Içisleri Bakani Soylu, Edirne'de Konustu Açiklamasi (2)

'21. yüzyilin basindan itibaren degistiren bir liderin anlayisiyla beraber Türkiye'ye yeni bir sey zerk edildi, 'biz basarabiliriz, biz becerebiliriz, biz gerçeklestirebiliriz' diye bir öz güven dolu anlayisla beraber Türkiye yolculuguna devam ediyoruz'

Içisleri Bakani Süleyman Soylu, "21. yüzyilin basindan itibaren degistiren bir liderin anlayisiyla beraber Türkiye'ye yeni bir sey zerk edildi, 'biz basarabiliriz, biz becerebiliriz, biz gerçeklestirebiliriz' diye bir öz güven dolu anlayisla beraber Türkiye yolculuguna devam ediyoruz." dedi.

Soylu, Kesan ilçesinde Gökçetepe Milli Parki'nda düzenlenen AK Parti Istanbul Gençlik Kollari Egitim ve Motivasyon Kampi'nda yaptigi konusmada, çok heyecanli bir gençlikle karsilastigini ve çok mutlu oldugunu söyledi.

Bakan Soylu, Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan'in gençlere selam ve basari dileklerini iletti.

Türkiye'de geçmis yillarda siyaset yapilmasinin zorluklarina deginen Soylu, sunlari ifade etti:

"Dün 17 Eylül'dü. Rahmetli Menderes, Zorlu ve Polatkan'in idam edilislerinin 60. yil dönümüydü. Bu ülkede bir dönem milletin adami olan siyasetçilerin idam edildigi, hapislere atildigi dönemlerdi. Bizim gençligimizdeki siyasette milletin adamlarinin itibarsizlastirmaya çalisildigi dönemlerdi. Biz söyle büyüdük, Hürriyet gazetesinin üst sag kösesinde rahmetli Adnan Menderes'in idam fotografinin bulundugu, siyasete ayar verilmeye çalisildigi, 'eger bizim dedigimizi yapmazsaniz sonunuz bu olur' diye sürekli parmak sallandigi bir dönemde büyüdük.

Bizim gençligimizde 80'in hemen sonrasinda, 80 öncesi olaylari örnek göstererek, annelerin babalarin 'aman su isin uzaklarinda durun' diye tembihlemeye çalistigi bu ülkenin evlatlarinin, bu ülkenin yarininin kaderine, yarinlarina kendi elleri ve iradeleriyle uzanmak, uzatilmak istenmemesinin sürekli tembih edildigi, ürkütüldügü, korkutuldugu günlerde olduk. Sadece o degil siyasetin sürekli itibarsizlastirilmaya çalisildigi, millet kimi iktidara getirirse 'tu kaka' yapilmaya çalisildigi ve gazete mansetlerinden sürekli asagilanmaya çalisildigi günlerde büyüdük. Sanki bu ülkenin gelecegini siyaset degil de bu ülkenin gelecegini disardan talimat verenlerin, içeride onlara biat edenlerin, onlara uyanlarin yapabilecegini ifade eden bir anlayis içinde büyüdük."

Bakan Soylu, Cumhurbaskani Erdogan'in Türkiye'ye öz güvenini kazandiran bir lider oldugunu belirterek söyle devam etti:

"Siyasetin horlandigi, 'siz anlamaz, siz beceremezsiniz, siz gerçeklestiremezsiniz, siz kimsiniz ki ülke olarak bunlari yapabilir kabiliyette oldugunuzu hissediyorsunuz' dedigi sürekli asagilandigi günlerde büyüdük. Bugünün o günlerden farki nedir biliyor musunuz? 21. yüzyil baslarindan itibaren Recep Tayyip Erdogan'siz beceremezsiniz, siz basaramazsiniz, siz yapamazsiniz, siz bizim dedigimizi eger yapmazsaniz, sizi 61'de oldugu gibi 80 darbesinde oldugu gibi degerlerini asagiladigimiz, sizi ötekilestirdigimiz 28 Subat'ta oldugu gibi öz güveninizden yoksun bireyler, fertler haline getirir, sizi kendi degerlerinizin aslinda baskalastirilmasina çalisildigi ve 'bin yil boyunca 28 Subat süreci devam edecek' diye gençken kafalarimiza sokulan anlayisi, 21. yüzyilin basindan itibaren degistiren bir liderin anlayisiyla beraber Türkiye'ye yeni bir sey zerk edildi, 'biz basarabiliriz, biz becerebiliriz, biz gerçeklestirebiliriz' diye bir öz güven dolu anlayisla beraber Türkiye yolculuguna devam ediyoruz."

- "Kenetlenmeliyiz"

Türkiye'nin sadece Türkiye için degil tüm mazlum cografyalar için güçlü olmasi gerektiginin altini çizen Soylu, "Bugün AK Parti varsa, bugün burada binlerce genciyle bir aradaysak bilmenizi istiyoruz ki bize parmak salladiginda basini öne egen, süklüm püklüm olan degil bu memlekete inanan, bu memleketin gençlerine, bu memleketin üretimine, yarinlarina inanan, medeniyetimize, ezani Muhammediyemize, bayragimiza, istiklal ve istikbal anlayisimiza inanan bir siyasi partinin mensuplarinin 60'a kafa tutarak, 71'e kafa tutarak, 80'e kafa tutarak, bizi ötekilestirmeye kafa tutarak 'hayir siz yoksunuz millet var, inancimiz var, irademiz var' diyen bir anlayis oldugu için bugün burada bu yolculugumuza devam ediyoruz. Agzim dolu dolu söylemek istiyorum makamlar gelip geçicidir ama Allah'in her birimize yükledigi sorumluluklar ilk insan Hz. Adem'den sonsuza kadar devam edecek bir yükümlülüktür." dedi.

"Bizler iyilik medeniyetinin çocuklariyiz, sorumluluklarimiz sadece bu topraklar için degildir biz zengin olmak zorundayiz." ifadesini kullanan Soylu, sunlari söyledi:

"Bugün Libya'yi, Suriye'yi, Filistin'i, Afganistan'i görünce, suya hasret bu dünyanin insanlarini görünce biz ayaklarimizin üzerinde dimdik durabilme kabiliyetine daha fazla sahip olan bir anlayisi gerçeklestirmeliyiz. Sevgili genç arkadaslarim, Tayyip Erdogan'in Türkiye'yi yönetmedigi zamanlarda biz adimimizi disari atip, etrafimizda terör koridorlarina yönelik 'bunu yapamazsiniz' diyebilme kabiliyetine sahip olmayan bir Türkiye vardi.

Bugün her türlü haksizliga, her türlü insan disiliga, çocuklarin katledilmesine, yaslilarin öldürülmesine, cografyalarin yetim cografyasi olmasina itiraz eden bir Türkiye oldugu için kim ne derse desin, ister Amerika desin, ister Avrupa desin, biz etrafimizdaki cografyayi huzura, barisa ve kardeslige getirmeye yemin etmis, kimseden korkmayan, kimsenin parmak sallamasindan korkmayan, etrafimizdaki cografyada binlerce kilometrekare evlatlarimizla Türkiye'nin gücünü, kudretini, kardesligini ortaya koymaya çalisan, 'siz çikamazsiniz' diyenlere 'ne derseniz deyin biz çikariz' diyen bir ülkenin evlatlariyiz. Onun için güçlü, kudretli olmaliyiz. Onun için birlik içinde olmaliyiz, kenetlenmeliyiz."

- "Çok zor günler geçirdi bu ülke"

Türkiye'nin çok zor zamanlardan geçtigini belirten Soylu, sunlari kaydetti:

"Inaniniz bize, biz çok seyler gördük. Bu ülkenin terörle sindirildigi, bir günde milyonlarca insanin issiz kaldigi günleri gördük. Hep basimizi öne egdirmek istediler. Her seyi siyasete, her seyi bu ülkenin adamlarina, milletin adamlarina yüklemeyi aliskanlik haline getirenlerin o anlayislarini gördük. Karsilarinda süklüm püklüm siyasetçileri ve devlet adamlarini görüp istediklerini istedikleri zaman yapabilecekleri bir tahakkümde kendilerini hissettikleri anlayislari gördük.

Gecenin saat 9'unda karda, yagmurda, çamurda, emekli maasini alabilmek için banka kuyrugunda üsüyerek bekleyen büyüklerimizin vicdan azabiyla beraber kavrulduk. 'Ne zaman geçecek bunlar?' dedik. Uçaga binmenin lüks oldugu, ancak zenginlerin binebildigi bir Türkiye sembolünün içinden geçtik. Millet için bir seyler yapmaya çalisanlarin, bu ülkenin yarinlarina güçlü adimlar atmak isteyenlerin itibarsizlastirildigi o günleri gördük. Yani Özal'dan Erbakan'a kadar bin bir türlü hikayenin, bin bir türlü iftiranin, bin bir türlü anlayisin kendi istekleri olmayinca çamur atildigi günleri gördük. Idam fotograflariyla korkutuldugumuz günleri gördük. 'Bu ülkenin emekli maaslari ödenecek mi ödenmeyecek mi?' diye hükümet yöneticilerinin korkular içinde oldugu günleri ve bunlari büyük bir eziklik içinde milletimize yansittigi günleri gördük. Çok zor günler geçirdi bu ülke."

- "Bizi hep önümüze baktirmaya çalistilar"

Türkiye'nin de Erdogan'in da üzerine tüm güçleriyle gelenlerin oldugunu dile getiren Soylu, söyle dedi:

"Türkiye'nin üzerine bu kadar güçlü geliyorlar. Tayyip Erdogan'in üzerine bu kadar güçlü geliyorlar da ayakta durulmasinin muhakkak sebepleri vardir ama en önemlisi de Allah'in ipine simsiki sarilmaktir. Sayin Cumhurbaskanimiz bana dedi ki 'Idlib'de mazlumlar var, onlari yalniz birakmayalim.' gittik dolastik, döndük. Gördügüm tablo 200 yil öncesinin Türkiye tablosu gibiydi. Belki de 300 yil. Bazilari bizim gönderdigimiz, bazilari kendi edindigi, çamurun içinde, kimisinin kolu kesik, kimisinin ayagi bombayla parçalanmis, bir çadirin içinde 10 tane, 15 tane çocugun basinda basi egik, gözlerini umutsuzluk bürüyen bir kadinin ne yapacagi endisesi...

Gülmeyi unutmus yüzler, tamamen unutmus yüzler. 'Biz nasil bir savasin ortasinda kaldik?' diyen, 'Yarin ne olacak?' diyen, 'Çocuklarimiza nasil ümit verecegiz, onlara ne anlatacagiz?' diyen insanlar. Kiymetli kardeslerim, bizi hep önümüze baktirmaya çalistilar. Ufku bize haram kilmaya, gelecegimizi haram kilmaya çalistilar. Kendi meselelerimizle ugrasalim istediler, bir birimize düselim istediler. Bizim dinimizin bize en büyük ögreticisi teyittir, birliktir, bizi ondan uzaklastirmak istediler. Biz 100 yil önce o cografyanin insanlariyla ayni bayrami birlikte kutluyorduk, ayni dügünlerde, ayni milletin insanlari olarak halay çekiyorduk."

Soylu'nun konusmasi ara ara programa katilan gençlerce atilan "Bu kadar soysuza bir Soylu yeter" sloganiyla kesildi.

(Sürecek)

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile