İnanır: Sanatçılar Ülkenin Değer Yargılarına Saygılı Yaşamak Zorunda
Türk sinemasının ünlü oyuncularından Kadir İnanır, sanatçıların ülkenin değer yargılarına son derece saygılı bir yaşam sürdürmek zorunda olduğunu söyledi.
18. Altın Koza Film Festivali etkinlikleri kapsamında Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, jüri üyeleri ile diğer konuklara yemek verdi. Park Zirve’de gerçeleşen etkinliğe katılan İnanır, “Pek çok sinema sanatçılarının yoksulluk ve dramatik bir şekilde hayata veda etmesine” dair bir soruyu, “Mesleğin kaderi bu, yeni bir şey değil. Yıllarca yaşanan bir kader. Halen bu kaderi yaşaşan çok sayıda eski sinemacı arkadaşımız var. Gerekli yerlere bunları söylüyoruz. Onların da biraz disiplin içinde yaşamalarını öğütlüyoruz. Özellikle yaşayanlara ve yaşananlara. Yani bu ülkede sanatçı verilen değer neyle ölçülür? Bu sorunun cevabı biraz da ülkeyi yönetelerle ilgili. Bu ülkede sanat yapılsın istiyor mu istemiyor mu?” diye cevapladı.
"DEĞERLERİ KORUMASAYDIM KARŞINIZDA OLMAZDIM"
Sanatçıların da yaptıkları meslek dolayısı ile kendilerini toplum içinde ayrıcalıklı bir fotoğrafta göstermemeleri gerektiğini vurgulayan İnanır, yıllarca arkadaşlarına bu telkinde bulunduğunu ifade etti. İnanır, “Eğer ben yıllarca bu değerleri korumasaydım bugün karşınızda olmazdım. Onun için suçluyu ararken tek bir yere odaklanmamak lazım.” ifadesini kullandı.
Altın Koza Film Festivali’nde layık görüldüğü “Yaşam boyu onur ödülünü” alırken omuzuna konan hamam böceğiyle ilgili ise İnanır, böceği etkinlik sırasında fark etmediğini, sonradan öğrendiğini kaydetti. Böceği omuzundan alan kişiye darıldığına işaret eden İnanır, “Eğer o kadar insanın içinde bir canlı beni seçmişse bundan çok büyük mutluluk duyarım. Çünkü bu yaşam sadece insanların değil; dünya tüm canlıların yaşaması gereken bir yer. Eğer bilseydim, onu oradan alana mutlaka müdahale ederdim” şeklinde konuştu.
"KÜLTÜREL FAALİYETLER ETKİLENİYORSA SORUN VAR DEMEKTİR"
Altın Koza’da ilk kez 1973 yılında “en iyi erkek oyuncu” seçildiğini anımsatan İnanır, bazı yıllar festivalin aksamasından yakındı. İnanır, şöyle devam etti: “Neden 38 yıl değil de 18 yıl ? Önce bunu sorgulayılm. Demek ki bu ülkede çeşitli dönemlerde her şey kimi zamanlar durmuş. Bu sadece sanat dünyamızın yarası değil. Aynı zamanda ülkenin de bir yarasıdır. İnsanların yaşamlarını etkileyecek; özellikle kültürel faaliyetler -hangi sebeple olursa olsun- engelleniyorsa o ülkede büyük bir sorun var demektir. Umuyorum bundan sonra Altın Koza Film Festivali hiç eksilmeden devam eder.”
Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin de kendileri için çok önemli olduğunu, fakat Adana’nın bir başka özelliğinin bulunduğunu aktaran ünlü aktör, Türk sineması ve Kadir İnanır’ın geçmişinde Adana ve bölgesinin çok büyük katkısının olduğunu vurguladı. İnanır, şunları söyledi: “Adana, bir film aldığı zaman hangi bölgelere dağıttığını düşünün. Mersin, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Hatay’ı kapsayan bu bölgenin halkı sinema sevdalısı olduğu için filmlerimiz çok ilgi görüyordu. Öyle bir güç elde etmişti ki. İstanbul film merkezi olmasına rağmen neredeyse Ankara’daki işletmeciler Türk sinemasının oluşmasında birinci derece faktör haline gelmişti. ‘Biz bu filmi istiyoruz, şunlar oynayacak, şu çekecek’ deyip parası gönderiliyordu. Eğer o istek yerine getirilmese İstanbul'da film çekmek çok zordu. Özellikle yapımcılar ve bizler açısından."
"ÇEKİLEN FİLM SAYISI DÜŞTÜ"
Türk sinemasına 42 yıldır hizmet ettiğine dikkat çeken Kadir İnanır, şu görüşlerini dile getirdi: “Ben sinemaya başladığım zaman yılda 350 film çekiliyordu. Şimdi ortalama 50’ye düştü. Film üretme maliyeti çok arttı. Televizyonlar da eski filmlerimizi çok rahatlıkla gösteriyor. Ailelerin sinemaya gitmesi belli bir maliyeti oluşturuyor. Bu sebepten film üretimi çok fazla azaldı. O güzelliği artık yaşama şansımız yok. Gerçekten büyük kadrolu filmler yapıldığı zaman onun maliyeti bir 1,5 - 2 milyon dolarları buluyor. Bugün bu parayı cebinde bulunduran bir adam kendisini maceraya atmaz. Bir filme kullanılan para her zaman geriye dönecek diye bir hakkikat yoktur. Hiç kimse böyle bir macareya girmez, girmiyor da zaten. Sinema ülkenin ekonomik, sosyal ve siyasal yapısıyla çok orantılı gelişme gösteriyor. Çok heyacanlı gençler var. Kendilerince çok düşük paralarla çok özgür filmler yapıyorlar. Bu da filmlere yansıyor. Gençlerin sinema heyecanını destekliyorum. Ben onları bir kahraman addediyorum. Çünkü bu kadar iş varken gelip sinema yapan gençler benim gözümde bir kahramandır.”
Geceye Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zihni Aldırmaz, Adana Valisi Hüseyin Avni Coş, Ak Parti Adana Milletvekili Fatoş Gürkan, CHP Adana Milletvekili Ümit Özgümüş’un yanısıra çok sayıda seçkin davetli katıldı. Organizasyonun sonunda sanatçı Nükhet Duru’nun verdiği konserle katılımcılar keyifli dakikalar yaşadı.