Izmir'deki Deprem Yargilamalari Tek Tek Sonuçlaniyor

Izmir'deki Deprem Yargilamalari Tek Tek Sonuçlaniyor

Izmir’de meydana gelen 6.6’lik depremde yasamini yitirenler aci olayin 2. yilinda anilirken, depremde yikilarak 117 kisinin hayatini kaybetmesine 1034 kisinin de yaralanmasina neden olan sorumlularin yargilanmalarina devam ediliyor. Bazi davalarda kararlar açiklanirken, bazi davalarda ise yargi süreçleri devam ediyor. Depremin ardindan, yikilan binalarla ilgili hazirlanan bilirkisi raporlarinin ortak sonucu ise binalarin yikilma nedeninin standartlara uygun olmayan malzeme oldugunu gözler önüne serdi.

Izmir’de Seferihisar açiklarinda 30 Ekim 2020’de meydana gelen 6.6’lik depremde özellikle Bayrakli ve Bornova ilçelerinde birçok bina agir hasar alirken, enkaza dönen binalarda 117 kisi yasamini yitirdi, 1034 kisi de yaralandi. Depremin ardindan harekete geçen Izmir Cumhuriyet Bassavciligi, yikilan ve agir hasar alan binalarla ilgili sorusturma baslatti. Yürütülen genis çapli sorusturmalar sonucu aralarinda yikilan binalarin müteahhitleri, mimarlari mühendislerinin de oldugu pek çok süpheli yakalanarak gözaltina alindi.

Gözaltina alinan süphelilerden bazilari tutuklanirken, görevli cumhuriyet savcilari da uzmanlardan alinan bilirkisi raporlari isiginda iddianamelerini hazirladi. Ilgili belediyelerden yikilan binalara ait projelerle, bilgi ve belgeleri temin eden Izmir Cumhuriyet Bassavciligi, Dokuz Eylül Üniversitesinden 3, Istanbul Teknik Üniversitesinden de 4 bilirkisinin deprem bölgesinde yikilan binalarin enkazindan numune alarak inceleme yapmalarini sagladi.

“Binalarin yikilma nedeni standartlara uygun olmayan malzeme”

Dokuz Eylül Üniversitesinde görevli 3 akademisyen tarafindan hazirlanan ön bilirkisi raporu ise korkunç gerçegi gözler önüne serdi. Raporda, binalarin yikilma nedeninin standartlara uygun olmayan malzeme ve projelendirme hatalarindan kaynaklandigi ifade edildi. Yikilan binalarda kullanilan betonun kalitesinin çok düsük oldugu ifade edilen raporda, sorumlulugu bulunan kisiler için somut tespitler de yapildi.

Ilk karar Yagcioglu davasinda

Hazirlanan iddianameler, gönderilen mahkemelerce kabul edilirken, yargilama sürecinde ilk karar ise 11 kisinin hayatini kaybettigi, 7 kisinin de yaralandigi Bayrakli ilçesindeki Yagcioglu Apartmani sorumlularinin yargilandigi davada çikti.

Iddianamede; projelendirmedeki eksiklikler, malzeme özelliklerindeki yetersizlikler, uygulama ve isçilik hatalari, yapim denetimindeki yetersizlik nedeniyle binanin yikilmis oldugu belirtilirken, Yagcioglu Apartmani müteahhidi Serafettin Agar ile fenni mesulü Orhan Ayber hakkinda ‘bilinçli taksirle birden fazla kisinin ölümüne ve yaralanmasina neden olma’ suçundan ayri ayri 22,5 yil hapis cezasi istendi.

Izmir 11. Agir Ceza Mahkemesinde yargilanan saniklar üzerine atili suçlamalari kabul etmezken, mahkeme heyeti, Agar ve Ayber’i suçlu bularak saniklara ‘bilinçli taksirle birden fazla kisinin ölümüne ve yaralanmasina neden olmak’ suçundan 12 yil 6’sar ay hapis cezasi verdi.

Doganlar Apartmani davasinda 3 saniga hapis cezasi

Bayrakli ilçesinde yikilan ve 15 kisinin yasamini yitirdigi 12 kisinin de yaralandigi Doganlar Apartmani’nin sorumlusu olarak 5 sanik yargilandi. Izmir 3. Agir Ceza Mahkemesinde yapilan yargilamada; binayi en iyi sekilde yaptigini iddia eden yapi müteahhidi Çetin Dogan, “Kalitesiz malzeme kullanmadim” diye savunma yapti. Mahkeme heyeti, müteahhit Çetin Dogan’a 18 yil, statik-betonarme proje müellifi Mehmet Sedat Boyaci’ya 12 yil, sürveyan Gündüz Uysal’a 4 yil 5 ay 10 gün hapis cezasi verdi. Firari sanik Bedriye Isildak’in dosyasi ise ayirildi.

Mahkemenin 34 sayfalik gerekçeli kararinda, yargilama sürecinde alinan bilirkisi raporuna da yer verildi.

Binanin, “projelendirmedeki eksiklikler, malzeme özelliklerindeki yetersizlikler, uygulama ve isçilik hatalari ile yapim denetimindeki yetersizlikler” nedeniyle yikildigina isaret edildi. Binanin ‘1975 Deprem Yönetmeligi’ tasarim kriterlerini tam olarak saglamadigi, binanin yapi teknigine ve ilgili mesleklerin gerektirdigi kurallara uygun yapilmadigi, plan, proje ve statik hesaplarin yapilmasinda hatalarinin oldugu, insasi sirasinda uygun, gerekli ve yeterli malzemenin kullanilmadigi ve süphelilerin kusurlu eylemleri sonucunda ölüm ve yaralanmalarin meydana geldigi kaydedildi.

Hem yapi sahibi, hem müteahhit, hem sürveyan

Bayrakli ilçesinde yikilan ve 11 kisinin hayatini kaybettigi, 11 kisinin de yaralandigi Yilmaz Erbek Apartmani’nin sorumlulari için açilan davada da karar verildi.

Izmir 9. Agir Ceza Mahkemesindeki yargilamada, iddianamede binanin müteahhidi oldugu ifade edilen Mustafa Yilmaz, savunmasinda, binanin müteahhidinin kendisi olmadigini ifade ederek, “Mal sahibi olarak binanin daha saglam olmasi için mücadele ettim” dedi.

Yargilama sonunda mahkeme heyeti, Mustafa Yilmaz’a 15 yil hapis cezasi verdi. Insaat mühendisi Ali Özsoy’a 10 yil, yapi denetim sirketi yetkilileri Binay Bükey ve Esref Pervis Togulga ile fenni mesul Nurettin Bozdogan’a ayri ayri 7 yil 6 ay hapis cezalari verildi.

Heyet, yüksek jeoloji mühendisi A.D., kooperatif üyesi A.Y., yapinin fenni mesulü olarak görevlendirilen E.I., binanin kat karsiligi yapimini üstlenen kooperatifin de baskanligini yapan K.K., kooperatif yöneticisi Z.Y. ile zemin etüdü raporunda imzasi bulunan insaat mühendisi P.U.’nun beraatine hükmetti.

Mahkemenin 120 sayfalik gerekçeli kararinda, yargilama süreci alinan bilirkisi raporuna deginildi. Binanin çökme nedeninin beton basinç dayaniminin (10,9 megapaskal) proje dayanimindan (20 megapaskal) küçük gerçeklesmesi oldugu kanaatine varildigi belirtildi. Kararda, “Bu dayanimin, duvarlarin ve perde sistemlerini tamamen veya kismen ortadan kaldirilarak zayif kat etkisi meydana getirmesinden kaynakli olarak binadaki yatay deprem yüklerini karsilayamaz hale getirdigi ayrica düsey tasiyici elemanlarinin temel filiz donatilari projesinde belirtilen donatilarla karsilastirilmis olup bazi elemanlarda bir miktar fazla donati bazi elemanlarda ise bir miktar eksik donati bulunmaktadir” ifadelerine yer verildi.

Yilmaz’in yetkisi olmadigi halde yapi sahibi olarak ayni anda yapi müteahhitligini de üstlendigi, binaya sürveyan atamadigi, bütün alim, satim, imal ve insaat islerini sürveyan olarak takip ettigi vurgulandi. Kararda, Binanin ‘1975 Deprem Yönetmeligi’ tasarim kriterlerini tam olarak saglamadigi da ifade edildi.

30 kisiye mezar olan Emrah Apartmani davasinda tutuklu sanik kalmadi

Bayrakli ilçesindeki yikilan ve 30 kisinin yasamini yitirdigi 8 kisinin de yaralandigi Emrah Apartmani’nin sorumlulari, Izmir 4. Agir Ceza Mahkemesinde yargilaniyor. Depremin ardindan baslatilan sorusturmada binanin müteahhidi H.U., statik-betonarme proje müellifi ve fenni mesulü T.A. ve sürveyani Hüseyin Bilgin Sert gözaltina alindi. Emniyetteki islemlerin ardindan adliyeye sevk edilen T.A., çikarildigi mahkemece tutuklanirken, H.U. ve Hüseyin Bilgin Sert ise adli kontrol sartiyla serbest birakildi. Sorusturmanin ardindan süpheliler hakkinda, ‘bilinçli taksirle birden fazla insanin ölümüne ve yaralanmasina neden olma’ suçundan 20 yila kadar hapis talebiyle dava açildi.

Sürveyan Hüseyin Bilgin Sert, mahkeme devam ederken, 26 Aralik 2021’de vefat etti. Mahkeme heyeti geçen celsede, cezaevinde kaldigi süre ve saglik durumu göz önüne alarak tutuklu sanik T.A.’nin konutunu terk etmemek sartiyla tahliyesine karar verdi. Bu kararla birlikte dosyada tutuklu sanik kalmadi.

Durusma savcisi, esas hakkindaki mütalaasinda saniklar H.U. ve T.A.’nin ‘bilinçli taksirle birden fazla kisinin ölümüne ve yaralanmasina neden olma’ suçundan ayri ayri 22 yil 5 aya kadar cezalandirilmasini talep etti.

Riza Bey Apartmani davasinda sanik sayisi 13’e yükseldi

Bayrakli ilçesinde yikilan ve 36 kisinin yasamini yitirip, 17 kisinin de yaralandigi 8 katli Riza Bey Apartmani davasinda ise depremin ardindan baslatilan sorusturma çerçevesinde 4’ü tutuklu 9 kisi hakkinda, Izmir 5. Agir Ceza Mahkemesinde “bilinçli taksirle birden fazla kisinin ölümüne ve yaralanmasina neden olma” suçundan 20 yila kadar hapis cezasi talebiyle dava açildi. Yargilama süresinde 2 sanik tahliye edildi. Yargilama asamasinda Riza Bey Apartmanindaki dis hekimi poliklinigi sahipleri Arda H. ve Onur Y. ile daire sahipleri Selma E. ve Ender E.’nin de dosyalarinin birlestirilmesiyle sanik sayisi 13’e yükseldi.

Cumhuriyet sitesinde yargilama devam ediyor

Depremde yikilan ve 10 kisinin yaralandigi Bayrakli ilçesindeki Cumhuriyet Sitesi C Blok ile ilgili de iddianame hazirlandi. Tutuksuz saniklar Ege I.’nin 1992 yilinda bina yapilirken ‘fenni mesul’ ve Hüseyin Ö.’nün ‘sürveyan’, Mehmet K.‘nin ise 1996’da yapilan tadilat sirasinda ‘fenni mesul’ oldugu belirtildi. Iddianamedeki bilirkisi raporunda, C Blok’ta projelendirmede eksikler, malzeme özelliklerinde yetersizlikler, uygulama ve isçilik hatalari ile yapi denetiminde yetersizlikler bulundugu; binanin depreme dayanikli olmadigi için yikildigi, bu nedenle de saniklarin kusurlu olduklari belirtildi. Toplanan deliller ve alinan ifadelerle saniklarin ‘bilinçli taksirle birden fazla kisinin yaralanmasina neden olma’ suçunu isledikleri, bu nedenle de ayri ayri 8 aydan 4,5 yila kadar hapisle cezalandirilmasi talep edildi.

Tutuksuz saniklarin Izmir 44. Asliye Ceza Mahkemesinde yargilanmalarina devam ediliyor.

Baris Sitesi için belediye görevlilerine dava açildi

Bayrakli ilçesindeki Baris Sitesi’nin B, C ve D bloklarin alt katlarinin çökmesi sonucu ise 11 kisi hayatini kaybetti, 9 kisi de yaralandi. Sitenin A blokunda hasar olusmazken, ölüm ve yaralanmalardan dolayi binanin müteahhidi, fenni mesulü ve diger süpheliler hakkinda sorusturma baslatildi ancak faillerin belirlenememesi ya da süphelinin hayatta olmamasi gibi nedenlerle dava açilamadi. Belediye görevlileri ile ilgili dosya ise Memur Suçlari Sorusturma Bürosuna gönderildi.

Hazirlanan bilirkisi raporlarinda binalarin statik, etriye, bina yer degistirme ve deprem yük hesaplarinin 1975 tarihli Afet Bölgelerinde Yapilacak Yapilar Hakkinda Yönetmelik hükümlerine uygun yapilmadigi belirtildi.

Baris Sitesi’nin, insaat tarihi itibariyle Karsiyaka Belediyesi sinirlari dahilinde oldugu belirtilirken, ruhsatlarin verildigi dönemde belediyede süphelilerden H.K.’nin “mimar statüsünde imar müdürü”, K.T.’nin “insaat mühendisi statüsünde imar müdürü”, S.B.U.’nun da “müdür yardimcisi” olarak görev yaptigi kaydedildi.

Ruhsatin düzenlenmesinde memur olarak A.I.’nin, insaat mühendisi olarak F.Z.’nin, mimar statüsünde sube sefi olarak da F.P.U.’nun görev aldigi belirtilen iddianamede saniklar H.K., K.T., S.B.U., A.I., F.Z. ve F.P.U.’nun Türk Ceza Kanunu’nun 257/1 maddesi geregince “görevi kötüye kullanma” suçundan ayri ayri 6 aydan 2 yila kadar cezalandirilmalari talep edildi.

Iddianame, Izmir 37. Asliye Ceza Mahkemesince kabul edilerek süpheliler hakkinda dava açildi.
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile