Hepsi Türkiye'yi seviyor

Kobanili ailelerden sonra Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi, 'Buradaki insanların gösterilerle ilgisi yok. Hepsi Türkiye'yi seviyor' diyor. İlaçtan yemeğe her ihtiyaç da AFAD tarafından karşılanıyor.

Büyük bölümü akraba, eş dost yanına yerleşti. Yaklaşık 20 bin Kobanili aile çadırkent, boş lojman, yurtlarda barındırılıyor. 600 yaralı tedavi edilirken, çocuklara da çiçek, tetanos aşısı yapıldı. Kobanili ailelerden sonra Suruç Kaymakamı Abdullah Çiftçi'nin konuğu olduk. Daha önce Hakkâri Çukurca'da Kaymakam ve Erzincan Vali Yardımcısı olarak görev yapan Çiftçi, Kobani'den gelenlere 'misafirimiz' diyor. Halk eğitimde gençlerin kurs alması, dil eğitimi görmesi için kolları sıvamış. 'Hem Kobani hem Suruç kaymakamlığı yapıyorum' diyen Çiftçi, sözlerini şöyle sürdürüyor: 'Sınırda artık kimse kalmadı. Devletin yükünü Suruçlular, bölge halkı aldı. Biz de evlerde kalanları tek tek tespit ediyoruz, ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Bir konunun altını çizmek istiyorum, Suruç'ta ve Türkiye'nin dört bir yanında yaşanan üzücü olaylarda Kobani'den gelenlerin suçu yok. Onlar hiçbir şekilde bu gösterilere katılmadı. Burada yüz binlerce insan gözümüzün önünde, Türkiye'yi seviyorlar.'

24 SAAT HER İHTİYACA CEVAP...
AFAD'a ait TIR'lar, 24 saat açık ve her türlü ihtiyaca yanıt veriliyor. Yemekten ilaca kadar her türlü şikayet anında gideriliyor, malzemeler bittiği anda lojistik deposundan talepte bulunuluyor. AFAD çalışanları en önemli ihtiyacın bebek maması olduğunu vurguluyor. İŞKUR elemanları da tercümanlık yapıyor çadırlarda. Gönüllü çalışan gençler, her gün bin kişi için sabah kahvaltısı hazırlıyor, öğlen ve akşam yemekleri pişiriyor büyük kazanlarda. Valilik ve kaymakamlık ailelerden gelen talep üzerine Türkçe eğitim için çalışma başlatmış. Bunun yanı sıra meslek kursları da açılacak. Kobani'ye dönünceye kadar boş boş oturmak isteyen gençler açık işlere yerleştirilecek. Sınırdan giriş yapanlara kimlik verme çalışmaları da tamamlanıyor. Kimlikleri ile sağlık hizmeti almaları da kolaylaşıyor. Muhammed Nur, Kobani'nin tanınmış hukukçularından. Yaklaşık 18 yıldır avukatlık yapıyor. Suruç'a 2 hafta önce geldiklerini belirten Nur, acilen bir güvenli bölge oluşturulması gerektiğini söylüyor. IŞİD deyince tüylerinin diken diken olduğunu vurgulayan Nur, 'IŞİD onlarca devletin paralı askerlerinden oluşuyor. Dünyanın her yerinden gelenler var, birçok devletin oluşturduğu bir terörist yapı. Bunlar Müslüman bir örgüt değil. Kur'an'a inanan bu kadar canilik yapamaz. Kuran'ı bilmeyen bir örgüt Müslüman olduğunu söylemesin' diye isyan ediyor.

'KÜRTLER BİRLİK OLAMADI'
Kobani'de PYD ile birlikte başka Kürt grupların da olduğunu anımsatan avukat Nur, 'Çıkarlar çatıştığı için Kürt partiler birlikte hareket etmedi. Eğer halkının menfaatini düşünselerdi Kobani bu hale gelmezdi. Kürt partiler IŞİD'e karşı birleşseydi dünyada da söz sahibi olurlardı' diye konuşuyor. 'Biz Türkiye'nin kardeşleriyiz' diyen Muhammed Nur sözlerini, 'Esed rejiminden çok çekti Kürtler. Ya özerk yapı devam etmeli ya da Barzani'nin bir parçası olmak istiyoruz. Türkiyesiz bir Kürdistan olmaz. Tek kapımız burası. 4 yıldır Türkiye'den başka bize el uzatan olmadı' diye tamamlıyor.