Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Çağatay Oysu, her yıl dünya genelinde HPV enfeksiyonuna bağlı yaklaşık 45 bin yeni baş ve boyun bölgesi kanserinin geliştiğini belirterek, bademcik kanserinin bu konuda ön sıralarda olduğunu bildirdi.
Prof. Dr. Oysu, yaptığı yazılı açıklamada, İnsan Papillom Virüsü'nün (HPV) hem erkeklere hem kadınlara cinsel yolla bulaşan yaygın bir enfeksiyon olduğunu belirtti.
Oysu, HPV enfeksiyonu oluştuktan sonra kendiliğinden iyileşme olabileceği gibi, virüsün vücutta herhangi bir belirti yapmadan kalıp, yıllar içerisinde kanser hücrelerinin oluşmasına neden olabildiğini aktardı.
Çağatay Oysu, HPV enfeksiyonuna bağlı diğer kanserlerde olduğu gibi bademcik kanseriyle en sık ilişkili olan HPV türünün "HPV-16" olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"HPV günümüzde cinsel yolla bulaşan enfeksiyonların başını çekmektedir. Bütün kanserlerin yaklaşık yüzde 5'i HPV enfeksiyonuna bağlı gelişmektedir. Her yıl dünya genelinde HPV enfeksiyonuna bağlı yaklaşık 45 bin yeni baş ve boyun bölgesi kanseri gelişmektedir ve bademcik kanseri bunların önde gelenidir. HPV'ye bağlı bademcik kanseri, günden güne dramatik bir şekilde artmaktadır. HPV ile ilişkili bademcik kanseri, genellikle genç ve sağlıklı bireylerde görülür. HPV ilişkili bademcik kanserinde erken evrede yutma güçlüğü ve boğaz ağrısı gibi müphem belirtiler varken, ileri evrelerde yutma güçlüğü, boyunda şişlik ve ağız içinden kanama gibi belirtiler olabilir. Erken evre bulgu olarak bademcik üzerinde hafif kızarıklık ve şişlik olabileceği gibi, ileri evrelerde nefes almayı zorlaştırabilecek kadar bademcikte büyümeye ve boyunda sıçramaya bağlı şişlikler görülebilir."
- "En etkili yöntem hastalıktan korunmak"
Prof. Dr. Çağatay Oysu, HPV'ye bağlı gelişen bademcik kanserinde tedavide radyoterapi ve kemoterapi uygulanabileceği gibi, ameliyat ile kanserli bölgenin çıkarılabileceğini de ifade ederek, şu bilgileri verdi:
"HPV enfeksiyonunu önlemedeki en etkili yöntem hastalıktan korunmaktır. Bu da güvenli ve tek eşli cinsel ilişki ile mümkündür. HPV enfeksiyonunu önlemeye yönelik bazı aşılar geliştirilmiştir ve güvenle uygulanmaktadır. Bu aşılar cinsel ilişki yaşından önce yapıldığında maksimum korumayı sağlamaktadır. Bu amaçla 14 yaşın altındaki kişilerde 6 veya 12 ay ara ile toplamda 2 doz; 15 yaş ve üstü kişilerde toplamda 3 doz olacak şekilde ikinci doz birinci dozdan 2 ay sonra ve üçüncü doz ikinci dozdan 4 ay sonra olacak şekilde uygulanır. Aşı bütün HPV türlerini içermemekte, en sık bulaşan ve kansere daha sıklıkla neden olan türlerini içermektedir. Bu anlamda HPV aşısı yapıldıktan sonra bütün HPV türlerine karşı korunaklı olduğumuzu ve cinsel ilişkide HPV enfeksiyonu bulaşma riskinin olmadığını düşünmek oldukça yanlış bir düşünce olacaktır. En etkili korumanın güvenli ilişki olduğu bilinmelidir ve HPV aşısının bütün HPV türlerini önlemese de önemli oranda özellikle riskli türlere karşı korunaklı olduğu unutulmamalıdır."
'HPV, Her Yıl 45 Bin Yeni Baş Ve Boyun Bölgesi Kanseri Nedeni'
Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Çağatay Oysu: 'Her yıl dünya genelinde HPV enfeksiyonuna bağlı yaklaşık 45 bin yeni baş ve boyun bölgesi kanseri gelişmektedir ve bademcik kanseri bunların önde gelenidir' 'HPV'ye bağlı bademcik kanseri, günden güne dramatik bir şekilde artmaktadır. HPV ile ilişkili bademcik kanseri, genellikle genç ve sağlıklı bireylerde görülür' 'HPV ilişkili bademcik kanserinde erken evrede yutma güçlüğü ve boğaz ağrısı gibi müphem belirtiler varken, ileri evrelerde yutma güçlüğü, boyunda şişlik ve ağız içinden kanama gibi belirtiler olabilir'