İllerdeki ekonomik durumun yerinde incelenmesi, tarihi kültürel zenginliklerin görülmesi ve odalar arası işbirliğinin güçlendirilmesi amacıyla Rize'yi ziyaret eden İSO üyeleri, Rize Ticaret ve Sanayi Odası (RTSO) tarafından tertiplenen toplantıda bir araya geldi.
RTSO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Ofluoğlu, İstanbul'dan gelen üyeleri Rize'de ağırlamaktan dolayı büyük bir memnuniyet duyduklarını söyledi. Toplantıda söz alan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Küçük, İSO olarak her yıl İstanbul dışındaki illere çeşitli ziyaretlerde bulunduklarını ve bu ziyaretlerin kendilerine büyük yararlar sağladığını ifade etti.
Küçük, 2010 yılı ziyaretleri kapsamında Trabzon ve Rize'yi ziyaret ettiklerini, ziyaretlerine Batum gezisiyle devam edeceklerini söyledi. Küçük, "Doğu Karadeniz Bölgesi, cennet gibi güzelliklere sahip doğallığıyla gerçekten alternatif ve eko turizm açılarından büyük potansiyele sahip bir bölgemiz. Ama maalesef çeşitli nedenlerden dolayı maalesef kalkınma düzeyini yakalayamamış bir bölge olduğunu da söylemek isterim. Rize, büyük potansiyele sahip olmasına rağmen ülkemizin en fazla göç veren biri. İstanbul'da yaşayan Rizelilerin sayısı Rize'de yaşayanlardan daha fazladır. Bölgesel ekonomi yeterince gelişemediği ve iş imkanları sınırlı olduğu için göç kaçınılmaz oluyor. Ama bu göçler neticesinde Rize, iki Başbakan çıkararak Türk siyasi hayatına önemli izler bırakmış bir ilimizdir." dedi.
Doğu Karadeniz'de coğrafi şartlardan dolayı tarıma uygun arazi bulmanın zor olduğunu dile getiren Küçük, "Rize'de tarım için şartlar zor ama çay ve fındık gibi iki temel ürünü var. Odamızın her yıl yayımladığı 'İSO 500 Büyük Sanayi Kuruluşu' listesinde 2009 yılında Rize'yi temsil eden ÇAYKUR 32. sırada yer almıştı. Tabii tek bir tesis sorunları çözmeye yetmiyor. Ama her yerde sanayi olacak diye de bir şart yok. Sanayiye uygun olmayan bir bölgede sanayi geliştirmeye çalışmak verimsiz sonuçlara neden olabilir." diye konuştu.
Bir bölgede öne çıkan en değerli özellikleri geliştirmenin önemli olduğuna dikkat çeken Küçük, şöyle dedi; Yeşilin her tonunu barındıran doğası, bitki örtüsü, denizi, yaylaları ile Trabzon ve Rize başta olmak üzere Doğu Karadeniz Bölgesi, zengin bir turizm potansiyelini barındırıyor. Turizm bölge için önemli yatırımların yapılması fırsatını doğuruyor. Bölgede yetişen bal, çay, fındık, tütün, kivi gibi yerel ürünlerin gıda sanayini geliştirebilmek açısından çok önemli olduğunu söylemeliyiz. Yerel ürünler üzerine kurulacak sanayi, Rize'nin ekonomisine ve rekabet gücüne büyük katkı yapacaktır. Dünyada ekolojik ürünlere ilgi giderek artıyor ve kirlenmemiş doğası ile Karadenize bu alanda önemli atılımlar yapılabilir."
İLİN EN ÖNEMLİ LOKOMOTİF KURULUŞU ÇAYKUR
ÇAYKUR Genel Müdürü Ekrem Yüce ise yaptığı konuşmada, Rize ile Çayın ayrılmaz bir ikili olduğunu, ÇAYKUR'un ise çay sektörü ve bölge insanı açısından önemli bir lokomotif kuruluş olduğunu söyledi.
İSO üyelerine Rize çayı hakkında bilgiler sunan Yüce, "Çay tarımı, Ordudan Sarp Sınır kapısına kadar olan bölgede 400 kilometrelik bir alanda yapılıyor. Toplamda 767 bin dekar arazide yapılan çay tarımı, 202 binden fazla üreticiyi ve bölgede yaşayan 1 milyondan fazla insanın geçimini ilgilendirmektedir." dedi.
Bir devlet kuruluşu olan ÇAYKUR'un, bölge ve çay üreticisi açısından önemine değinen Yüce, şunları kaydetti: "ÇAYKUR, 51 fabrikası ve 20 binden fazla çalışanıyla bölge ve ülke ekonomisine katkı yapmaktadır. Rize'de tarım alanlarının yüzde 95'i çaydır. Dünyadaki hiçbir ülkede, hiçbir şehirde Rize gibi tarım alanlarının bir ürüne dayalı olduğu başka bir yer yoktur. Ülkemiz dünyada en fazla çay üreten 5'inci ülke, en fazla çay tüketen 4'üncü ülke konumundadır. Ülkemizde, yıllık bir vatandaşımız 3 kilogram çay içmektedir. 767 bin dekarlık alandaki topraklarımızda bugüne kadar hiçbir toprak hastalığıyla karşılaşmadık. Hiçbir çayımızda bitki hastalığı görülmemiştir. Bu yüzden çayımız kimyasal içermeyen organik, doğal ve sağlıklı bir şekilde tüketilebilecek vasıflara sahip bir çaydır."
Genel Müdür Yüce, ayrıca ÇAYKUR olarak yaptıkları çalışmalar kapsamında, ülkeye kaçak yollarla giren çayların önüne geçebilmek adına kaçak çaya duyarlı 'Çaykotik' ismi verdikleri köpekleri devreye sokacaklarını bildirdi.
"ÇAY TEK BAŞINA RİZEYİ KALKINDIRMAZ"
İSO Meclis Başkanı Erdal Bahçıvan da Çayın Rize'deki ekonomi açısından büyük bir pasta payına sahip olduğunu, ancak, çayın tek başına Rize'yi kalkındıramayacağını, çaya alternatif ürünlerin bölgede devreye sokulması gerektiğini söyledi.
Rize'nin önemli zenginlik kaynaklarından bir bölümünü tarım ürünlerinin oluşturduğuna dikkat çeken Bahçıvan, "Modern usullerle yapılan tarım son zamanlarda dünya ölçeğinde yeni zenginlik kaynağı haline gelirken geleneksel usullerle yapılan tarım, sefaletin temel nedeni olarak görülüyor. Çay Rize, bölge ve ülke ekonomisi için büyük önem arz ediyor. Ama çay tek başına Rize'yi kalkındıramaz. Katma değeri yüksek alternatif tarım ürünlerinin bu coğrafyada gelişmesi bir zorunluluk haline gelmiş durumdadır. Turizm, bu coğrafya için çok büyük bir kaynak. Yeni bir turizm türü olan yayla turizmi de ihmal edilmemesi gereken bir kaynaktır." dedi.
Küresel kriz nedeniyle ekonomik kaynakların ve fırsatların dünya ölçeğinde giderek daraldığı bir dönemde olduklarını ifade eden Bahçıvan, şöyle konuştu: "İş dünyasının mensupları olarak bu zorlu zamanda her zamankinden daha çok işbirliği yapmalıyız. İçinde bulunduğumuz şartlar, kısa vadeli, dar yerel çıkarlara odaklanmak yerine uzun vadeli ortak çıkarlar etrafında kenetlenmemizi gerektiriyor. Bunu yaptığımız takdirde ekonomik olarak zenginlik üretmekten kaynaklanan gücümüzün ortak sorunlarını çok daha kolay çözdüğüne tanık olacaksınız. Dün Trabzon'da iş dünyasında faaliyet gösteren arkadaşlarımıza 'Bir elin nesi var, iki elin sesi var' atasözünün günümüz rekabetçi dünyasında ne kadar derin bir anlam ifade ettiğini belirttim. Bu günün zorlu ekonomik dünyasında dayanışma için çok sebebimiz, ayrışmak için gerçekçi hiçbir sebebimizin olmadığını bilgilerinize sunuyorum."
Üyeler, toplantının ardından ÇAYKUR Genel Müdürü eşliğinde ÇAYKUR'a ait çay tesislerini gezdi.