Hiddink'in bu ifadesinin kendisini gururlandırdığını belirten başarılı futbolcu, 50 kez millî olmuş bir futbolcuya nasıl davrandılarsa kendisine de öyle davranılmasının özgüvenini artırdığını dile getirdi.
Türkiye Futbol Federasyonunun Tam Saha Dergisi'ne konuşan Ömer Erdoğan, Bursaspor'da yaşadığı şampiyonluk sürecini anlattı.
Bursaspor'da yaşadığı şampiyonluğun çok değerli olduğunu belirten kaptan Ömer, şöyle konuştu: "Galatasaray'da şampiyonluk görmüş olsaydım bile, Bursaspor'la elde ettiğim çok daha farklı olacaktı. Bursaspor kadrosunda Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor'da forma giymiş ama şampiyonluğu tatmamış oyuncular bulunuyordu. Herkes hırsla işine sarıldı ve önümüze fırsat çıkınca da mutlu sona ulaşmak için tüm arkadaşlarımız daha da sıkı çalıştı. Son 25 yıldır, İstanbul'un dışına çıkmayan şampiyonluk kupasının Bursa'ya gelmesi de önemli bir nokta."
-SAĞLAM, AHLAKİ KALİTEYE ÖNEM VERİYOR-
Tecrübeli futbolcu, 'adam gibi adam' dediği teknik direktör Ertuğrul Sağlam'a övgüler yağdırdı. Sağlam'ın gerek futbol gerekse özel hayat konularında çok anlayışlı ve açık sözlü olduğunu kaydetti. Her türlü sıkıntı kendisiyel paylaştıklarını belirten Ömer, "Bize tecrübelerini aktarıyor, yol gösteriyor. Ertuğrul Hoca futbolcunun karakterine çok önem veriyor. 30-35 kişilik bir grupta iki tane uygunsuz karakterde oyuncu barındırırsanız, bunlar yanlarına 5-6 kişiyi daha çekip takım içindeki ahengi bozabilir. Böyle bir durumda da istediğiniz kadar kaliteli futbolculara sahip olun, asla başarıyı yakalayamazsınız. Hocamız transferlerde de oyuncunun teknik becerilerinden önce, karakteri ve özel yaşantısıyla ilgili bilgi topluyor. Daha sonra transferi için onay veriyor." dedi.
Sağlam'ın, oyuncunun yaşından çok form durumuna bakarak forma verdiğinin altını çizen kaptan Ömer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu da takım içindeki rekabeti artırıyor ve hem gençlerin özgüvene ulaşmasını sağlıyor hem de tecrübeli arkadaşların rehavete kapılmasını engelliyor. Eğer iyiysek oynayacağımızı hepimiz biliyoruz. Bu da herkes için itici bir güç oluyor. Ayrıca, dikkat ederseniz Türk futbolunun adından en çok söz ettiren genç yetenekleri de bizim kulübümüzde bulunuyor. Geçen sezon en büyük çıkışı onlar yakaladı. Bunda da hocalarımızın çok büyük katkısı var."
-HALİHAZIRDA EN BÜYÜK BİZİZ-
Takımın birlik beraberlik içerisinde şampiyon olduğunu hatırlatan Ömer, bu birliteliğin sürmesi halinde yine şampiyonluk yarışı içinde olacaklarını vurguladı. Şampiyonluğu son haftaya kadar kovalayacaklarını ifade eden Ömer, "Sezona da gayet iyi bir başlangıç yaparak, geçtiğimiz sezon kazandığımız şampiyonluğun tesadüf olmadığını herkese gösterdik. Büyük takım olmak için bir kez şampiyon olmak yetmez. Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor defalarca bu başarıya ulaşmış. Biz de sürekli bu yarışın içerisinde bulunabilirsek ve rakiplerimize karşı iyi sonuçlar alırsak, o büyüklerin içine girebiliriz. Bana sorarsanız, hâlihazırda en büyük biziz, çünkü son şampiyon biziz." diye konuştu.
-TEK KORKUM ŞAMPİYONLAR LİGİNDE KÖTÜ SONUÇLAR ALMAK-
Şampiyonlar Ligi'nde kötü sonuçlar almaktan kortuğunu belirten milli futbolcu, herkesin beklentisinin büyük olduğunu hatırlattı. "Tek korkum bu turnuvada oynayacağımız maçlarda arzu etmediğimiz sonuçlar almak." diyen Ömer, "Ertuğrul Hocanın gelişinden beri iki maç üst üste yenilgi almamış bir takımız. İnşallah olası kötü sonuçların olumsuz bir yansıması olmaz. Ancak bu konuda arkadaşlarıma ve hocamıza sonsuz güvenim var. Çünkü bir maç kötü oynadıktan sonra bir sonraki maça kadar çabucak toparlanabiliyoruz. Hocamız gerekli tedbirleri alıyor, oyuncu ekibimiz de iyi oynadığımız maçlardan bile dersler çıkartacak kadar sorumluluk sahibi." şeklinde konuştu.
Şampiyonlar Ligi'nde Manchester'da güzel bir atmosfer olacağını tahmin ettiğini belirten Ömer, bu maçlarda kendi güçlerini test etme imkanı bulduklarını kaydetti.
-MANCHESTER YERİNE BARCA YADA REAL ÇIKSIN İSTERDİM-
Şampiyonlar Ligi'nde 'Madem oynuyoruz, birinci torbanın en iyisi gelsin. Nou Camp'a, Santiago Bernabeu'ya çıkalım' diye düşündüklerini dile getiren başarılı futbolcu, "Sonuçta Barcelona dünyanın en iyi futbolunu oynayan takım, Real Madrid'de ise dünyanın en iyi teknik direktörü Jose Mourinho var. Her ne kadar profesyonel futbolcular olsak da kendi aramızda böyle bir durumun hepimiz için ne kadar güzel bir tecrübe olacağını tartıştık. Ben de Manchester yerine Barcelona ya da Real Madrid'in çıkmasını isterdim. Yalnız bu sakın Manchester'ın onlardan daha alt bir takım olduğu anlamına gelmesin." diye konuştu.
Ömer Erdoğan, ligde maçların canlı yayınlanmasının yükselmek isteyen futbolcuların şansını daha da artırdığını belirtti.
-HİDDİNK, 'NE HABER GENÇ FUTBOLCU' DİYOR'-
A Millî takımda oynamayı çok istediğini vurgulayan tecrübeli oyuncu, çağrılmasını ve duygularını şöyle anlattı:
"Ülkemi ve milli formayı o kadar çok seviyordum ki, 2002 Dünya Kupası üçüncülüğü ve 2008 Avrupa Şampiyonası yarı finalistliği başarılarından sonra Almanya'da arabamla bayraklar içinde tur bile attım. Dedi. Milli takıma seçilmesiyle birlikte Hiddink ve ekibinin kendisine hiçbir zaman milli takıma ilk kez geldiği duygusunu yaşatmadığını belirten Kaptan, 50 kez millî olmuş bir futbolcuya nasıl davrandılarsa bana da öyle davrandılar ve özgüvenimi yükselttiler. Hiddink de tanıştığımız zaman, 'Ne haber genç futbolcu?' diyerek beni gururlandırdı. Ortam çok güzel. Keşke daha öncelerde de gelebilmiş olsaydım. Ziyanı yok, inşallah bundan sonra da kalıcı olurum."
Kaptan Ömer, Oğuz Çetin ile ilgili olarak ise, "Hocanın tercümanlık konusunda bu kadar başarılı olduğunu görünce çok şaşırdım. Teknik terimlere hâkimiyeti çok dikkatimi çekti." dedi.
-KAZAKİSTAN MAÇINDA ÇOK HEYECANLANDIM-
Kazakistan karşısında ilk kez milli formayı giydiğinde çok heyecanlandığını itiraf eden Ömer, "70 milyon insanın gözünün üzerimde olduğunu biliyordum. Beni çok insan Millî Takım'a yakıştırmıştı ve şimdi kendimi ispatlama sırası bendeydi. Kendime güveniyordum, iyi oynamaya çalıştım. Maçın galibiyetle bitmesi beni çok mutlu etti. Hocalarıma bana bu fırsatı verdikleri için teşekkür ederim." şeklinde konuştu.
