Balyoz davasının tutuklu sanığı eski Güney Deniz Saha Komutanı ve ‘Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri‘ (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç, TSK‘nın arkalarında durmadığından yakınarak, "Yazıklar olsun." dedi.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde görülen Balyoz davasında sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Eski Güney Deniz Saha Komutanı ve Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç, savunmasına, "Bu iddianame ve ekleri usulden ve esastan hukuk dışıdır." sözleriyle başladı. Aleyhine hukukun kabul ettiği tek bir delil olmadığını iddia eden Sağdıç, "Suçlamaya dayanak teşkil eden 11, 16 ve 17 No.lu CD’ler delil değil, belge bile olmayan dijital kayıtlardır. Bilirkişi raporları, bu CD’lerin komplo ürünü, düzmece dijital veriler olduğunu ortaya çıkarmıştır." iddiasında bulundu.
TSK’de 45 yıldır görev yaptığını söyleyen Sağdıç "ÖSYM Başkanı hakkında soruşturma izni verilmedi. TSK bir açıklama yaptığında ‘vesayet’ deniyor. Biz kaçmıyoruz hukuktan. Bizim kurumumuz kurumsal olarak arkamızda bile duramıyor. Bireysel olarak yargılanıyoruz. Yazıklar olsun. Biz masumuz. Çok incindik, çok yaralandık." ifadesini kullandı.
Sağdıç. "Plan yapıldığı iddia edilen 1. Ordu Plan Semineri’ne katılmadım. Sözde Suga Planı hakkında bilgi sahibi değilim. Suçlamaları kabul etmiyorum." diye konuştu. Suçlamaya konu olan dijital belgelerde emri verenin de alanın da imzalarının bulunmadığını, evrak kayıtlarının da olmadığını öne süren Sağdıç "Güya bir çalışma grubuna katılmışım. Hiçbir iletişimim, etkileşimim olmadı. Direktif almadım, direktif vermedim." dedi. Dava dosyasında kendisi hakkında delil olarak kabul edilen belgeleri duruşma salonundaki beyaz perdeye yansıtarark sunum halinde tek tek eleştiren Sağdıç, "Bu dijital veriler, kim tarafından, ne maksatla yapılmış bilmiyorum. İddianamedeki ve polisin hazırladığı tespit tutanaklarındaki kesin hüküm içeren ifadeler hukuksuzluktur, iftiradır." iddiasında bulundu.
Poyrazköy davasından da yargılandığını hatırlatan Sağdıç, "2002 Ağustos ayında Genelkurmay Başkanlığı karagahında Yunanistan Kıbrıs Daire Başkanı idim. Karargahta gizli kapaklı bir toplantı yapılması mümkün değildir. Her dakikamın hesabını verecek durumdayım." dedi.
Tutuklu sanık Yarbay Mustafa Yuvanç ise, 1 Ekim 2002’de Harp Akademileri’ne girdiğini anlatarak "1 Aralık 2002’de belge hazırlanmış. Nasıl oldu da bir ay içinde komutanlarım beni böyle bir listeye koydular?" diye konuştu.
Bu arada, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, Gazeteci Mehmet Baransu tarafından savcılığa bir bavul içerisinde verilen dijital depolama aygıtları arasında bulunan 3 DVD’nin ve bir CD’nin imajının kendisine verilmesini istedi. Örnek ayrıca, gazeteci Baransu’nun teslim ettiği 19 CD’nin imajının da kendisine verilmesini talep etti. Örnek, Suga Deniz Planı’nın sahte olduğu iddia ederek, "23 Şubat tarihli bilgi notuna gönderme yapılıyor. Sahte olduğu kanıtlanmış belgelere gönderme yapılan belgeler gerçek olabilir mi?" diye sordu.
Emekli Orgeneral Çetin Doğan da, iddiaların dayandığı 11, 16 ve 17 No.lu CD’lerin sahte olduğunun bilirkişi raporlarıyla açığa çıktığını iddia etti.
Öte yandan MHP‘den Milletvekili seçilen tutuklu sanık emekli korgeneral Engin Alan, duruşmaya destek vermek için Silivri ve Büyükçekmece ilçe teşkilatından gelen partilileri, öğle arasından sonraki bölümde eliyle "Bozkurt" işareti yaparak selamladı. Alan‘a destek vermek için gelen ailesi ve yakınları da, "Seni almaya geldik. Lazımsın sen dışarıda." diye bağırdı.
Kadir Sağdıç, Tsk‘nın Arkalarında Durmamasından Yakındı
Balyoz davasının tutuklu sanığı eski Güney Deniz Saha Komutanı ve ‘Genelkurmay Muhabere ve Elektronik Bilgi Sistemleri‘ (MEBS) Başkanı Koramiral Kadir Sağdıç, TSK‘nın arkalarında durmadığından yakınarak, "Yazıklar olsun." dedi.