Hoşap Kalesi UNESCO Yolunda

Akdamar Adası ve Van Kalesi’nden sonra Hoşap Kalesi’nin de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınması için gerekli çalışmaları yaptıklarını belirten Kültür ve Turizm İl Müdürü Muzaffer Aktuğ, bu doğrultuda 1 Mart 2017 tarihinde müracaatlarını yaptıklarını söyledi.

Van ve ilçelerinin geçmişten bugüne birçok medeniyetin izlerini barındırdığını ifade eden Aktuğ, “Özellikle bu dönemlerden kalma kaleler, camiler, medreseler, hanlar, hamamlar, türbeler, köprüler ve diğer birçok dinsel ve sosyal amaçlı mimari eserler, bölgenin tekrar canlanışını gözler önüne sermektedir” dedi.

Van’ın; Urartu’dan Osmanlı’ya üzerinde barındırdığı kültürel doku ile bölge turizmine önemli katkı sağladığına dikkat çeken Aktuğ, “Tarihi, sanatsal ve kültürel değerleri, dolaysıyla anıt kabul ettiğimiz Hoşap Kalesi’nin de korumaya yönelik olarak alınacak önlemler sayesinde, bölgenin eşsiz tarihi ve kültürel değerini yansıtan çok nadir kültür varlıklarımızdan birini yaşatmış olacağız. Hoşap Kalesi’ni sadece Türkiye’ye değil dünyaya tanıtıp yaşatılmaya gayret etmekteyiz. Bilindiği üzere daha öncede Van’ın en önemli tarihi ve turistik değerlerinden olan Akdamar Anıt Müzesi ve Kilisesi ile Van Kalesi ören yerini UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmesi için gereken çalışmalar yapılmış ve geçici listeye alınmıştır. Bu çalışmanın üçüncü meyvesi olarak da Hoşap Kalesi’nin UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınması için gerekli olan tüm hazırlıklar kurumsal bir bütünlük içinde yapılmıştır. Akabinde Bakanlık nezdinde gerekli olan yazışmalar yapılarak ilimizin eşsiz güzelliklerinden biri olan Hoşap Kalesi’nin de UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınması için 1 Mart 2017 tarihinde müracaatımızı yapmış bulunmaktayız” ifadelerini kullandı.

Hoşap Kalesi’nin UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’ne alınmasıyla Van’ın var olan prestijinin tescillenmiş olarak görüleceğini dile getiren Aktuğ, şöyle konuştu:

“UNESCO sürecinin Van’ın kültür ve turizmine çok büyük katkısı olacağına inandığımızı ve bu konuda herkesin de bu inanç içinde olması gerektiğini düşünüyoruz. Kentin bu şekilde ekonomik olarak güçleneceği, Akdamar Adası ve Anıt Müzesi, Van Kalesi Ören yeri gibi Hoşap Kalesi’nin de tarihselliğini tüm dünyayla paylaşılacağı bir sürecin başladığını hep beraber görmekteyiz. Asıl bu aşamadan sonraki hedefimiz hem Akdamar Adasını hem de Van Kalesi’ni UNESCO Dünya Kültür Mirası Daimi Listesi’ne alınması yönünde çaba sarf ederek, bu alanların evrensel bir koruma şemsiyesi altına alınmasını sağlamaktadır. Bu çalışmalarla Hoşap Kalesi’nin korumaya yönelik çok ciddi katkıların olacağı kanaatindeyim. Bu çalışmanın tamamlanması, ilimizin turizmine ciddi katkılar sağlayacaktır. Hoşap Kalesi’nin UNESCO Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’ne alınmasıyla yerli ve yabancı ziyaretçilerde farklı bir kategoride değerlendirilmesine sebep olacaktır. Koruma altına alınan bu tarihi ve kültürel zenginliğin hiç kuşkusuz görülüp gezilmesi gereken bir yer olduğu düşüncesinin insanlarda heyecan uyandırması için üzerimize düşen tüm çalışmalar eksiksiz olarak yerine getirilecektir. Böylelikle ilimizin tanıtımının yanında özellikle de ekonomisine büyük katkılar sağlayacaktır. Bu kapsamda çalışmalarımızda emeği geçen Müze Müdür Vekili Erol Uslu ve personeline ayrıca Yüzüncü Yıl Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Sayın Yrd. Doç. Dr. Mehmet Top’a teşekkür ediyorum.”