremeyeceğini bütün dünya gördü. Bu milletin iradesi asla esir alınamaz. Bugün dünyanın en hain, en insanlık dışı terör yapılarıyla hem içeride hem dışarıda çetince mücadele ediyoruz. Hepsi aynı yerden düğmeye basılmışçasına harekete geçen bu alçak şebekeleri teker teker dize getireceğiz evvel Allah. Bu millete en küçük kötülük yapan kim olursa olsun mutlaka hesabını verecek, başka yolu yok. Sadece bomba atanlar, yakıp yıkanlar değil, teröre destek verenler de hesabını verecek. Yıllardır teröre ve terör örgütüne karşı olduğumuzu, terörün kimden gelirse gelsin lanetleyin, lanetlediğini açıklayın dedik tek kelime etmediler. İnsanları sokağa, eyleme çağırdılar. Çıkan olaylarla birçok insabnın hayatını kaybetmesine sebep oldular. Ne pişmanlık duydular, ne de terörü lanetlediler şimdi de şikayet ediyorlar. Bu ülkenin yıllardır hizmetsiz bıraktıkları şehirlerine yatırım için gönderilen paraları teröre aktardılar. Belediye araçlarıyla hendekler yazdılar, insanlara hayatı dar ettiler. Mahkeme soruşturmaya çağırınca da ifadeye çağrınca mahkemelere, adalete meydan okuyup 'Gelmeyiz' dediler. Bu ülkenin her vatandaşı mahkeme çağırınca gidip ifade veriyor. Siz niye gitmiyorsunuz, siz gidenlerden büyük babanın evladı mısınız? Türkiye hukuk devleti kardeşlerim, hukuk herkes için lazım, herkes hukukun önünde eşit. Hiç kimsenin hukuk üzerinde bir geçiş hakkı yok. O halde, çağırılınca kuzu kuzu gidip ifadeni vereceksin, yoksa olanlara da şikayet etmeyeceksin. Değerli kardeşlerm, bugün hukuk istiyor, herkes için işliyor. Kanun neyse, o herkes için yapılır. İfadeni vermiyorsan mahkeme ifadeden vazgeçip dosyayı bir kenara atamaz. Ne yapacak, öyle ya da böyle getirecek ifadeni alacak gereğini yapacak. Ya beraat edersin, ya da suçunun karşılığını görürsün. AK Parti'ye de vaktiyle kapatma davası açtılar değil mi? İktidardayken, ne dedik 'Biz tanımıyoruz' mu dedik? Gittik davamızı savunduk, haklılığımızı ortaya koyduk sonra da mahkeme, AK Parti'yi kapatmamak üzere kararını verdi. Dolayısıyla hukuka riayet etmek, her vatandaşımızın görevidir. Eğer bunu yerine getirmezse yapılacak bellidir. Hukuk gereğini yapar.

'HDP'liler diyor ki 'Meclis'e gitmeyeceğiz' Zaten çok da geldikleri yok ya, ara sıra geliyorlar. Değerli kardeşlerim, millet vekilini seçip Ankara'ya gönderiyor 'Git Meclis'e bizim işlerimizi takip et, ihtiyacımız olan kanunları çıkart' E siz vekalet aldınız, 'biz sizin verdiğiniz vekaletin gereğini yapmayacağız' Aynı okulu kıran öğrenciler gibi, milletin vekaletini alanlar 'Millete hizmet edeyim, milletin verdiği görevleri yapacaklar' Ben gitmiyorum Meclis'e dediğiniz zaman saygısızlık yaparsınız, hakaret edersiniz. Millet sizi Meclis'e gitmezseniz millet de size seçimlerde gereğini yapar. Siz milli iradeyi tanımazsanız millet de sizi tanımaz. Yol yakınken bu yanlıştan dönün. Gelin Meclis'te her şeyi söyleyin.

'Mesele siyaseti kalkan olarak teröre karşı kullanmaktır, hiçbir siyasetçi konumunu kullanarak teröre kalkan olamaz, terörle iç içe olamaz. Terör faaliyetlerinin içine giremez, bunu hiçbir demokratik ülke asla kabul etmez. Milletin seçtiklerinin görevi hizmet etmektir, hendek kazmak değil, dağdakilere para yetiştirmek değil. Eğer işinizi düzgün yapmazsanız Türkiye bir hukuk devleti, hukuk devletinde de yanlış yapan hesabını sonuna kadar verir. Yanlışı ben de yapıyorsam benim de hesabımı versin. Herkesin hesabını hukuk sormak zorundadır kardeşlerim.

'Değerli kardeşlerim, şimdi artık önümüzde önemli bir gündem var. O gündem nedir? Anayasa değişikliği, anayasa değişikliğini yapacağız, Allah'ın izniyle Türkiye'yi güçlü iktidarla, güçlü Cumhurbaşkanlığıyla yolumuza devam edeceğiz. Değerli kardeşlerim, biz sizlerle gurur duyuyoruz.'