Irmak Daha da Kötü Bir Karakter Olacak

Irmak Daha da Kötü Bir Karakter Olacak

Yasemin Allen, Yeşilçam’ın ünlü isimlerinden olan annesi Suna Yıldızoğlu’nun izinden yürüyor.

“Merhamet” dizisiyle dikkatleri üzerine çeken genç oyuncu, şimdi de Özcan Deniz 'in yeni filmi için kamera karşısında... Allen, çekim için Londra 'ya gitmeden önce Formsante dergisiyle buluştu; hem projelerini hem de güzellik sırlarını anlattı.

* Nasıl başladı oyunculuk serüveniniz?
-Küçüklüğümden beri film izlemeyi severim. Dışarıda oyun oynamayı sevsem de evde resim yapmak, film izlemek daha çok hoşuma giderdi. Hayal dünyamda vakit geçirmekten hoşlanıyordum, filmler de hayal dünyamı zenginleştiriyordu.

* Çocukkken en sevdiğiniz film neydi?
-Disney 'in filmlerini beğenerek izliyordum. Jim Carrey 'nin de hayranıyım bu arada. Babam ve ben “Dumb & Dumber” filminin repliklerini neredeyse ezbere biliyoruz. Tabii annem de oyuncu, onun da filmlerini izliyordum.

Görsel sanatlar ilgimi çektiği için önce kamera arkasına yöneldim. Okulda drama eğitimi de alıyordum. Okuldaki eğitmenlerim de teşvik edince sonradan oyunculuğa yöneldim.

* Daha önce de dizilerde rol aldınız ama yıldızınız asıl “Merhamet”le parladı değil mi?

-Bu dizide yan karakterleri daha boyutlu görüyoruz, sanırım onun etkisi var. Normalde tüm hikayeyi birden fazla karakter üzerine kurduğunuz zaman zenginlik oluyor. Böylece daha geniş kesimlere hitap edebiliyorsunuz.

* Sizin canlandırdığınız Irmak karakteri nasıl biri?
-Irmak aslında kendi halinde, sevgilisi olan başarılı bir kızdı. Sonra sevgilisinin eski sevgilisi ortaya çıkınca başka insanların müdahaleleri sonucunda hırslarına yenik düştü.

Bu olayları o başlatmasa da sorunlu biri olduğu için yanlış tepkiler vermeye başladı. Irmak, önümüzdeki sezon daha da kötü bir karakter olacak. Yine de seyirci onu anlıyor, sonuçta aldatılmış bir kadın.

* Tamamen kötü bir karakter değil o zaman...
-Zaten seyirci de artık farklı boyutları olan karakterleri seviyor. Tamamen iyi karakterler bence çok tekdüze. Artık geçmişinde yaptığı hataları telafi etmeye çalışan karakterler yazılmaya başlandı. Bu sayede karakterlere gerçeklik katılmış oldu.

* Bir de sinema filmi var. Ondan biraz bahsedebilir misiniz?
-Özcan Deniz 'in yönetmenliğini yaptığı filmde rol alıyorum. Çekimleri devam ediyor, Türkiye 'deki çekimler tamamlandı. İnanılmaz keyif alıyorum. Sinema oyunculuğu ayrı bir disiplin. Sinema oyunculuğunda iç enerjini hep yüksek tutmak zorundasın ve nokta atışı yapmalısın.

* Özcan Deniz 'le daha önce tanışıyor muydunuz?
-Bu projeyle tanışmış oldum. Sinemadan çok iyi anlıyor, çok film izleyen ve çok kitap okuyan biri. Yaptığı işi sadece yapmış olmak için değil, gerçekten ilgilenerek yapıyor.

* Özcan Deniz 'le ilgili “Aradığı sarışını buldu” haberi çıktı...
-Türkiye 'de çok sarışın var aslında ama benim şansım oldu galiba... Bu başlık tabii ki ulaşmak istediğimiz noktayı sığlaştırıyor. Sadece saç rengim değil, yüzümün verdiği ifade de çok önemli.

* Yediklerinize dikkat ediyor musunuz?
-Dizi çekimlerinden dolayı boş vakit yaratmakta zorlansam da spora mutlaka gidiyorum. Şu an 24 yaşındayım, metabolizmam hızlı çalışıyor, dolayısıyla kilo problemi yaşamıyorum. Ancak bu yediklerime dikkat etmediğim anlamına gelmesin... Fazla abarttığımı düşünürsem mutlaka telafi ediyorum.

* Ne kadar ve hangi sporları yapıyorsunuz?

-Haftanın üç günü salona gidiyorum, arada pilates de yapıyorum. Bu dönem için biraz daha kardiyoya ağırlık verdik.

* Kişisel bakımınızda nelere özen gösterirsiniz?
-Su bazlı nemlendiriciler kullanıyorum. Haftada bir-iki kere peeling yapıyorum. Saçım için de argan yağı içeren bir ürün kullanıyorum.

* Dizide oynadığınız karakter tutkulu bir aşık. Siz nasıl bir aşıksınız?
-Irmak, biraz takıntılı bir aşık. Hatta onunki obsesyon haline geldi. Ben ise tutkulu bir insanım. Tüm duygularımı yüksek, dolu dolu yaşarım. İlişkilerde özgüvenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sonuçta insanların zaafları olabilir, bir sevgili olarak bunları anlayıp yardımcı olabilmeli.

Birbirinin eksiklerini tamamlayabilmek de önemli. Tolerans da hem kendime aşılamaya çalıştığım bir şey hem de karşımdakinden beklediğim bir şey. Birlikte olduğum kişinin küçük, saçma espriler karşısında bile olsa gülebilmesini isterim.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile