İsmmmo'dan 'Hayatımız Sınav' Raporu

İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın (İSMMMO) "Hayatımız Sınav" raporuna göre 2010'da ÖSYM, MEB ve İçişleri Bakanlığı'nın yaptığı sınavlara 9

  İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası ' nın ( İSMMMO ) " Hayatımız Sınav " raporuna göre 2010 ' da ÖSYM , MEB ve İçişleri Bakanlığı ' nın yaptığı sınavlara 9 . 9 milyon adayın girmesi beklenirken , kurumların yaptığı özel mesleki sınavlar dışındaki 5 büyük sınavda ( YGS-LYS , KPSS , SBS , ehliyet , özel güvenlik sınavı ) dönen para en az 4 milyar TL ' yi bulacak .
Rapora göre , sadece Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi ' nin ( ÖSYM ) yapacağı sınavlara 5 milyon adayın girmesi beklenirken , Milli Eğitim Bakanlığı ' nın yapacağı sınavlara 4 . 7 milyon adayın gireceği tahmin ediliyor . İçişleri Bakanlığı ' nın yapacağı özel güvenlik sınavına ise bu yıl 200 bin kişinin gireceği öngörülüyor . Böylece 2010 yılında , Türkiye ' de yaşayan her 7 kişiden en az birinin sınava gireceğine kesin gözüyle bakılıyor . Sınavlara giren aday sayısı arttıkça Türkiye ' de sınav ekonomisi de büyüyor .
Sınav ekonomisini sürükleyen YGS-LYS ( ÖSS ) , KPSS , SBS , ehliyet , özel güvenlik sınavı için Türkiye ' de dönen paranın 4 milyar TL olduğu hesaplanıyor .
İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan , araştırmaya ilişkin değerlendirmesinde , Türkiye ' de sınavlar için önemli bir kaynağın sarf edildiğine dikkat çekti . Arıkan , " Eğitim sisteminin bunca sorunu varken , YGS ve SBS yarışında bu kadar çok kaynağın sarf edilmesi gerçekten üzücüdür . İlköğretimde 6 ' ıncı sınıftan itibaren öğrencilerin merkezi sınavla tanışıp , milyonlarca kişinin katıldığı yarışlara girmesi , hem aileleri hem de öğrencileri olumsuz etkilemektedir . Türkiye ' de başarıyı elde etmek bu kadar zor olmamalı "
değerlendirmesini yaptı . Eğitim sisteminin ihtiyaçlara uygun olarak planlanmasında büyük yarar olduğunu vurgulayan Arıkan , " Her ile üniversite sorunları çözmemiştir . Türkiye ' de mesleki ve teknik eğitime , kalifiye eleman yetiştirilmesine daha çok önem verilmelidir " diye konuştu . Bugün , pek çok bölümden dört yıllık fakülte bitirenlerin bile bu eğitimden sonra yıllarını yeni sınavlara hazırlanmakla geçirdiğini kaydeden Arıkan , şunları söyledi : " Ekonomisini hesaplarken her türlü sınavı işin içine katmak
üzere yola çıktık . Araştırmamızda mesleki kurumların özel sınavlarına yer vermek de istedik . Ancak bu çalışma yıllarımızı alır , yüzlerce sayfaya sığamazdı . Merkezi sınavlar , bu ekonominin sürükleyicisi durumundadır . Sınav ekonomisinin gerçek boyutunun daha da büyük olduğu unutulmamalıdır . Bir şeyi daha unutmamak gerekir ki ; her sınav , gençlerimizin , üretken beyinlerimizin , yaratıcı düşüncenin önünde büyük bir engeldir . Yeteneklerimizi sürekli ve sadece sınamak yerine geliştirmeye odaklanmalıyız . "
İSMMMO ' nun Milli Eğitim Bakanlığı , ÖSYM ilgili kurumların verileri , dershanelerin yetkilileri ve eğitimciler başta olmak üzere konuyla ilgili bütün kaynaklara başvurduğu " Hayatımız Sınav " araştırmasında ulaştığı bulgulara göre , en büyük beş sınav için harcanan para yılda 4 . 9 milyar TL ' yi buluyor . Türkiye ' de sınavların yükü Yüksek Öğretim Kurumları ' na bağlı olan ÖSYM ' nin omuzlarında . Kamuya alınacak personelden , üniversitelere gidecek öğrencilerin seçilmesine , tıpta uzmanlık sınavlarının yapılmasından
Türk Silahlı Kuvvetleri ' ne girişe kadar birçok farklı sınavı ÖSYM , merkezi sistemle yapıyor . ÖSYM ' nin 2008 ' de yaptığı 41 sınava , 4 milyon 844 bin 367 aday başvururken , 2009 yılında KPSS , ön lisans ve ortaöğretim sınavı yapılmadığı için 40 sınava başvuran aday sayısı 2 . 5 milyona düştü . Ancak bu yıl KPSS ön lisans ve ortaöğretim sınavının da yapılmasıyla birlikte 2010 ' da ÖSYM ' nin yapacağı 30 sınava yaklaşık 5 milyon adayın katılması bekleniyor .
Türkiye ' de sınava giren aday sayısı arttıkça , sınav ekonomisini sürükleyen ÖSYM ' nin gelir bütçesi de hep beklentilerinin üzerinde gerçekleşiyor . ÖSYM , 2006 ' da 232 milyon 452 bin 123 TL gelir elde etti . Bu , aslında planladığı gelirin 51 milyon 401 bin TL üzerinde bir rakamdı . 2007 ' de 163 milyon 710 bin TL gelir elde eden ÖSYM , yine beklentilerinin tam 21 milyon 87 bin TL üzerinde bir gelirle yılı kapattı . ÖSYM için 2008 yılı da gelir hedefinin üstüne çıkılan bir yıl oldu . Yılın başında 145 milyon 581 bin
TL gelir hedefli bir bütçe yapan ÖSYM ' nin yılsonunda gelirleri 245 milyon 266 bin TL olarak gerçekleşti . Bu gelirin 197 milyon 889 bini ise faaliyet gelirlerinden elde edildi . ÖSYM ' nin artan sınav yüküne bağlı olarak sınavlarda hizmet veren görevli sayısı da artıyor . KPSS ön lisans ve ortaöğretim sınavının yapıldığı yıllar olan 2006 ' da 700 bin 4 kişi sınavlarda görev alırken , ÖSYM ' nin yaptığı sınavlarda 2007 ' de 445 bin 852 kişi , 2008 yılında ise 808 bin 86 kişi görev yaptı .
Türkiye ' de sınav ekonomisinin lokomotifini üniversite giriş sınavları oluşturuyor . Üniversiteler , 1974 yılından itibaren ÖSYM ' nin yaptığı merkezi sınavla öğrenci alıyor . Son yıllarda ortalama 1 . 5 milyon aday , Öğrenci Seçme Sınavı ' na ( ÖSS ) giriyor . Her yıl bunun 750-800 bini lise son sınıf öğrencisi . 2009 yılında ÖSS ' ye başvuran 1 milyon 350 bin 124 adaydan 1 milyon 324 bin 197 ' si sınava girdi . Sınava giren adaylardan yüzde 92 , 89 ' unun sınavı geçerli sayıldı ve bu öğrenciler tercih yapma hakkı elde etti .

1 . 5 MİLYAR TL ' LİK ÖSS PASTASI
Rapora göre Türkiye ' de uzun yıllardır dershane sektörünü de ÖSS sınavı ayakta tutuyor . Türkiye ' de halen 4 bin 170 dershane faaliyet gösteriyor . İstanbul 657 dershaneyle ilk sırada , bunu Ankara ( 496 ) ve İzmir ( 187 ) izliyor . Türkiye ' de büyük şehirlerde dershaneye giden bir ÖSS öğrencisinin yılda ortalama 2 bin ila 4 bin TL arasında ücret ödemesi gerekiyor . Türkiye ' de ÖSS sınavına giren öğrencilerin üçte birinin dershaneye gittiği tahmin ediliyor . Yani 500 bin öğrencinin ortalama 3 bin TL ödediği
düşünülürse , dershanelerin yılda sırf üniversiteye hazırlıktan 1 . 5 milyar TL ciro yaptığı anlamına geliyor . Bu , ruhsatlı çalışan dershanelerin oluşturduğu sınav ekonomisinin bir boyutu . Bir de dershane ruhsatı alamadıkları için kayıt dışı çalışan kurumlar var . Kimi zaman etüt merkezi , kimi zaman test bürosu olarak kendilerini adlandıran bu butik dershanelerde 5 ila 8 ' li gruplar halinde öğrenciler sınava hazırlanıyor . Türkiye ' deki etüt merkezleri sayısının 6 bine ulaştığı , bunlardan bin
500 ' ünün de İstanbul ' da bulunduğu tahmin ediliyor . Burada da öğrencilerin bir yıllık program için bin-2 bin TL ödeme yaptığı biliniyor . Her etüt merkezinde 5 öğrencinin olduğu düşünülürse , 30 bin öğrencinin etüt merkezlerinde sınava hazırlandığı ortaya çıkıyor . Her öğrencinin ortalama bin 500 TL ücret ödedikleri düşünüldüğünde de , 45 milyon TL ' lik kayıt dışı üniversite sınavı ekonomisi ortaya çıkıyor .
Bütün bunları bir kenara bırakıp , çocuklarını özel dersle üniversiteye hazırlamayı tercih edenler de var . Bir öğrencinin en az 5 dersten ( matematik , geometri , fizik , kimya , Türkçe-edebiyat ) özel ders aldığı varsayıldığında ve bir saatlik özel ders ücretinin 100 TL olduğu kabul edilirse , bir ailenin haftada en az 500 TL ' yi gözden çıkarması şart . Üniversiteye hazırlık için 40 haftalık bir ders programının yeterli olduğu düşünüldüğünde , ailelerin bir öğrenci için 20 bin TL ödemesi gerekiyor . Raporda
görüşüne başvurulan eğitimcilere göre üniversiteye hazırlanan adayların yaklaşık yüzde biri ( 15 bin aday ) özel ders alıyor . Bu adaylardan her birinin toplamda 20 bin TL ödediği düşünülürse , 300 milyonluk bir özel ders faturası ortaya çıkıyor . Hiç dershaneye gitmese bile sınava giren bir öğrencinin en az 200 TL ' lik kitap ( 5 dersten konu anlatımlı ve soru bankası toplam 10 kitap ) aldığı düşünüldüğünde , dershaneye gitmeyen yaklaşık 1 milyon aday için de 200 milyon TL ' lik bir ekonomi ortaya çıkıyor .

2009-2010 eğitim öğretim yılından itibaren yeniden iki aşamalı üniversiteye giriş sınavına geçiliyor . Yeni sistemde ilk aşamanın adına Yükseköğretime Geçiş Sınavı ( YGS ) , ikinci aşamaya ise Lisans Yerleştirme Sınavı ( LYS ) deniliyor . Böylece artık ÖSS tarihe karışıyor . Sınavın ilk aşaması olan YGS , 11 Nisan ' da gerçekleştirilecek . Sınavın ikinci aşaması olan LYS ise dört oturum halinde gerçekleştirilecek . Bu sınavlar 19-20 Haziran ile 26-27 Haziran 2010 tarihlerinde yapılacak .
Artık devlet memuru olmanın yolu Kamu Personeli Seçme Sınavı ' nda ( KPSS ) başarılı olmaktan geçiyor . KPSS sınavı 2000 yılından beri gerçekleştiriliyor . KPSS , lisans mezunları için her yıl yapılırken , ön lisans ve ortaöğretim mezunları içinse iki yılda bir yapılıyor . 2010 yılında KPSS hem lisans hem de ön lisans ve ortaöğretim mezunları için yapılacak . KPSS sınavı 2010 yılında lisans mezunları için 10-11 Temmuz ' da yapılacak . Bu sınava yaklaşık 500 bin adayın katılması bekleniyor . 2009 yılında A grubu
kadrolar ve öğretmenlik için yapılan KPSS lisans sınavına 411 bin 36 aday başvurmuştu .
KPSS sınavı , ortaöğretim ve ön lisans mezunları içinse 26 Eylül günü gerçekleştirilecek . Ortaöğretim ve ön lisans sınavına 2010 ' da , geçmiş yıllardaki katılım sayıları da dikkate alındığında , 1 milyon 800 bin adayın katılması bekleniyor . 2006 yılında yapılan ön lisans ve ortaöğretim KPSS sınavına 1 milyon 662 bin 765 aday , 2008 ' de yapılana ise 1 milyon 857 bin 688 aday başvurmuştu . 2008 ' de bu adaylardan 1 milyon 748 bin 410 ' u genel yetenek sınavına girdi . Genellikle yüzde 4-6 ' lik bir fire ile adaylar
sınava katılıyor .
ÖSYM ' tarafından 81 il merkezi ve Lefkoşa ' da gerçekleştirilen KPSS sınavına katılan adayların bazıları da sınava artık dershaneler ve kurslar aracılığıyla hazırlanıyor . Türkiye ' deki sayıları 4 bin 170 ' i bulan özel dershaneler son yıllarda peş peşe KPSS kursu düzenleme izni almaya başladı . Halen 450 ' ye yakın özel dershane KPSS kursu düzenliyor . Elazığ ' dan Mersin ' e , İstanbul ' dan Uşak ' a kadar birçok ilde KPSS kursu düzenleyen dershane bulunuyor . Adayların ne kadarının kursa gittiğiyle ilgili net bir bilgi
yok ama her kursta 200 -300 aday olduğu düşünüldüğünde , adayların yüzde 5 ' inin kurslara gittiği ortaya çıkıyor . KPSS öğretmenlik sınavına girecek adaylar kursa gidip hazırlanmak isterlerse 260 saatlik bir kursun maliyeti 1 . 300 ila 1 . 500 TL arasında değişiyor . Yalnızca genel yetenek ve genel kültürden KPSS lisans sınavına hazırlanmak isteyen adayların , 240 saatlik bir kurs için en az 700 TL ' yi ceplerinden çıkarması gerekiyor . 500 saatlik KPSS ön lisans ve ortaöğretim kurslarının maliyeti ise ortalama 1 . 500
TL . Ortalama bin TL ' lik bir kurs maliyeti için 100 bin adayın 100 milyon TL ödediği ortaya çıkıyor . KPSS sınavına giren adaylar kimi zaman yalnızca kitaplardan sınava hazırlanmayı tercih ediyor . KPSS lisans sınavı için genel yetenek ve genel kültür kitap setinin ( 6 kitaplık ) ücreti 30 TL ' yi buluyor . CD ' leriyle birlikte bazı eğitim setlerinin ücreti 60 TL ' ye kadar çıkıyor .

ÖSYM ' NİN YÜKSEK KATILIMLI SINAVLARI
ÖSYM ' nin yaptığı sınavlar YGS-LYS ve KPSS ile sınırlı değil . ÖSYM her yıl 40 ' a yakın sınav gerçekleştiriyor . Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Girişi Sınavı ( ALES ) yılda iki kez gerçekleştiriliyor . İlkbahar ve sonbahar dönemlerindeki bu sınavlara ortalama 175 bin kişi katılırken , Dikey Geçiş Sınavı ' na ( DGS ) da 75 ile 85 bin üniversite öğrencisi giriyor . Üniversiteler Arası Kurul ( UDS ) Yabancı Dil Sınavı , Tıpta Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı , Polis Koleji sınavları da yüksek aday katılımıyla
gerçekleştirilen sınavlar arasında yer alıyor .
Türkiye ' de ÖSYM dışında Milli Eğitim Bakanlığı da merkezi katılımlı sınavlar gerçekleştiriyor . MEB ' in yaptığı en önemli sınavların başında Seviye Belirleme Sınavı ( SBS ) geliyor . Türkiye ' de her yıl 3 milyon ilköğretim öğrencisi ( 6 . , 7 . ve 8 ' inci sınıf öğrencileri ) SBS ' de ter döküyor . SBS sonuçları , ortaöğretim kurumlarına yerleştirmede kullanılıyor . Geçmişte uygulanan OKS sınavlarında sınava yalnızca 8 ' inci sınıf öğrencileri giriyordu . Oysa 2008 yılından itibaren yapılmaya başlanan SBS sınavına 6 . , 7 . ve
8 ' inci sınıf öğrencileri giriyor . Böylece öğrencilerin üç yılını etkileyen bir sınav sistemine geçildi . Bu da sınav ekonomisini büyüttü .
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Türkiye genelinde yapılan SBS ' ye 2009 yılında 6 . sınıftan 1 milyon 37 bin , 7 . sınıftan 1 milyon 53 bin , 8 . sınıftan 1 milyon 28 bin öğrenci katıldı . 2010 ' da da yaklaşık 3 milyon öğrencinin SBS ' ye girmesi bekleniyor . Bu yıl , ilköğretim 6 . sınıf öğrencileri için SBS , 12 Haziran ' da yapılacak . 7 . sınıf öğrencileri için 6 Haziran ' da ve 8 . sınıf öğrencileri içinse sınav , 5 Haziran ' da gerçekleştirilecek .
Aslında SBS ' ye girmek zorunlu değil ama öğrencilerin diploma notu ortalamasına etki ettiği için son yıllarda SBS ' ye giren öğrenci sayısı artıyor . Bu noktada rekabet arttıkça birbiri ardına SBS kursu veren dershaneler açılmaya başlandı . Halen SBS ' ye giren öğrencilerin ancak yüzde 40 ' ının dershanelere gittiği tahmin ediliyor . Bu da 800 bin öğrenci demek . Üniversiteye giren adayların 500 binin dershanelere gittiği düşünüldüğünde SBS sınavı pastasının büyüklüğü ortaya çıkıyor . SBS dershanelerinde yıllık
ücret 1 ila 2 bin TL arasında değişiyor . Bir öğrencinin ortalama 1 . 500 TL ' lik ücret ödediği düşünüldüğünde , 1 . 2 milyar TL ' lik bir sınav ekonomisi ortaya çıkıyor .
Türkiye ' de ÖSS , SBS , KPSS ' den sonra en çok aday , motorlu taşıt sürücü kursu sınavlarına giriyor . Türkiye ' de 1990-2008 yılları arasında her yıl ortalama 716 bin kişi sürücü belgesi aldı . 2007 yılında yaklaşık 837 bin , 2008 yılında ise 954 bin 832 kişiye sürücü belgesi verildi . 2009 yılında bu sayının 1 milyonu bulduğu belirtiliyor .
Türkiye ' de ehliyet almak isteyenlere yılda 6 kez sınav hakkı tanınıyor . İki ayda bir Motorlu Taşıt Sürücü Adayları Sınavı yapılıyor . Bu yıl ilk sınav 13 Şubat ' ta yapıldı . Motorlu Taşıt Sürücü Adayları Sınavı ' nı Milli Eğitim Bakanlığı yapıyor . Türkiye genelinde Aralık 2009 itibariyle 2 bin 946 sürücü kursu bulunuyor . Ehliyet almak isteyen adaylar bu kurslara gitmek zorunda . Özel Sürücü Kursları Konfederasyonu Başkanı Dursun Önal ' ın verdiği bilgiye göre , Türkiye ' de 2009 yılında 600 bin kişi sürücü
kurslarına eğitim almak için gitti . Sınava girmek isteyen her aday , motorlu taşıtlar sürücü kurslarında 35 saat trafik , 16 saat motor , 12 saat ilkyardım derslerine yani teorik derslere katılmak zorunda . Kamyon ve otobüs kullanmak için alınan E sınıfı ehliyetler için adaylar 20 saat motor dersi görüyor . Teorik derslerin yanı sıra direksiyon dersleri de veriliyor . B sınıfı ehliyetler için 20 saat , E sınıfları için 45 saat direksiyon dersi görmek zorunlu . Sürücü kurslarına giden adayların yüzde 85 ' i B sınıfı ,
yani otomobil kullanılması için gerekli olan ehliyeti alıyor .

" EHLİYET EKONOMİSİ " DİKKAT ÇEKİYOR
B sınıfı ehliyet için teorik ve direksiyon derslerinin ücreti 360 ile 450 TL arasında değişiyor . Ancak sürücü belgesi almak isteyen bir adayın cebinden ortalama bin lira ücret çıkıyor . Aday iki yazılı sınav için Milli Eğitim ' e 40 TL sınav harcı vermek zorunda . Ayrıca , direksiyon sınavına katılacak adayların da 40 TL harç ödemeleri gerekiyor .
Yazılı ve direksiyon sınavını kazanan adayların bu kez , ehliyetini almak için elini cebine atması gerekiyor . Türkiye ' de bu yılbaşı itibariyle B sınıfı ehliyet almak isteyen adayların ehliyet harcı ve ehliyet kartı için 300 TL ödemesi gerekiyor . ( Bu 300 TL ' nin 60 TL ' si ehliyet kartı için ödeniyor ) . Bu ücret , motosiklet kullanmak için gerekli olan H sınıfı ehliyette 150 TL ' ye , otobüs , kamyon gibi vasıtaları kullanmak için gerekli D , E , G sınıfı ehliyetlere ulaşmak içinse 450 TL ' ye çıkıyor . Sağlık raporu ( 20
TL ) , kitap ücreti ( 5 TL ) , Şoförler Cemiyeti Evrak masrafı için ( 2 TL ) , ulaşım , yiyecek-içecek gibi görünen ve görünmeyen masraflar eklendiğinde B sınıfı ehliyet almanın bir aday için maliyeti 800 ila bin TL arasında değişiyor . İlk kez sürücü kursuna gidip ehliyet alan 600 bin kişinin ortalama 800 TL masrafı olduğu düşünüldüğünde , bu 600 bin kişinin , ehliyet ekonomisine yaklaşık olarak 480 milyon TL ' lik bir katkıda bulunduğu ortaya çıkıyor . Daha önce kursa gidip de başarısız olan 400 bin kişi ise sadece harç
ve diğer masraflar olarak ( kişi başı 400 TL ) bu ekonomiye , yine yaklaşık olarak , 160 milyon TL ' lik bir katkı sağlıyor . Bütün bu hesaplamaların sonucu olarak ehliyet alan 1 milyon kişinin cebinden yılda 640 milyon TL çıkıyor .
Son yıllarda Motorlu Taşıtlar Sürücü Kursu ' na gidenlerin sayısını , " ilkokul mezunlarına ehliyet verilmemesi " söylentisi artırıyor . 2010 ' da bu değişiklik söylentisinin , ehliyet kursuna gidenlerin sayısını yüzde 10 artırması bekleniyor . Dolayısıyla bu yıl 700 bin adayın ehliyet almak için sürücü kurslarına gitmesi bekleniyor .
Türkiye ' de açık öğretim üniversitesi hariç , tüm açık öğretim kurumlarının sınavlarını Milli Eğitim Bakanlığı yapıyor . Açık öğretim kurumlarında iki dönemde iki sınav yapılıyor . Açık Öğretim Lisesi ' nde 2008-2009 1 . dönemde aktif olarak 323 bin 512 bin öğrenci eğitim gördü . Aynı dönemde kaydını donduran öğrenci sayısı 38 bin 365 olarak biliniyor . 2008-2009 eğitim öğretim yılında açık ilköğretim okulundaki aktif öğrenci sayısı 140 bin 412 . Bunların 78 bin 601 ' i kız öğrenciyken , 61 bin 811 ' i erkek öğrenci .
Açık ilköğretim okuluna 6 , 7 ve 8 ' inci sınıf öğrencileri gidiyor . Aynı dönemde kaydı dondurulmuş öğrenci sayısı ise toplamda 206 bin 63 ' ü buluyor . Mesleki açık öğretim lisesi öğrencilerinin sayısıysa 2009-2010 döneminde 164 bin 263 . Bunların 79 bin 160 ' ı erkek öğrencilerden , 85 bin 103 ' ü ise kız öğrencilerden oluşuyor . Aynı dönemde 15 bin 129 öğrencinin kaydı ise " donuk " durumda . Yani 600 bin öğrenci eğitim görüyor . Açık eğitim kurumlarında okuyacak öğrenciler başlangıçta kayıt için ve sonrasında da
her dönem kayıt yenilemek için ücret ödüyorlar . Ayrıca sınavlara katılırken de sınav harcı veriyorlar . 20 ila 60 TL arasında değişen bu ücretler karşılığında öğrenciye MEB tarafından ders kitabı da gönderiliyor .
Mesleki teknik açık ilköğretim okulu da Milli Eğitim Bakanlığı kontrolünde faaliyet gösteriyor . Bu okul , en az ilkokulu bitiren yurttaşlara uzaktan öğretim veya gerektiğinde yüz yüze eğitim programlarını uygulayarak meslek kazandırmayı amaçlıyor . Avrupa Birliği ' ne uyum sürecinde bazı mesleklerin sertifikalandırılması da bu okul tarafından yapılıyor . Mesleki teknik açık ilköğretim okulunda halen elektrik tesisatçılığı , internet tabanlı bilgisayar programcılığı ve emlakçılık sertifika programları devam
ediyor . Emlakçılık sertifika programları ; Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Teknolojileri Genel Müdürlüğü ile Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu işbirliğinde gerçekleştiriliyor . Yazılı sınavlar genelde yılda iki kez merkezi sistemle yapılıyor . Emlak danışmanlığı ve mortgage brokerlığı olmak üzere iki alt başlıkta gerçekleştirilen kurslara katılanlara , 6 haftada 120 saat eğitim veriliyor . Kursu tamamlayanlar sınavlara katılma hakkı kazanıyor . 2010 yılında iki program için 5 ' er sınavın yapılması planlanıyor . Emlak
danışmanlığı programı sınavlarına 2008 yılında 611 kursiyer başvururken , bunlardan 427 ' si sınavı kazandı . Mortgage danışmanlığı sınavına aynı yıl 619 kursiyer başvururken bunlardan da 460 ' ı sertifika almaya hak kazandı . Böylece bu sınavlara 2008 yılında bin 230 kursiyerin girdiği ortaya çıkıyor . Bu program da uzaktan eğitim modeliyle gerçekleştiriliyor . Ancak bu sınavlara katılıp sertifika almak için Tüm Emlak Müşavirleri Federasyonu ' nun ( TEMFED ) ilgili hesabına 300 TL yatırılıyor . Bunun 35 TL ' sini
federasyon MEB ' e sınav harcı olarak gönderiyor . Ayrıca TEMFED , kursa katılan adaylara CD ve kitaptan oluşan eğitim seti gönderiyor . Bir de siteden dersleri takip edebileceği bir şifre veriyor . Bu iki programa her yıl ortalama bin adayın başvurduğu düşünüldüğünde 300 bin TL ' lik sınav ekonomisi ortaya çıkıyor . Elektrik tesisatçılığı yetki belgesi programı sonunda düzenlenen sınavlara 2003-2008 yılları arasında toplam 657 kursiyer katıldı ve bunların tümü başarılı olarak sertifika aldı . Yalnızca 2008 yılında
bu programın sınavlarına katılıp başarılı olan kursiyer sayısı 72 oldu . Her yıl başarılı olanların sayısı 70 ila 100 kişi arasında değişiyor .
Sakarya Üniversitesi ile Milli Eğitim Bakanlığı ' nın işbirliğiyle düzenlenen bilgisayar sertifika programlarına kayıt olan kursiyer sayısı 2003-2008 yılları arasında bin 320 ' yi bulurken , bunların yalnızca 282 ' si başarılı olup sertifika aldı . Geçen yılları içinde kurslara katılanların sayısında ciddi bir azalma görülürken , programa 2008 yılında 59 kişi katıldı . Kurslara katılım en yüksek olduğu 2004 yılında katılımcı sayısı 397 ' yi bulmuştu .

ÖZEL GÜVENLİK SINAVLARINA İLGİ
Türkiye ' de son yıllarda yüz binlerin ilgi gösterdiği sınavlardan biri de özel güvenlik sertifikası sınavları . İçişleri Bakanlığı ' na bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü ' nün yaptığı sınavları kazananlar özel güvenlikçi olabiliyor . 2005-2009 yılları arasında Türkiye ' de 25 özel güvenlik sınavı gerçekleştirdi . 2010 yılında 6 özel güvenlik sınavının daha gerçekleştirilmesi bekleniyor . Türkiye ' de Emniyet Genel Müdürlüğü ' nden izin alan 604 özel güvenlik eğitim kurumu bulunuyor . Özel güvenlik sınavına girmek için önce
bu kurumlarda eğitim almak gerekiyor . Adaylara 120 saat ders veriliyor . 90 saat müfredat , 30 saat silah eğitimi yapılıyor . Lise mezunu olmayanlar , silah kullanamıyor .
2009 yılı rakamları henüz açıklanmasa da , 2008 sonuna kadar yapılan özel güvenlik temel eğitim sınavlarına 689 bin 861 kişi girerken bunların yüzde 68 , 05 ' i yani 469 bin 440 ' ı başarılı oldu . 2007 yılı sonunda ise tüm özel güvenlik sınavlarına katılanların sayısının 523 bin 434 olduğu düşünüldüğünde bir yılda özel güvenlikçi sınavına 166 bin 427 kişinin ek talebi olduğu ortaya çıkıyor . Türkiye ' de yılda 100 bin gencin özel güvenlikçi olmak için ilk kez kursa gidip sınava girdiği tahmin ediliyor .
Özel Güvenlik Yasası ' na göre , özel güvenlik kimlik belgesi olanların 5 yılda bir kursa gidip , ardından da sınava girerek bu kimlik belgelerini yenilemeleri gerekiyor . 2005 yılında ilk özel güvenlik sınavı yapıld5ığı için bu yıl ilk kez yenileme sınavı yapılacak . Yenileme sınavlarına 100 ila 120 bin kişinin girmesi bekleniyor . İlk kez temel eğitim alıp sınava gireceklerin sayısının da 80 ila 100 bin kişi olduğu düşünüldüğünde , bu yıl özel güvenlik eğitim kurumlarının 200 bin kişiye eğitim vermesi
bekleniyor .
İlk kez temel eğitim alacak olan bir adayın cebinden , dershane parası , maliye harcı , sağlık raporu giderleri ve sınav harcı olarak yaklaşık 750 ila 800 TL para çıkıyor . 100 bin adayın ilk kez temel eğitim sınavına gireceği düşünülürse 80 milyon TL ' lik bir ekonomi ortaya çıkıyor . Yenileme eğitimi alıp sınava girecek adayların ise kişi başı 300 TL masrafı oluyor . 100 bin adayın bu parayı ödediği varsayıldığında ise 30 milyon TL ' lık bir sınav ekonomisi oluşuyor . Yani 2010 yılında özel güvenlik sınavları
kapsamında 110 milyon TL ' lik bir ekonominin oluşacağı hesaplanıyor . Özel güvenlik eğitimi alıp sınavlara giremeyen bir adayın dört kez sınava girme hakkı var . Bu dört hakkında da başarısız olan adayın tekrar kurs ücretini ödeyerek kursa gitmesi gerekiyor .
( SB-SB-E )




Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile