'Kadınsız bir toplum gerçekten topal bir toplumdur'

NTV ekranlarında yayınlanan Yorum Farkı programın dün akşam ki bölümünde,  Gazeteci Mehmet Barlas ve Prof. Emre Kongar, "8 Mart Dünya Kadınlar Günü"nü ele aldı.

"8 Mart Dünya Kadınlar Günü ama son iki günde iki kadın öldürüldü" diyen Kongar, kocaları tarafından şiddete uğrayan dört kadınında ağır yaralı olduğunu belirtti. Son 8-9 yılda kadına şiddetin yüzde bin 400 arttığına dikkat çeken Kongar, "Bir de Başbakanın sözleri var, 'bu hep vardı ama şimdi ortaya çıkmaya başladı medya bunu abartıyor' diye. Ne biçim bir yorum anlamak mümkün değil" dedi.

Barlas bunun üzerine, "Bu ülkede erkek olmaktan mutluluk mu duymak lazım" diye sordu. Kongar da, "Utanmak lazım" karşılığını verdi.

"İnsanların cinsiyetlerine, onlara can güvenliği, mal güvenliği, üstünlük böyle ırkçı bir üstünlük, erkek üstün toplum böyle birşey olabilir mi" diyen Barlas, "Bu bütün uluslararası düşünürlerin paylaştığı bir olay, islam toplumlarında kadının ikinci planda olması dünyadaki sanayi, ticari, teknolojik gelişmelerde islam dünyasının geri kalmasının ana sebeplerinden biri. Çünkü toplumun yarısının beyni kadın, yarısı erkek. Eğer sadece bir beyni devrede tutarsanız yarım beyin oluyor. O bakımdan kadının beyin olarak, vücut olarak devre dışı tutulmasının yanı sıra bir de ezilmesi sorunu var. Hepimizin bu konuda dikkatli olması lazım. Az gelişmişliğin tarihi yazılırken mutlaka kadının toplum içindeki yerinin gelişmiş olması da o az gelişmiliğin faktörlerinden biridir" şeklinde konuştu.

"KADININ EZİLİP DEVRE DIŞI BIRAKILMASI AZ GELİŞMİŞLİĞİN ASIL NEDENİ"

Barlas'a, "Çok ilginç bir noktaya değindiniz" diyen Kongar, "Genellikle göstergesi olarak ele alınır. Bir toplumun gelişmişliği ya da gelişmemişliği kadınların özgürlükleri, hakları eşitliklerini gösterge olarak alınır. Ama asıl nedeni o toplumun kadınların ezilmesi, devre dışı bırakılması veya devre dışı bırakılıp ezilmesi az gelişmişliğin asıl nedeni, bırakın göstergesi olmayı" dedi.

"KADINSIZ TOPLUMLARDA ERKEKLERDE ÖZENSİZ, GÜÇSÜZ VE BAŞARISIZ OLUYOR"

"Hepimiz artık bu medyatik toplum televizyonların karşısında oturuyoruz. Şöyle bir dikkat edelim" diye konuşan Barlas şöyle devam etti:

"Yani bu dünyada Türkiye'de kadının olmadığı yerde erkek bakımsız ilkel görünümlü bir mahluk. Traş olmaz, yıkanmaz. Çünkü kendini bir kadına beğendirmek gibi bir endişesi yoktur. Bu da çok önemli sosyo psikolojik etkendir. Erkeklerin daha özenli davranması, daha iyi çalışması, daha başarılı olmak için birbirleriyle rekabet etmeleri o toplumda kadının varlığına da bağlıdır. Kadının bulunmadığı, kadının aktif bir biçimde, erkeklerle eşit biçimde yer almadığı toplumlarda erkeklerde büyük başarı sağlamaz. Kendilerine yeter hale gelirler. Kendilerine yettiği zaman zaten rekabet bitmiştir. Ama bir kadına kendini beğendirmekte insanlığın erkekliğin çok önemli itici güçlerinden biri. O bakımdan Kadınlar Gününü sadece Türkiye'de kadınlara yapılan eziyet açısından ele alamamak lazım. Kadınsız bir toplum gerçekten topal bir toplumdur, eksik toplumdur, erkekleri başarısızdır bunu beyinlerimize yerleştirelim. Annelerimiz kutsaldır, kızlarımız kutsaldır bu edebiyatı bırakalım artık. Kadın kadındır, kadında erkek gibi yaratıktır ve eşittir. Eğer kadın olmazsa erkek gerekli miktarda güçlü olmuyor. Kadınsız toplumlarda erkeklerde özensiz, güçsüz ve başarısız oluyorlar."

"BAŞKASININ DUYGULARINI ANLAYABİLME YETENEĞİ KADINLARDA ERKEKLERDEN DAHA YÜKSEK"

İşin bir de bilimsel yönü olduğuna işaret eden Kongar, "Biliyorsunuz insanların zekasını davranışlarını ölçerken bir takım kat sayılar var. Bunlardan bir tanesi IQ ,diğeri EQ.  Zeka açısından pek büyük bir fark gözükmüyor kadınlarla erkekler arasında. Ama duygusal zeka açısından kadınların daha önce olduğu anlaşılıyor. Özellikle yöneticilik vs gibi konularda o çok moda olan bi deyim var, şimdi empati deniyor kendisini başka birinin yerine koyabilme yeteneği, başkasının duygularını anlayabilme yeteneği kadınlarda erkeklerden daha yüksek" diye konuştu.

Kongar, nereyi kaldırsanız o kadın düşmanlığı, kadını ikinci sınıf görme, kadını mal gibi görme, kadını maddeleştirme eğiliminin çıktığını kaydetti.

Bunun üzerine söze giren Barlas, "Herhalde kadınlarda kendi aralarında bunu konuştukları zaman erkeklere çok zavallı mahluklar olarak bakıyorlar. Bu ortamda magandalığa heves eden, kendinden başka kimseyi düşünmeyen kadınları horgören insanları yaratık olarak bakarsın. O bakımdan Türkiye'nin kadınlar gününün anlamını çok derine hissetmesi lazım. Gerçekten çok ciddi bir sorun bu özellikle kadına dönük şiddetin böylesine artık manşetlere vurduğu bir ülkede bu konu çok ciddi bir toplusal sorundur" şeklinde konuştu.

Kongar da bunun üzerine, "Ve bunuda özellikle emniyet güçlerinin ve yargı mensuplarının, özellikle kadınıyla erkeğiyle bunun bilincine varmaları ve bunlara hiçte merhametli veya saygılı değil yasa ne diyorsa onun gereğini yerine getirerek bakmaları lazım" dedi.

Dünya'dan bir örnek veren Barlas şunları kaydetti:

"Ayrıca kadını insan yerine koymayan toplumlara örnek Suudi Arabistan verilebilir. Onlarda rezil oldular yani körfez savaşında neticede Suudi Arabistan'ı Amerikalı kadınlar korudu. Suudi Arabistanlı kadınlara otomobil kullanma izni yok, oy kullanma hakkı yok buna mukabil Amerikalı kadın askerler Suudi Arabistan'ı Saddam tecavüzüne karşı korudular. Sonuçta böyle toplumların çok aşağılık durumlara düşeceği manzaralarla da karşılaşıyoruz. Yani kadınlar gününün gerçekten değerini verelim."

BEYAZ GAZETE