Içisleri Bakani Süleyman Soylu, "Göç konusunda, uyusturucu ile mücadele konusunda, küresel terör örgütleriyle mücadele konusunda, Orta Dogu'nun istikrari için gereken adimlarin atilmasi konusunda, dünyadan ve küresel organizasyonlardan daha bütüncül yaklasimlar görmeye ihtiyacimiz var." dedi.
Bakan Soylu, Polis Akademisi'nin Gölbasi Yerleskesi'nde "6. Uluslararasi Birlesmis Milletler (BM) Toplumsal Olaylara Müdahale Egiticilerin Egitimi Sertifika Töreni"ne katildi.
Programda konusan Soylu, hem Türkiye'den hem de dünyanin degisik yerlerinden egitime katilan kursiyer ve egiticileri tebrik etti.
Yunus Emre'nin "Gelin tanis olalim, isi kolay kilalim, sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz" sözünü hatirlatan Soylu, "Daha güvenli bir dünya için çabalayan, dilleri, inançlari, milliyetleri farkli insanlarin bir araya gelip tanis olmasi, isi kolay kilmasi, ayni zamanda ayni hedef için bir arada bulunmasi esas itibariyla tablonun en ana özelligidir." ifadelerini kullandi.
Orman yanginlarinda uluslararasi yardimlasmanin güzel örneklerini gördüklerini belirten Soylu, "21. yüzyilin güvenlik problemleri, bizi bunun ötesine zorlamaktadir. Dolayisiyla daha fazla bir araya gelmek durumundayiz ve daha küresel davranmak zorundayiz. Göç konusunda, uyusturucu ile mücadele konusunda, küresel terör örgütleriyle mücadele konusunda, Orta Dogu'nun istikrari için gereken adimlarin atilmasi konusunda, dünyadan ve küresel organizasyonlardan daha bütüncül yaklasimlar görmeye ihtiyacimiz var." diye konustu.
- "Avrupa'nin 'Türkiye'ye mütesekkiriz' demesi lazim"
Soylu, 2016 yilindan bugüne kadar ülke içinde yakalanan kaçak göçmen sayisinin 1 milyon 293 bin kisi oldugunu, bu yil içinde sinirlardan kaçan, geçen Afgan göçmenlerin de yüzde 71'ini ülkelerine geri gönderdiklerini söyledi.
Uyusturucuyla mücadelede Türkiye'nin, 28 Avrupa ülkesinin toplamindan daha fazla uyusturucu madde yakaladigini ifade eden Soylu, bu yil kolluk birimlerinin yakaladigi uyusturucu miktarinin 13 tonu astigini bildirdi.
"Sadece göç meselesinde degil, uyusturucu meselesinde Bati'nin dönüp özellikle Avrupa'nin 'Türkiye'ye mütesekkiriz' demesi lazim. Çünkü bu kadar büyük bir güvenlik basarisina dünyanin hiçbir yerinde rastlanmaz." diyen Soylu, 2018'de 486 kilo metamfetamin yakaladiklarini belirtti.
Bakan Soylu, "Geçen yil yakaladigimiz miktar 3 bin 689 kilo. 2018'den sonra bunun ülkemize çok fazla girebilecegini düsünerek odaklanmamizi gerek jandarma gerekse emniyet birimlerimizle oraya yönelik gerçeklestirmistik. Bu yil da 2 bin 130 kilodayiz. Yakaliyoruz ama kapimizda büyük bir tehlike var ve bu giderek artiyor. Bunun çaresi ise tipki burada yaptigimiz gibi ortak akil, ortak çaba, istihbarat paylasimi ve bu iki meseleyi küresel olarak sahiplenmektir." dedi.
- "Mücadelemize ne yazik ki yeterli uluslararasi destegi alamiyoruz"
Küresel ölçekli terör örgütleriyle mücadelede de büyük bir sorumluluk altinda olduklarini vurgulayan Soylu, söyle devam etti:
"Bakiniz su anda bulundugumuz yerleskenin az ilerisi, 15 Temmuz 2016 gecesi savas uçaklariyla bombalandi. Burada 51 arkadasimizi sehit verdik. Bu ülkeye darbe yapmak isteyenler, bu ülkeyi ele geçirmek isteyenler, acimasiz bir sekilde bu ülkenin kamu görevlilerini, sivil vatandaslarini katlettiler. Biz bunun hesabini sormakla mükellefiz. Bu bizim boynumuzun borcudur. Hukukun çerçevesinde biz bunu yapiyoruz ve yapmaya devam edecegiz. Bu ülkenin demokrasisine, bu ülkenin huzuruna, birligine ve beraberligine kim kalkisma yapmaya çalisirsa, kim birilerinin talimatiyla bunu gerçeklestirmeye çalisirsa yanina koymayiz.
Biz bu darbe girisimini yapan FETÖ terör örgütüyle mücadele ediyoruz. Dünyanin her yerinde takip ediyoruz, ancak bu mücadelemize ne yazik ki yeterli uluslararasi destegi alamiyoruz. Ayni sekilde yaklasik 40 yildir PKK ile mücadele ediyoruz. Uyusturucu ticaretinin, özellikle Avrupa ayaginin tamamini bu örgüt yönetiyor, uyusturucudan yilda ortalama 1,5 milyar dolarin üzerinde gelir elde ediyor. Göçmen kaçakçiligini bu örgüt yönetiyor ve hepsinden önemlisi ülkemizde binlerce insani katletti."
PKK terör örgütünün 2016'dan bugüne kadar 408 sivil vatandasi sehit ettigini belirten Soylu, "Masum insanlari sehit ettiler. Simdi buna baska bir kilif giydirip, bunu uluslararasi baska bir isimle pazarlamaya kalkanlar sivil insanlarin katledilmesini, 12 yasindaki çocuklardan terörist savasçi çikartilmasini nasil izah edebilir." dedi.
Bakan Soylu, güney sinirinin altinda, özellikle Suriye'nin kuzeyinde bir terör ve istikrarsizlik kaynagi olmasina ragmen, bu örgütle ilgili mücadelede de uluslararasi destek bulamadiklarini, hatta kirmizi bültenle aranan teröristlere, bizzat eyleme katilmis ve cinayet islemis kisilere oturum hakki verildigine sahit olduklarini vurguladi.
- "Ciddi bir güvenlik altyapimiz ve bölgenin ürettigi sorunlara ait ciddi bir birikimimiz var"
Türk güvenlik güçlerinin terör, kaçak göç ve uyusturucuyla mücadelesinden gurur duyduklarini dile getiren Soylu, sunlari kaydetti:
"Denizlerde mücadeleyi yürüttügümüz Sahil Güvenlik Teskilatimizin temelleri ise 135 yil öncesine dayanir, yani burada, dünyanin güvenligine katki sunacak büyük bir tecrübe ve yüksek bir kapasitemiz var. Cumhurbaskanimizin dogrudan destekleri, talimatlari ve bizzat olusturdugu strateji neticesinde özellikle 15 Temmuz 2016'dan sonra bu kurumlarimiza gerek personel, gerekse araç gereç anlaminda çok ciddi yatirimlar yaptik, yapmaya da devam ediyoruz. Yerli üretim insansiz hava araçlarindan ATAK helikopterlere, mühimmatlarindan personel sayisina, egitimlerine kadar, yerleskelerine kadar, kiyafetlerine kadar her sey üst düzeye geldi. Zirhli araçlardan motosikletlere, kontrol botlarindan radar sistemlerine, kriminal laboratuvarlardan sanal taktik egitim merkezlerine kadar pek çok adim attik. Dolayisiyla ciddi bir güvenlik altyapimiz ve bölgenin ürettigi sorunlara ait ciddi bir birikimimiz var. Daha yüksek bir basari için tek ihtiyacimiz, dünyanin da karsi karsiya kaldigi bu sorunlarla ilgili küresel is birligidir."
Dünyada, toplumsal olaylarin, sokak eylemlerinin yogunlugunun dönem dönem arttigina, bu olaylarda polis müdahalesiyle istenmeyen görüntüler olduguna dikkat çeken Soylu, "2019'da Bagdat'taki protestolarda 300'den fazla insan hayatini kaybetmisti. Ayni yil Sili, Ekvator, Haiti de protestolar olmustu. Sudan'daki darbe karsiti protestolarda yalniz bir günde 113 kisi hayatini kaybetti. Venezuela'da, Fransa'daki sari yelekliler eylemlerinde de yine can kayiplari meydana gelmisti. ABD'deki George Floyd hadisesi sonrasi yasananlarin boyutu ise hepimizin tahmininin üzerindeydi." degerlendirmesinde bulundu.
Bu toplumsal olaylarin, ifade özgürlügünü garanti eder sekilde yönetilebilmesi, insanlarin düsüncelerinin ifade alanlarinin kisitlanmamasi, burada bir istismara firsat verilmemesi gerektigini vurgulayan Soylu "Özgürlük-güvenlik dengesi ifadesi, dogru bir ifade degildir. Asil olan özgürlük alanidir. Güvenlik, özgürlükleri teminat altina almak ve korumak için vardir. Toplumsal olaylara yaklasimimizi da bu çerçevede belirlemek, bana göre en dogru olandir." ifadelerini kullandi.
Egitimin 28 Temmuz'da basladigini bildiren Soylu, "Bu egitime BM yönetici ve uzman kadrosundan 8, yabanci egiticilerden 6, Türk egiticilerden 20, yabanci kursiyer olarak 26, Türk kursiyer olarak da 8 kisi olmak üzere toplam 68 katilimci dahil oldular. Bu arkadaslarimiz, burada aldiklari egitimlerle hem kendi ülkelerinde hem de ülkemizde, toplumsal olaylara müdahale konusunda uluslararasi standartlari daha yukari çekmis olacaklardir." dedi.
Içisleri Bakani Soylu, konusmasinin ardindan, egitime katilan kursiyerlere sertifikalarini verdi.
Içisleri Bakani Soylu, Ankara'da Düzenlenen Sertifika Töreninde Konustu Açiklamasi
'Göç konusunda, uyusturucu ile mücadele konusunda, küresel terör örgütleriyle mücadele konusunda, Orta Dogu'nun istikrari için gereken adimlarin atilmasi konusunda, dünyadan ve küresel organizasyonlardan daha bütüncül yaklasimlar görmeye ihtiyacimiz var' '40 yildir PKK ile mücadele ediyoruz. Uyusturucu ticaretinin, özellikle Avrupa ayaginin tamamini bu örgüt yönetiyor, uyusturucudan yilda ortalama 1,5 milyar dolarin üzerinde gelir elde ediyor' 'Özgürlükgüvenlik dengesi ifadesi, dogru bir ifade degildir. Asil olan özgürlük alanidir. Güvenlik, özgürlükleri teminat altina almak ve korumak için vardir. Toplumsal olaylara yaklasimimizi da bu çerçevede belirlemek bana göre en dogru olandir'