ILO'nun 107. Uluslararası Çalışma Konferansı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu: 'Türkiye olarak; kadınları, gençleri ve engellileri koruyarak onları çalışma hayatının öznesi haline getirecek çok yönlü bir istihdam politikası belirledik. Son 10 yılda yaklaşık 9 milyon kişilik iş gücü artışı gerçekleştirdik. Bu istihdam artışıyla OECD ve AB ülkeleri arasında en başarılı ülke konumuna ulaştık' 'Birleşmiş Milletlerin tüm üye devletlere 'Kudüs'te diplomatik misyon kurmaktan kaçınma' çağrısı yapan kararına rağmen, bazı ülkelerin büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıması, bu yaklaşıma hizmet etmemekte, yarım yüzyıldan fazla bir süredir devam etmekte olan bu sorun adalet kavramını derinden zedelemektedir' Bakan Sarıeroğlu'nun konuşması İsrail'in Filistin'e uyguladı şiddete değindiği sırada Konferans Başkan Yardımcısı JeanJacques Elmiger tarafından konunun, gündem dışına çıktığı gerekçesiyle kesildi Uyarılara rağmen sözlerine devam ederek, konuşmasını tamamlayan Sarıeroğlu, kürsüden indiği sırada genel kurula katılanlardan yoğun alkış aldı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, "Türkiye olarak; kadınları, gençleri ve engellileri koruyarak onları çalışma hayatının öznesi haline getirecek çok yönlü bir istihdam politikası belirledik. Son 10 yılda yaklaşık 9 milyon kişilik iş gücü artışı gerçekleştirdik. Bu istihdam artışıyla OECD ve AB ülkeleri arasında en başarılı ülke konumuna ulaştık." dedi.

Sarıeroğlu, Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) 107. Uluslararası Çalışma Konferansı'nda Genel Kurula hitap etti.

Konuşmasına, ILO Genel Direktörü Guy Ryder'a "Çalışma Hayatında Kadın İnisiyatifi: Eşitlikte Israrcı Olmak" başlıklı raporuna teşekkür ederek başlayan Sarıeroğlu, söz konusu raporda yer aldığı gibi tüm dünyanın çalışma hayatında eşitlik hedefinden çok uzakta olduğunu ifade etti.

Sarıeroğlu, küresel ölçekte hayata geçirilen yasal düzenleme ve pozitif ayrımcılığı gözeten politikalara ve bu yöndeki ilerlemelere rağmen, son 15 yılda kadınların çalışma hayatında eşit yer bulmasına yönelik çabalarda çok sınırlı gelişme kaydedildiğini vurguladı. Sarıeroğlu, bu sebeple denenmiş politika araçlarını desteklemenin ve mevzuatlara dahil etmenin gerekliliğinin arttığına işaret etti.

- "2017'de 1,5 milyon ek istihdam rakamına ulaşıldı"

Bakan Sarıeroğlu, şöyle devam etti:

"Türkiye olarak; kadınları, gençleri ve engellileri koruyarak onları çalışma hayatının öznesi haline getirecek çok yönlü bir istihdam politikası belirledik. Bu çerçevede, son 10 yılda yaklaşık 9 milyon kişilik iş gücü artışı gerçekleştirdik. Bu istihdam artışıyla OECD ve AB ülkeleri arasında en başarılı ülke konumuna ulaştık. Kaynaklarımızı daha etkin kullanarak özellikle kadınlarımızı çalışma hayatına kazandırmak ve devamlılığı sağlamak amacıyla doğum sonrası çalışma ödeneği, vergi ve prim desteği, 12 ila 54 ay arasında değişen istihdam teşvikleri gibi devrim niteliğinde birçok düzenlemeyi gerçekleştirdik. Ülkemiz, bu konuda kaydedilen iyi uygulama örneklerini diğer ülkelerle de paylaşmaya hazırdır."

Geçen yıl başında başlatılan ve bu yıl da ikinci bölümü devam eden Milli İstihdam Seferberliği kapsamda 2017'de 1,5 milyon ek istihdam rakamına ulaşıldığına dikkati çeken Sarıeroğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Gururla ifade etmeliyim ki bu sonuç, Türkiye'nin 2017 yılındaki yüzde 7,4'lük büyümesine paralel olarak ulaşılmış bir başarı hikayesidir. Büyümemizin, istihdam dostu oluşu ve tüm kesimleri kapsaması bizi ayrıca mutlu etmektedir. Bu süreçte düzenlenen mesleki kurslardan ve aktif iş gücü programlarından yararlanan 508 bin 851 kişiden yüzde 55'i kadındı. Böylece, kadınlarımızın iş gücü piyasasına daha fazla katılımını ve toplumsal hayatta daha fazla yer almalarını teşviklerimizle ve sunduğumuz diğer hizmetlerimizle destekliyoruz. Bu çerçevede, 2020'ye kadar ilave istihdam edilecek her bir kadın için sigorta primlerini ve vergilerini 18 ay boyunca devlet olarak karşılıyoruz."

Bakan Sarıeroğlu, sanayi sektöründeki mesleklerde düzenlenecek işbaşı eğitim programlarına ve mesleki eğitim kurslarına katılan kadınlara çocuk bakım desteği sunulduğunu ifade ederek, 6 ay boyunca cep harçlığı ile genel sağlık sigortası, iş kazası ve meslek hastalığı primlerinin karşılandığını vurguladı.

"Kadın İstihdamı Ulusal İzleme ve Koordinasyon Kurulu"nu ilgili tüm tarafların katılımıyla her yıl topladıklarına değinen Sarıeroğlu, Türkiye'de 2018'in "Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Yılı" ilan edildiğini ve bu konuda ILO ile yakın diyalog halinde olduklarını dile getirdi.

- "Filistin'de yaşananın adı bir insanlık dramıdır"

Sarıeroğlu, İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en büyük göç olgusuyla karşı karşıya olunduğunu ifade ederek, Suriye krizinin istihdam piyasalarını etkilemeye devam ettiğini bildirdi.

Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde uyguladığı "açık kapı" politikasıyla yaklaşık 4 milyon kişiye başta insani yardım olmak üzere, pek çok alanda destek olmayı sürdürdüğünü aktaran Sarıeroğlu, şu ifadeleri kullandı:

"Bugüne kadar ülkemizde geçici koruma altında olanlara yaptığımız yardımların mali tutarı, 30 milyar doları aşmış durumda. Başta ülkemizdeki sığınmacılar olmak üzere, tüm dünyada yaptığımız insani yardımlarla dünyanın en cömert ülkesi olma sıfatını gururla taşıyoruz. Ancak başta Avrupalı dostlarımız olmak üzere uluslararası toplumdan, bu yük ve sorumluluk paylaşımında insanlık adına daha aktif rol almalarını bekliyoruz."

- Yoğun alkış aldı

Bakan Sarıeroğlu, ILO Genel Direktörünün işgal altında bulunan Arap topraklarında, yıllardır devam eden olumsuzluklar ve ihtilafların ivedilikle çözülmesi ve barış sürecine geçilmesinin, çalışma hayatına da olumlu yansımaları olacağına yönelik yaklaşımına Türkiye olarak katıldıklarını belirtti.

Sarıeroğlu, şunları kaydetti:

"Filistin'de yaşananın adı bir insanlık dramıdır. Biz, Türkiye olarak, uluslararası platformlarda bunun gibi insanlık dramlarına 'dur' demenin ve bu doğrultuda yapıcı ve somut adımlar atılmasının, uluslararası çözümler geliştirilmesinin artık zamanının geldiğine inanıyoruz. Birleşmiş Milletlerin tüm üye devletlere 'Kudüs'te diplomatik misyon kurmaktan kaçınma' çağrısı yapan kararına rağmen bazı ülkelerin büyükelçiliklerini Kudüs'e taşıması, bu yaklaşıma hizmet etmemekte, yarım yüzyıldan fazla bir süredir devam etmekte olan bu sorun adalet kavramını derinden zedelemektedir. Bu ülkelerin kararı bizim için yok hükmündedir. Barışa olan ihtiyaç aşikardır ve uluslararası toplum barış çağrılarında ısrarcı olmalıdır."

Bakan Sarıeroğlu'nun konuşması, İsrail'in Filistin'e uyguladığı şiddete değindiği sırada, Konferans Başkan Yardımcısı Jean-Jacques Elmiger tarafından konunun gündem dışına çıktığı gerekçesiyle kesildi. Uyarılara rağmen sözlerine devam ederek, konuşmasını tamamlayan Sarıeroğlu, kürsüden indiği sırada genel kurula katılanlardan yoğun alkış aldı.

Genel Kurulda Sarıeroğlu'na, Türkiye'nin Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisi Nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Naci Koru, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşarı Ahmet Erdem, Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, TİSK Yönetim Kurulu Başkanı Kudret Önen, Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Bilge Aydın eşlik etti.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile