İsrail Hükümeti Yasalara Aykırı Hareket Ederek Türk Şirketine Vergi Cezası Kesti

İsrail Hükümeti Yasalara Aykırı Hareket Ederek Türk Şirketine Vergi Cezası Kesti

İsrail hükümeti tarafından kendi yasalarına aykırı hareket ederek ünlü Türk İnşaat firmasına kesilen vergi cezasına İnşaat şirketi sahibi Ahmet Reyiz Yılmaz’dan sert tepki geldi. Yılmaz, yaptığı açıklamada, "İsrail hükümeti kendi beyanına sadakat göstersin" dedi.

İsrail’de faaliyet gösteren ünlü Türk inşaat firması kendisine kesilen yüksek vergi cezasına tepkili. Cezanın hukuksuz olduğunu belirten inşaat firması sahibi Ahmet Reyiz Yılmaz, bir açıklama yaparak duruma tepki gösterdi. Yılmaz, "Bu şirket İsrail’de 23 yıl boyunca 40 binden fazla Türk vatandaşına iş sağladı. Hukuk bizim için her zaman önde oldu. İsrail yasalarına saygılı hareket etme konusunda biz hiçbir zaman hataya düşmedik. Fakat gelinen nokta da İsrail Devleti kendi yasalarına aykırı faaliyet içine girmiştir. İsrail hükumeti kendi hukuki beyanını bugün inkar etmektedir. Bu durum ne devlette devamlılık ne de devlet ciddiyeti ile örtüşmez" dedi.

Konuyla ilgili üç gerekçe olduğunu söyleyen Ahmet Reyiz Yılmaz, "Burada üç gerekçe var. Öncelikle İsrail Hükümeti’nin beyan ve kararları var 2004 yılında ve 2005 yılında İsrail yüksek mahkemesi huzurunda tutanak altına alınmış. Bu beyana göre Türk şirketi bugün kendisinden istenen yüzde 8 oranındaki bu hukuksuz vergi talebinden muaftır. İkinci husus bu işçiler bu tarihlerde İsrail Devleti’nin talebi üzerine orada özel izin kapsamında istihdam edildiler. Kısaca İsrail Devleti bir borcu öderken ilave bir vergi Türk şirketinden talep edemez. O zaman ödenen borç ödenmemiş hale gelir. 12 yıl boyunca da böyle bir talep doğmamıştır zaten.

Üçüncü husus ise iki ülke arasında var olan 1999 tarihli çifte vergi önleme anlaşmasıdır. Buna göre de İsrail devleti kendi vatandaşını gerekçe ederek almadığı bir vergiyi Türk Devletinin vatandaşında ya da şirketinden talep edemez" diye konuştu.

Yılmaz ayrıca, İsrail Hükümeti’nin bu durumda Türk şirketi aleyhine açılan davayı izahla sorumlu olduğunu belirterek, "İsrail hükümeti bu durumda Türk şirketi aleyhine açılan bu davayı izahla sorumludur. Ben devletim yaptım oldu. Ne Türklerle yapılan Savunma Sözleşmesi’ne Türklerle yapılan vergi sözleşmesini de 12 yıl önce kendi hükümetim olarak aldığım kararı veya mahkeme huzurunda tescillenmiş bir kararı tanımam canım istediğinde devlet olma gücünü kullanır ve istediğimi yaparım diyorsa bu başka bir konudur" ifadelerini kullandı.

Türkiye’de tanınan isimlerden olan şirket sahibi Ahmet Reyiz Yılmaz, "Bizim talebimiz açık ve nettir. İsrail Hükümeti devlette devamlılık esasına göre 2005 yılında İsrail yüksek mahkemesi huzurunda tutanak altına alınmış olan kendi beyanına sadakat göstersin. Uluslararası sözleşmeler olan Türk Devleti ile yapılmış savunma sözleşmeleri Offset ve Türk maliyesi ile imzaladığı 1999 tarihli çifte vergi ve ayrımcılığı önleme anlaşmalarına bağlılık göstermesidir" şeklinde konuştu.

Konunun geçmişi:

İsrail Devleti ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti Savunma Bakanlığı arasında 2003 yılında M60 Tank Modernizasyonu Projesi kapsamında bir askeri anlaşma imzalanmıştır.

680 Milyon dolar tutarlı bu anlaşma gereği Türkiye den yüklü miktarda döviz çıkışı olacağı için iki ülke arasında döviz dengesini korumak ve Türk ekonomisinin bu döviz çıkışından etkilenmemesi için İsrail tarafının dövizi geri ödeme kapsamında aynı tarihte ticari karşılığı doldurma anlaşması olan Offset sözleşmesi imzalanmıştır. (Offset/ Ticari karşılığı doldurma) Bu anlaşmaya göre İsrail de faaliyeti olan Türk şirketi İsrail de projelerinde Türk işçi istihdam edecek ve böylece döviz gelirleri Türkiye ye transfer edilecekti. Aynı tarihte İsrail devleti bir karar alarak İsrail’de yabancı işçi çalıştırılmasını engellemek için kendi iş gücünü işe sokabilmek adına caydırıcı bir vergi çıkartmıştır.

Türk şirketi bu verginin kendilerini kapsamadığını beyanla İsrail hükümetine 2004 yılında başvurmuş ve şirket İsrail devleti tarafından zorunlu davet edildiği ve İsrail borçlarının ödenmesi amacı ile Türk işçi istihdam ettiği için bu vergiden haklı olarak muaf tutuldu.

2004 yılında şirketin bu muafiyeti İsrail de dava konusu edildi ve Türk şirketine imtiyaz tanındığı gerekçesi ile dava açıldı. Dava da sadece Türk şirketi değil bu kararı alan İsrail Devleti ve İsrail Savunma Bakanlığı ile diğer ilgili bakanlıklarda dava edildi.2005 tarihli duruşma da ise İsrail Devleti Türk şirketini savunmak için mahkeme de bu muafiyetin Devlet kararı olduğunu mahkemeye izah etmiş ve şirketin muafiyeti bir kez de yüksek mahkeme huzurunda tutanak altına alındı.Aradan geçen 12 yıl boyunca şirketten bu ayrımcılık içeren vergi istenmedi. Fakat İsrail hükumeti şimdi kendisinin 2005 tarihinde aldığı karar ve yüksek mahkeme huzurunda verdiği beyanı inkar eder duruma düşerek şirketten geçen 12 yıl için yaklaşık 40 milyon dolar üzerinde bir vergi talep etmektedir.

Bu durum Türk Maliye Bakanlığı tarafından İsrail tarafına iki gerekçe ile bildirilip Türk şirketinden böyle bir verginin alınamayacağı beyan edildi.

Maliye Bakanlığı öncelikle şirketin İsrail Devleti tarafından Türk işçi istihdamı talebine bağlı bir işlem yaptığı bu nedenle İsrail de 2003 yılında yabancı işçiyi engelleme yasası kapsamında çıkan ağırlaştırıcı hiçbir verginin Türk şirketinden talep edilemeyeceğini bununla beraber 1999 yılında İsrail ve Türkiye arasında imzalanan ÇVÖ Çifte vergi önleme anlaşması kapsamında İsrail vatandaşlarından alınmayan bir verginin Türk vatandaşlarından da alınamayacağını bu durumun iki ülke arasındaki anlaşmalara aykırı olduğunu İsrail tarafına bildirdi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile