Is Dünyasindan Enflasyonla Mücadeleye Tam Destek

Manisa Ticaret ve Sanayi Odasi (Manisa TSO) Eylül ayi olagan meclis toplantisi Manisa TSO Hizmet Binasi’nda gerçeklestirildi.

Manisa Ticaret ve Sanayi Odasi Eylül ayi Meclis Toplantisi, Meclis Üyelerinin katilimiyla Manisa TSO Hizmet Binasi’nda gerçeklestirildi.

Manisa Ticaret ve Sanayi Odasi Meclis Baskan Yardimcisi Gencay Esendag baskanliginda gerçeklesen toplantida gündemdeki maddeler görüsülüp karara baglandi. Is dünyasinin kredilere ulasmadan çok zorluk çektiginin altini çizen Meclis Baskan Yardimcisi Gencay Esendag, “Is dünyasi olarak finansmana erismekte çok zorlaniyoruz. Enflasyonla mücadele için bu adimlar ne kadar gerekli ise bizim de üretimi devam ettirmemiz ve istihdami arttirmamiz için finansmana erismemiz gerek. Maalesef ki uzun süredir is dünyasi bu noktada sikinti çekiyor. Böyle bir tabloda da öngörülebilirlik zayifliyor, sürekli maliyet hesabi, risk hesabi yapmak zorunda kaliyoruz. Yüksek faizli olsa bile bankalar kredi verirken bin bir türlü bahaneler üretiyor. Yasanan sorunlarin neticesinde üretim, istihdam ve yatirim olumsuz etkileniyor” dedi.



“Iklim krizine odaklanmamiz lazim”

Toplantida söz alan Manisa Ticaret ve Sanayi Odasi Yönetim Kurulu Baskani Mehmet Yilmaz, “Oldukça sicak bir yazi, insallah geride birakiyoruz. Küresel iklim degisimlerinin artik çok yakin oldugunu, küresel isinmanin önümüzdeki en önemli dogal risklerden biri oldugunu tekrar ifade etmekte yarar var. Agustos ayi meclis toplantimizda da küresel isinma ve iklim krizlerinin önemini hatirlatarak hem ülke olarak hem de bir tarim sehri olarak her türlü stratejik planimiza bu gerçegi ekleyerek, önlemler almamiz gerektigini de hatirlatmak isterim.” diye konustu.



“Ihracatimizi çesitlendirmemiz gerekmekte”

Sözlerine ekonomik veriler ile devam eden Baskan Mehmet Yilmaz, “Hatirlanacagi üzere mart ayinda Ege Ihracatçi Birlikleri ve Ekonomi Gazetesi is birliginde, ‘Ege Ihracat Bulusmalarinin Yedincisi’ odamiz ev sahipliginde gerçeklesmisti. Dün ise ‘Dis Ticarette Yeni Ufuklar Bulusmasi’ basligi ile yeni bir toplantiya ev sahipligi yapmanin hep birlikte gururunu yasadik. Uzmanlarimiz, üyelerimize ülkemiz ve küresel ekonomi ile ilgili önemli bilgiler sundular. Özellikle dis ticaretin gelistirilmesi hususunda verimli sunumlar ve tartismalar oldu. Ekonomistler, is insanlari, akademisyenler ve birçok meslek grubundan misafirleri agirladik. Etkinlikte emegi geçen uzmanlarimiza, katilimcilara ve basin mensuplarina tesekkürlerimi sunarim. Degerli meclis üyelerimiz, dis ticaretten söz açilmis iken Manisa ile ilgili ilk sekiz ay ihracat verilerini de konustuk. Daha önce de ifade ettim; bu verilerin daha dikkatli hesaplanmasi ve analizine ihtiyaç duyulmakta. Bu ayri bir konu. Elimizdeki tim verilerine göre ihracatimiz ilk sekiz ayda geçen yilin ayni dönemine göre yüzde 9 artis kaydetmis. Dün toplantiya katilan bazi önemli firmalarimizin ifade ettikleri kendi artis oranlari ile hemen hemen ayni. Veriler dikkate alindiginda, Manisa son iki yilda 5 milyar dolarin üzerinde ihracati ile Istanbul, Kocaeli, Bursa, Izmir, Gaziantep ve Ankara’dan sonra, Türkiye’de yedinci siradadir. Bu sira küçük farklarla Sakarya ile aramizda degisebiliyor. 2023 yilinin ilk sekiz ayinda yani ocak-agustos arasi ihracatimiz, geçen yilin ayni dönemine göre yaklasik yüzde 9 artis saglamis, yaklasik 3 milyar 200 milyon dolar seviyesine ulasmistir. Bu ihracatin nerdeyse yarisi (yüzde 43) elektrik ve elektronik sektörü tarafindan gerçeklestirilmis. Sirasiyla yüzde 16’sini iklimlendirme, yüzde 13’ünü otomotiv endüstrisi gerçeklestirmis. Kuru meyve ve mamulleri, hububat-bakliyat, meyve ve sebze ile makina aksamlarinin her biri yaklasik yüzde 4 civarinda katki saglamis. Her zaman ifade ettigimiz gibi Manisa bir sanayi sehridir ve ayni zamanda bir tarim sehridir. Peki Manisa ihracatini hangi ülkelere yapiyor? en çok Almanya, Birlesik Krallik, Fransa, Italya, Ispanya ve Irak basi çekiyor. Sekiz aylik 3 milyar 200 milyon dolarlik ihracatimizin yüzde 16’sini Almanya’ya, yüzde 12’sini Birlesik Krallik’a, yüzde 10’unu Fransa’ya, yüzde 7’sini Italya ve yüzde 6’sini Ispanya’ya gerçeklestiriyoruz. Bu siralama genelde degismiyor. Ihracatimizda, Avrupa Ülkeleri önemli bir yere sahip. Ihracatimizin yüzde 60’tan fazlasi bu bölgeye gidiyor. Dünkü toplantida da ifade ettim. Kendi içimizdeki tartismalar bir yana Avrupa pazarinin korunmasina hatta arttirilmasina ihtiyaç bulunmaktadir. Dün yapilan sunumlarda da ifade edildi, bizim için bu kadar önemli olan Avrupa bölgesi, önümüzdeki dönemde bir ekonomik yavaslama ile yüz yüze. Basta Almanya olmak üzere bu yavaslamanin resesyona yani durgunluga ve negatif büyümeleri gidebilecegi konusuluyor. Bu nedenle her zaman ifade ettigimiz gibi ihracatimizi çesitlendirmemiz gerekmekte. Çok sayida ülkeye ihracatimiz var anacak miktar kazanç oranlarini biraz daha olumlu hale getirmemiz gerekiyor” dedi.



“Enflasyondan kurtulmamamiz lazim”

Sözlerinin son bölümde orta vadeli program ile ilgili konusan Baskan Mehmet Yilmaz sunlari söyledi:

“Son olarak açiklanan orta vadeli program ile konusmak isterim. Orta vadeli program ile üç yillik bir yol haritasi sunuldu. Buna göre ekonomik büyüme oranlari 2023 yili için yüzde 4,4 2024 yili için yüzde 4 ve 2025 yili için de yüzde 5 olarak tahmin edildi. Üç yillik programda, ortalama yüzde 4,5’lik büyüme beklenmekte. Bilindigi gibi enflasyon orani ise 2023 yilinda yüzde 65 ve gelecek yil için yüzde 33 olarak tahmin edilmekte. Nitekim tek haneli enflasyon (yüzde 8,5) 2026 yilinda hedeflenmekte. Dolar ise tahmini olarak bu yil ortalamasi 23,9 TL, 2024 yili ortalamasi yaklasik 37 TL ve 2025 yili ortalamasi ise yaklasik 48 TL hesaplandi. Bu sayilar bir yana, orta vadeli programda en önemli konu enflasyonu düsürmektir. Bu hepimiz için önemli. Çünkü biliyoruz ki enflasyon toplumda birçok kötülügün kaynagidir. Kurtulmamiz lazim. Merkez bankamizin son faiz arttirimlari da dikkate alindiginda, enflasyonun düsürülmesi için çok ciddi adimlar atilmakta. Bu adimlardan biri de anladigimiz kadariyla tüketim harcamalarinin azaltilmasidir. Artan faiz oranlari, kredi politikalari da bunu dogruluyor. Elbette biz enflasyon ile mücadelede atilacak her türlü adimi destekliyoruz ancak is insanlarinin fonlara erisimini zorlastiracak ve yapacaklari yatirimlari sekteye ugratacak politikalara dikkat etmek gerekiyor. Ben enflasyon ile mücadelede bu hususun dikkate alinarak ilerlenecegini düsünüyorum. Ve umuyorum ki bu mücadeleyi milletçe hep beraber en kisa zamanda basariya ulastiririz. Bu vesileyle orta vadeli programin ülkemize hayirli ve ugurlu olmasini diliyorum.”