Yorgancılar, ihracattaki dalgalanmalara dikkati çektiği yazılı açıklamasında, iç talepteki göreli istikrara rağmen dış girdi bağımlılığı nedeniyle sanayicilerin adeta anlık kararlar vermek, günlük yaşamak durumunda kaldığını belirtti.
2006 yılından bugüne ocak-ekim dönemi itibarıyla 2009 krizi dışında ihracatın ilk kez gerilediğine değinen Yorgancılar, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
"İmalat sanayinde, ihracatta artış ve azalışların bu kadar sık görüldüğü bir döneme çok uzun yıllardır karşılaşmamıştık. Bir ileri bir geri hareket ediyoruz. Küresel pazarlardaki belirsizlikler yanında Türkiye'de döviz kurlarında yaşanan istikrarsızlıklar önümüzü görmemizi engelliyor. Adeta anlık kararlar vermek, günlük yaşamak durumunda kaldığımız ortamda geleceğe yönelik yatırım planları yapmak, sektörde yapısal dönüşümü sağlamak olası görünmüyor. Bu nedenle yeni yıla girmeden yatırım teşvik sistemini gözden geçirmek ve yenilemek gerekiyor.
Bu gerilemeden daha önemli olan ise ihracattaki gelişmenin aylık seyrinde 2012 yılına göre yaşanan istikrarsızlıklardır. İmalat sanayinde yılın ilk 10 ayının beşinde ihracat gerilemiş, beşinde ise artmıştır. Ayrıca ocak-ekim döneminde imalat sanayi ihracatı yüzde 2,1 gerilerken ithalatın yüzde 11,1 oranında artması dış ticaret açığı ve dolayısıyla cari açık açısından tehlike sinyalleri vermektedir."
Ender Yorgancılar, ihracattaki gelişmelerin imalat sanayi üretimini etkilemesinin kaçınılmaz olduğunu, iç talepteki kısmi canlılığın sanayi üretimindeki dalgalanmaların ihracata oranla sınırlı kalmasına neden olduğuna işaret etti.
2012 yılı Ocak-Eylül döneminde yüzde 2,5 olan sanayi üretimi artışının 2013 yılının aynı döneminde ortalama yüzde 3,9'a yükselmesini her şeye rağmen olumlu bulduğunu bildiren Yorgancılar, ağustos sonu itibarıyla sanayi istihdamında yaşanan yüzde 4,6'lık artışın kaynağının da iç talep olduğunu vurguladı.
Küresel ekonomideki gelişmelerin Türkiye ekonomisine etkilerini de değerlendiren Yorgancılar, şu görüşlere yer verdi:
"ABD'nin para politikalarına ilişkin tavrının netleşmesi ve sonrasında küresel finans piyasalarında istikrar sağlanıncaya kadar kurlarda dalgalanma yaşanacaktır. Kurlara bağlı olarak enflasyon oranları ve faizlerin düzeyi şekillenecektir. Bu konularda Merkez Bankası üzerine düşeni yaparken sanayi sektöründe yapısal dönüşümü hızlandıracak politikalar daha yoğun olarak devreye sokulmalıdır. Beklentimiz, gerek emtia, gerekse finansal piyasalardaki istikrarsızlığı tolere edecek şekilde yenilenmiş, tüm organize sanayi bölgelerini kapsayan bir teşvik paketinin yılbaşından itibaren gecikmeden devreye alınmasıdır. Böylece sanayicimiz yeni bir ışık, yeni bir rota ve hepsinden önemlisi de taze bir heyecan yakalayabilecektir."
İhracat Rakamları
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, "Küresel pazarlardaki belirsizlikler yanında Türkiye'de döviz kurlarında yaşanan istikrarsızlıklar önümüzü görmemizi engelliyor" dedi.