İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı

‘İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Operasyonel Programı‘ Hilton Oteli‘nde yapılan toplantıyla tanıtıldı. Toplantıya katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 2007‘de başlayan ekonomik krizin 2010 yılında kısmi olarak kontrol altına alındığını ifade ederek, bu dönemde insanları iş kaybetme korkusu sardığını ve insanların daha düşük ücretlerle çalışmaya başladığını kaydetti.

Dinçer, 2007-2011 yılları arasında İspanya‘da yüzde 8,3 olan işsizliğin yüzde 19,9‘a, Amerika‘da yüzde 4,6‘dan yüzde 9,7‘ye, Fransa‘da yüzde 8,3‘ten yüzde 9,8‘e, İngiltere‘de yüzde 5,4 ‘ten yüzde 7,9‘a, İrlanda‘da yüzde 4,6‘dan yüzde 13,5‘e, Japonya‘da yüzde 3,8‘den yüzde 5,12‘e ve Yunanistan‘da yüzde 8,3‘ten yüzde 11,8‘e çıktığını kaydetti. Dinçer, "Ülkemizde ise 2002 yılından beri uyguladığımız, sıkı mali ve ekonomik politikalarla etkili kriz yönetimimiz küresel krizin etkilerini mümkün olan en düşük

seviyede hissedilmesini sağlamıştır. Siyasi istikrar ve yapısal reformlar sonucu 2003 yılından 2008 yılına kadar kesintisiz büyüme sağlanmış, 2008 yılının 2. çeyreğinden itibaren daralmaya başlayan Türkiye ekonomisi yurt içi talep ve üretimi arttırmaya yönelik alınan tedbirler sonucunda tekrar canlanmış, 2010 yılındaki büyümemiz bilindiği gibi yüzde 8,9 olarak gerçekleşmiştir" şeklinde konuştu.

İşsizlik rakamlarından bahseden Dinçer, işsizliğin 2008‘de yüzde 11‘e, 2009 yüzde 14‘e, 2010 yılında 11,9‘a ve 2011 Şubat ayında ise 11,5 gerilediğini söyledi. Dinçer, "Sosyal Güvenlik primlerini 5 puan indirdik. Bu teşvikten yaklaşık 6,3 milyon kişi halen yararlanmaktadır. Kadınların ve gençlerin istihdamlarının prim indirimleri yoluyla teşvikini sağladık. Yine bu teşvikten şu anda yaklaşık 98 bin kişi yararlanmaktadır. İlave istihdam sağlayan işverenlerimize prim indirimi yoluyla teşvikler getirdik.

Halen bu teşviklerden de 76 bin kişi yararlanmaktadır. Özürlülerin istihdamında işveren primi Hazine tarafından ödenmeye başlandı. Bu teşvikten de 36 bin kişi yararlanmaktadır. Kısa çalışma koşullarını iyileştirerek, miktarını arttırdık. Bu sayede 152 bin kişinin yüzde 70‘inin işini kaybetmeden istihdamda kalmasını sağladık" dedi.

Dinçer, mesleki eğitim programlarından 363 bin kişinin yararlanmasını sağladıklarını ve bunların yüzde 23‘ne yani 84 bin kişiye istihdam sağlandığını söyledi. 2023 hedeflerinin belirlenmesinde iş gücüyle ilgili de hedef belirlediklerini söyleyen Dinçer, "İşsizlik düzeyinin yüzde 5‘e indirilmesi, istihdam oranının yüzde 50‘nin üzerine çıkarılması, tarım dışı istihdamın büyüme esnekliğinin 10 puan artışla 5 seviyesinden 60 seviyelerine çıkarılması, tarım dışı sektörde kayıt dışı istihdam oranının yüzde 15

düzeyine indirilmesi, kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 35‘lerin üzerine çıkarılması hedeflenmiş bulunmaktadır" dedi.

Türkiye‘nin Avrupa Birliği‘ne göre dezavantajları olsa bile genç nüfusun en önemli avantajı olduğunu ifade eden Dinçer, doğru ve uzun vadeli insan kaynaklardı stratejisinin belirlenmesi, hayata geçirilmesi olduğunu vurguladı.

Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Marc Pierini de, AB ile Türkiye‘nin benzer problemleri olduğunu belirterek, AB üyeliği öncesi bu tür yardımların günlük hayatta etkili olacağını ifade etti. Pierini, AB‘nin sınırları dışında desteklediği en büyük programın ‘İnsan Kaynaklarının Operasyonel Programı‘ olduğunu belirtti. Projenin, kadınların istihdamı, kız çocuklarının eğitimi, hayat boyu eğitim gibi konuları kapsadığını ifade eden Pierini, sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler, sendikalar,

üniversiteler gibi geniş bir katılım olacağını kaydetti.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı AB Dairesi Başkanı Vekili Ercüment Işık da, ‘İnsan Kaynakları Geliştirlmesi Operasyonel Programı‘ hakkında bilgi verdi.

Amasya‘da yürütülen ‘Kadın İstihdamının Artırılmasına Destek Projesini‘nin koordinatörü Nilgün Eralp ise, 300 kadının eğitimlere katıldığını, kadınlara mesleki eğitim vererek, çocuk bakımı, hazır giyim konularında eğitim verdiklerini söyledi.

Proje kapsamında ‘kayıtlı istihdamı teşvik‘ konusunda ise, 240 işverenin katılımı sağlanmış ve ‘hayat boyu eğitim‘ İskenderun Demir Çelik ve yan sanayisinde özellikle metal sektöründe meslek standardı getirilmesi konusunda çalışma yapıldığı belirtildi.