Libya'da rüşvet kozu tutmadı

Dünya, Albay Muammer Kaddafi sonrası Libya'yı şimdiden masaya yatırırken ABD ve Avrupa Birliği'nin açık destek verdiği isyancıların ise başkent Trablus'a doğru yürüyüşü hızlanarak sürüyor. Daha önce Trablus'un 50 kilometre batısındaki petrol zengini Zaviye kentini ele geçiren isyancılar, dün de başkentin 200 kilomette doğusundaki ülkenin üçüncü büyük kenti Misrata'da tam hakimiyet sağladı. Kentin en stratejik stratejik noktası olan havaalanını zapteden isyancılar, Kaddafi yandaşlarının kenti geri almak için başlattıkları saldırıları püskürtürken, bir de uçak düşürdü. Libya Gençlik Hareketi tarafından yapılan açıklamada, yerel bir radyo istasyonunu vurmaya çalışırken düşürülen uçağın mürettebatının da ele geçirildiği belirtildi. Kaddafi'ye bağlı uçaklar Adcebiye ve Recme kentlerindeki mühimmat depolarını bombalarken Libya lideri bir yandan da Dış İstihbarat Servisi Başkanı- Buzaid Dorda'yı ülkenin doğusunun kontrolünü elinde tutan isyancılarla görüşmek üzere temsilci olarak atadı. Birleşmiş Milletler'in (BM) ambargo kararına, Avrupa Birliği ve ABD'nin "istifa et" çağrılarına ve aldıkları yaptırım kararlarına direnen Mumammer Kaddafi, başkent Trablus'un kontrolünü halen elinde tutuyor. İsviçre'nin Cenevre kentinde dün bir araya gelen BM İnsan Hakları Konseyi, sivilllere yönelik şiddeti kınarken Uluslararası Ceza Mahkemesi de Libya'da işlenen insanlık suçlarına dair ön soruşturma kararı aldı. Ülkedeki çalışan yabancılar ise süratle ülkeden ayrılmaya çalışıyor.

RÜŞVET KOZU TUTMADI

Kaddafi yönetimi halkın desteğini elde etmek için kesenin ağzını da açtı. Bankalar, her aileye 400 dolar dağıtıyor. Libya lideri Kaddafi ayrıca, ev sahibi olmalari için Libyalılara faizsiz kredi olarak 49 bin dolar da dağıtmayı planlıyor. Ancak tüm bu çabalara rağmen başkent Trablus'a korku hakim. İşyerleri ve dükkanların büyük bölümü kapalı. Trablus'ta temel gıda maddelerinin fiyatının hızla fırladığı, ekmek fırınlarının önünde uzun kuyrukların oluştuğu bildiriliyor. Trablus sakinleri, başlıca gıda maddelerinden olan pirinçte fiyatın kriz döneminde yüzde 500 arttığını, 5 kilogram pirincin 40 dolara (65 TL) satılmaya başlandığını belirtti. Zor günler yaşayan başkent Tdablus sakinleri, ekmek fırınlarının her aile için sadece beş ekmek sattığını da kaydetti. Bu arada Trublusluların, Kaddafi yandaşı güvenlik güçlerinin kent çevresinde kontroller yapması nedeniyle evlerinde kalmayı tercih ettiği bildirildi. Muhaliflerin kontrolünde olan doğu bölgesindeyse gıda ve ilaç kıtlığının yaşanbileceği belirtildi. Uzmanlar, iki hafta ya da en fazla üç haftaya kadar ciddi bir gıda, içecek, ilaç ve tıbbi malzeme sıkıntısına gireceklerini kaydederek, dışardan yardıma ihtiyaçları olduğunu söyledi. Libya'nın doğusundaki ülkenin ikinci büyük kenti Bingazi sakinleriyse, bir haftadır isyancıların elinde olan kentte bazı dükkanlar ve fabrikaların hala kapalı olduğunu, karışıklık nedeniyle ithal malların yanı sıra yerel üreticilerden taze gıda maddesi de gelmediğine dikkat çekti. Öte yandan Fransa Başbakanı François Fillon, göstericilerin kontrolündeki Bingazi kentine " iki uçak dolusu tıbbi malzeme ve doktor'' gönderecekleri açıklamasında bulundu.

SIRP TV'SİNE KONUŞTU

Libya lideri Muammer Kaddafi, Belgrad'dan yayın yapan Sırp Pink TV'sine dün telefonla verdiği demeçte, "Ülkemizdeki kargaşadan El Kaide ile yabancılar sorumlu" dedi. Öte yandan, Kaddafi'nin Ukraynalı hemşiresi Galina Kolotnitska'nın Kiev yakınlarındaki evinin önünde kamp kuran gazetecilere hiç demeç vermemesi dikkat çekiyor.

İNGİLTERE VE KANADA Kaddafi.html">KADDAFİ'NİN MAL VARLIĞINI DONDURDU

İngiltere ve Kanada, Libya lideri Muammer Kaddafi ile ailesinin mal varlığını dondurdu ve Kaddafi'yi istifaya davet etti. İngiliz basını Kaddafi'nin İngiltere'de nakit 20 milyar sterlini (yaklaşık 52 milyar lira) bulunduğu ve Londra'da değeri 10 milyon sterlini (26 milyon lira) bulan bir evi olduğunu yazdı.

BLAIR: Kaddafi.html">KADDAFİ İSTİFA ÇAĞRIMI İKİ KEZ REDDETTİ

İngiltere eski Başbakanı Tony Blair, Libya lideri Kaddafi'yi arayarak, görevi bırakması ve geçici hükümet kurmasını istediğini söyledi. The Times of London gazetesine konuşan Blair, Kaddafi ile iki kez konuştuğunu, fakat bu çağrılarını Libya liderinin reddettiğini dile getirdi. Başbakanlıktan ayrıldıktan sonra Ortadoğu Barış Dörtlüsü'nün temsilcisi olan Blair, 2004'te Libya'ya uygulanmakta olan uluslararası tecridin sona ermesine neden olan kararı almaktan pişman olmadığını da vurguladı.