İçişleri Bakanı Güler Gaziantep’te

Barışa katkıda bulunmak isteyen herkes, bu konudaki sorumluluklarını yerine getirmelidir” dedi.

Bir dizi ziyaret için Gaziantep’e gelen İçişleri Bakanı Muammer Güler, Vali Erdal Ata’yı makamında ziyaret etti. Merasim mangasını selamlayan Bakan Güler, daha sonra Vali Ata’nın makamına geçti. Burada basın mensuplarının sorularını cevaplayan Güler, “Çözüm sürecini şarta bağlayan, belli süreçlerle bunu sınırlı gören bir anlayışı kabullenmemiz mümkün değil. Herkes bu süreçte sorumluluk anlayışıyla katkı koyacak bir anlayış içerisinde olmalı. Bunu sadece bir tarafa yükleyerek, bunun dışında kimse kendisini tutamaz. Ben bütün bunları süreç içerisinde herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi şeklinde cevaplıyorum. Eylemleriyle, söylemleriyle herkes bu sürece katkıda bulunmalı. Sayın Başbakan ifade etmiştir. Bunu çözecek irade AK Parti iradesidir. Bunu çözecek irade Başbakan’ın iradesidir. Bu konudaki azmidir, kararlığıdır. Arkamızdaki toplumsal destek ve arkamızdaki toplumsal güç, Türkiye’nin bu süreçte sorunu çözmesi için çok önemli bir fırsattır. Bunu herkesin iyi değerlendirmesi lazım. Bu anlamda biz elimizi değil, gövdemizi de taşın altına koyduk. Herkesten de benzer davranışları bekliyoruz. Şarta bağlayan veya belirli bahanelerle bu iş olmaz. Herkes samimiyetini koysun. Ben kimseyi de suçlamıyorum bu konuda. Biz bu süreçte söylenenlere değil, yapılananlara ve gelinen noktaya bakarak haritamızı belirleyeceğiz. Bu anlamda ben herkesin samimi katkılarının devam etmesi gerektiğini söylüyorum” dedi.

Bir gazetecinin AK Parti’nin anketlerine tepki gösteren BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın açıklamalarını ve Sinop’taki olayları hatırlatması üzerine Bakan Güler, “Biz bir merkez partisi olarak Türkiye’de yüzde 50 oy alma başarısını gösteren ve cumhuriyet tarihindeki siyasi partiler içerisinde üç dönem trendini yükselterek götüren tek siyesi partiyiz. Biz halkın algısını çok iyi ölçüyoruz. Çözüm sürecinde bütün herkesin bu sorunun artık Türkiye’nin mutlaka çözmesi gereken bir sorun olduğunu düşündüğünü de biliyoruz. Bölge halkı olmak üzere, ki ben o bölgenin temsilcisiyim, Mardin Milletvekiliyim. Artık herkes bu sorunun çözüm noktasında hemfikir. Bu toplumsal desteği heba etmemeliyiz. Böyle bir algı bizim bu sorunu çözmemiz için de en büyük destektir. Bu konudaki çabalarımız sürecek. Sinop’la ilgili olarak ta elbette bizim genel prensibimiz şudur; Başbakanımız da ifade etti.

Hangi partiye mensup olursa olsun, hangi görüşte olursa olsun, her milletvekili Türkiye’nin her bölgesinde, sadece Karadeniz’de değil, siyasi faaliyetlerini özgürce sürdürebilmelidir. Herkes birbirinin varlığına tahammül etmelidir. Saldırganca davranışlar zaten hukuken suç niteliğindedir. Bizim karşılıklı tahammülü ön plana çıkaracak yaklaşımlara ihtiyacımız var. Bu nedenle de bir suç varsa ortada, elbette ki devletin milletvekilleri başta olmak üzere herkesin can ve mal emniyetini sağlamak gibi bir yükümlülüğü vardır. Bunu tabi ki elbette sağlayacağız. Sinop’taki meydana gelen olaylarla ilgili olarak, müfettiş arkadaşlarımız gerekli tespitleri yapıyorlar. Kimlerinde ihmalleri varsa onlar da tespit edilecek. Tabi kanuni gereği de yapılacak. Orada bulunanlarla ilgili olarak zaten sosyal medyada ve diğer basında, televizyonlarda yer alan görüntülerde de elbette belli tespitler var. Biz bu karşılıklı suçlamalarla da bir yere varamayız. Vakitte kaybedemeyiz ama sorunun gerçeğine inmek ve çarelere ona göre almak durumundayız. Ben Türkiye’nin normalleşmeye devam edeceğine inanıyorum. Elbette ki bu konuda zor yollar var. Sayın Başbakanımız geçtiğimiz hafta Mardin’deydi. Çok büyük kalabalıklara hitap etti. Oradaki bir sözünü söylemek istiyorum. Savaş kolaydır, barış zordur. Barışa katkıda bulunmak isteyen herkes, bu konudaki sorumluluklarını yerine getirmelidir. Biz zor olanı başarmaya talibiz ve Türkiye’de inşallah bu anlamda düze çıkarmak için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz” diye konuştu Daha sonra ziyaret basına kapalı olarak gerçekleşti .