Bir göçmen işçi kadının açlık, susuzluk ve aşırı sıcaklar nedeniyle Muzafferpur kentindeki tren istasyonunda hayatını kaybetmesi ve bundan habersiz iki yaşındaki küçük çocuğun da annesini uyandırmaya çalışırken çekilen trajik görüntüsü izleyenleri yasa boğdu.
Scroll.in internet sitesindeki habere göre, yasağın ilk başladığı günden bu yana evlerine dönebilmek için defalarca yetkililere çağrıda bulunan göçmen işçiler, hükümetin geç harekete geçmesi üzerine evlerine ve ailelerine ulaşabilmek için yüzlerce kilometrelik yolları eşleri ve çocuklarıyla yürüyerek, bisiklet sürerek veya otostop çekerek kat etmek zorunda kaldı.
SaveLife Foundation adlı sivil toplum kuruluşuna göre 25 Mart ile 26 Mayıs arasında bu yolculuklarda yaklaşık 200 göçmen işçi trafik kazalarında can verdi. Çok sayıda göçmen işçi ise açlık, yorgunluk, intihar ve polis şiddeti gibi sebeplerle yaşamını yitirdi.
Hükümetin, yasağın ilan edildiği 24 Mart'ta milyonlarca göçmen işçinin eve dönüşüyle ilgili herhangi bir plan hazırlamaması ise bu kişilerin trajedisini daha da artırdı.
Günlük yevmiye ile geçimlerini sağlayan göçmen işçilerin haftalar boyunca çalışmaması, parasızlık ve açlıkla sonuçlandı.
Kendileriyle ilgili düzenlemelerin yapılmasını talep eden binlerce göçmen işçi ülkenin çeşitli eyaletlerinde çok sayıda gösteri düzenledi. Gucerat eyaletindeki gösterilerde polisle çatışan yüzlerce kişi gözaltına alındı.
'Trajedi ve utanç'
Göçmen işçilerin yollara düştüğü 25 Mart'tan bu yana ülke basınında hemen her gün bu kişilerin yaşadığı trajedilerle ilgili çok sayıda haber yapıldı.
İşçilerin birer birer yollarda can vermesi ülkede hükümete yönelik tepkileri artırıyor.
NDTV kanalındaki habere göre, 26 Mayıs'ta Bihar eyaletinde bir çocuğun, açlık ve susuzluğa yenik düşerek hayatını kaybeden işçi annesinin cesediyle oynaması ülke basınında geniş yer buldu. Hayatını kaybeden Arbina Hatun isimli anne 23 yaşındaydı. Oğluyla beraber Gucarat eyaletinin Ahmedabad kentinden hareketle Kaithar kentindeki kız kardeşine gidiyordu.
Sosyal medyada binlerce kişi, hükümeti, göçmen işçilerin evlerine ulaşma çabasına uygun çözüm bulmadığı için eleştirdi.
'The Indian Express' gazetesi, 17 Mayıs'ta 26 göçmen işçinin hayatını kaybettiği kaza için ön sayfada 'trajedi ve utanç' başlığını kullanmıştı.
Muhalefetten tepki
Muhalefetteki partiler, hükümete, konuyla ilgili acil düzenlemeler yapılması çağrısında bulundu. Hindistan Ulusal Kongresi (INC) Başkanı Sonia Gandi, ülkenin bağımsızlığından bu yana ilk kez böyle acı bir tablo ile karşı karşıya olduğunu belirtti.
Gandi, 100 binlerce işçinin herhangi bir sağlık veya ulaşım imkanı olmadan yalın ayak şekilde binlerce kilometre yol yürümeye zorlandığını kaydetti. INC'nin eski Başkanı Rahul Gandi ise hükümete yaptığı çağrıda, yollardaki işçiler için ulaşım imkanlarının seferber edilmesini talep etti.
Hükümet geç müdahale etti
Hükümetin 26 Mart'ta açıkladığı 22 milyar dolarlık ekonomik yardım paketinden milyonlarca göçmen işçi, gerekli karnelere sahip olmadığı için yararlanamıyordu.
Yasağın 50'nci gününde hükümet, göçmen işçilere herhangi bir karneye ihtiyaç duyulmadan yardım yapılacağını açıkladı. Hükümet, 1 Mayıs'ta göçmen işçilerin evlerine dönebilmesi için tren seferleri düzenleneceğini duyururken, hizmetin ücretli olması tartışmalara yol açtı.
Tepkiler üzerine yönetim işçilerin tren ücretlerinin yüzde 85'inin merkez tarafından ödeneceğini kaydederken, muhalefetteki INC ise bu durumun gerçeği yansıtmadığını belirtiyor. Göçmen işçilerin evlerine varabilmesi için düzenlenen tren ve otobüs seferlerinin koordinasyonunun eyaletlere bırakılması da kaosa sebep oldu.
Eyaletler arasında yaşanan iletişim kopukluğu, işçilerin bekleme süresini daha da artırdı. Bu duruma ilişkin merkezi yönetim tarafından sağlanan genel koordinasyon ise sokağa çıkma yasağının 53'üncü günü olan 16 Mayıs'ta (Ulusal Göçmen Bilgi Sistemi - NMIS) düzenlendi.
Göçmen işçilerin trenlerle seyahati de birçok zorlukla karşılaşılmasına yol açtı. Çok sayıda göçmen işçi, bu yolculuklarda kendilerine gıda verilmediğini bildirdi.
Bu yolculuklar sırasında tren istasyonları ve tuvaletlerinde hayatını kaybeden kişiler oldu. Goa'dan Manipur'a normal şartlarda 61 saatte gitmesi planlanan tren, 58 saatlik gecikmeyle 119 saatte varmış, yiyeceğin sağlanmaması ve sağlık önlemlerinin yetersiz olması tepkilere yol açmıştı.
Jawaharlal Nehru Üniversitesinden araştırmacılar, ülkede eyaletler arası hareket eden 65 milyonun üzerinde göçmen işçi bulunduğunu belirtiyor. Hindustan Times'ın haberine göre, yasakların başladığı günden 27 Mayıs'a kadar yaklaşık 5 milyon göçmen işçi trenlerle evlerine taşındı.
Uzmanlar, ülkede devam eden bu insani trajedinin yakın zamanda çözüme kavuşturulamayacağını belirtiyor.
İzleyenleri yasa boğan görüntü!
Hindistan'da koronavirüs salgınının yayılmasını önlemek amacıyla 25 Mart'ta uygulanmaya başlanan sokağa çıkma yasağı nedeniyle ülkenin çeşitli bölgelerinde mahsur kalan göçmen işçilerin evlerine dönme mücadelesi ölümcül hal alarak insani krize dönüştü.