İkby'de Medrese Tartışması

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ndeki (IKBY) medreselerin, Din İşleri Bakanlığı'ndan alınıp Eğitim Bakanlığı'na bağlanması tartışmalara neden oldu.

Hükümet yetkilileri, medreselerin "aşırıcılık" ve DAEŞ'le ilgisi olmadığını, tamamen akademik gerekçelerle Eğitim Bakanlığı'na bağlandığını ileri sürse de bazı din adamları, "radikalizm" kaygısıyla böyle bir kararın alındığını savunuyor.
Alınan bilgiye göre Kürt bölgesinde çoğu cami bünyelerinde açılan 39 medresede yaklaşık 5 bin öğrenci eğitim görüyor. Bu medreselerde bin 700 kız ile 3 bin 200 erkek öğrenciye İslami ilim dersleri veriliyor.
AA muhabirine konuşan medrese hocası Mazhar Horasani, kararın iptal edilmesi için talebe ve hocalar adına Eğitim Bakanlığına başvurduğunu söyledi.

Medreselerin güçlü bir eğitim programı olduğunu belirten Horasani, şöyle konuştu:
"Burada okuyan öğrenciler fıkıh, akaid, tasavvuf ve İslam tarihiyle ilgili dersler alıyor. Yalnızca büyük alimler, akademisyenler ve konusunda uzman kişiler, bu dersleri verebilir. Bu medreselerin, Eğitim Bakanlığı'na bağlanması kararı alınırken hocaların ve talebelerin görüşü alınmadı. Bu medreselerin çoğu hayırsever vatandaşların yardımlarıyla açıldı. İslam hukuku açısından, binalarımızın ve malzemelerimizin başka bir kuruma aktarılması helal değildir. İlmi açından da Eğitim Bakanlığındaki öğretmenler, bizim ders programımızı hiçbir şekilde işletemez."
Kürt bölgesindeki eğitim sisteminin büyük sorunları olduğunu savunan Horasani, "Eğitim Bakanlığının, bizim verdiğimiz eğitimi de üstlenmesi ve altından kalkması mümkün değildir. Halk eğitim sisteminden şikayetçi. Yeni sorunlara davetiye çıkarmasınlar" uyarısında bulundu.
- "DAEŞ'e tek bir kişi katılmadı"
Horasani, "Medreselerin Eğitim Bakanlığı'na bağlanması kararının DAEŞ'e katılmalarla ilgisi var mı?" sorusuna, "Hayır. Bu medreselerden aşırılık yanlısı düşüncelerin ve teröristlerin çıktığı kanaati yanlıştır. Eğitim verdiğimiz okullardan şu ana kadar terör örgütü DAEŞ'e katılan tek kişi dahi yoktur. Bu çok açık ve nettir. Fakat aynı zamanda diğer kurumlarda okuyan öğrencilerden onlarcası terör örgütüne katılmıştır. Kürdistan Peşmerge güçlerine karşı savaşan bu kişiler diğer okullardan mezun olmuştur" yanıtını verdi.
Horasani, "Alınan karar medreselerin yok edilmesini amaçlıyor. Oysa medreselerimiz ilim yuvasıdır. Onlar, dini rengin ve ilahiyat ilimlerinin, Kürdistan bölgesinde var olmasını istemiyor. Biz Peygamberin varisleriyiz. Bu konuda ısrar ederlerse dinin ve ilmin yerini aşırılık yanlıları ve şiddet alır" dedi.

Din İşleri Bakanlığı Birlikte Yaşamı Güçlendirme Kurumu Müdürü Merivan Nakşibendi ise "Medreselerin Eğitim Bakanlığı'na bağlanmasının nedeni verilen eğitim ve programın yetersiz olmasıdır. Hatta yer yer program dahi kalmamıştır. Medreselerde sadece İslami fıkıh ve dini bilgiler tahsil ediliyor. Ancak günümüzün şartları farklı bir eğitim metodunu gerekli kılıyor. Din alimleri modern ilimlerden de haberdar olmalıdır. Eğitim Bakanlığı'na bağlanmasıyla,öğrenciler İslami ilimlerin yanı sıra fenni ilimleri de okuyacak. Düşünceleri bu şekilde daha geniş ve aydın olacaktır. Ayrıca mezun olan öğrenciler, Eğitim Bakanlığı tarafından tayin edilebilecekler" değerlendirmesinde bulundu.
Medreselerde okuyan 4 bin 500 öğrencinin kararı desteklediğini, itiraz edenlerin azınlıkta olduğunu ifade eden Nakşibendi, şunları söyledi:
"Çok az bir kesim de şahsi ve partisel çıkarlardan dolayı karşı çıkıyor. İslami partiler, konuyu siyasi bir tarafa çekmesin. Mesele tamamen akademiktir. Hükümet, işini yapıyor. Medreseler de kendi programlarını uygulamaya devam edecek, sadece bağlı oldukları merci değişiyor. Ayrıca konunun terör örgütü DAEŞ'e katılımlar ve şiddet yanlısı düşüncenin beslenmesiyle de alakası yok."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile