Kanyonda 'Film Gibi' Kurtarma Operasyonu

Dünyanın en derin ve geçişi en zor kanyonları arasında gösterilen Valla Kanyonu'na kurtarma operasyonu sırasında ne yapacaklarını tecrübe etmek amacıyla giden ekibin gezisi bir sporcunun bacağından yaralanmasıyla 36 saat süren gerçek bir operasyona dönüştü KADASK Derneği Başkanı Dr. Alp Arslan: 'Kanyonda gezi amacımızın dışına çıkarak adeta film gibi bir kurtarma operasyonunun içerisinde kendimizi bulduk'

SEMİH YÜKSEL - Kastamonu'nun Pınarbaşı ilçesindeki dünyanın en derin ve geçişi en zor kanyonları arasında gösterilen Valla Kanyonu'nda yaralanan sporcu, AFAD, UMKE ve KAD ekiplerinin yaklaşık 36 saat süren çalışması sonucunda bölgeden çıkarıldı.

Kanyon içerisindeki kurtarma faaliyetine katılan UMKE gönüllüsü, Kastamonu Dağcılık ve Doğa Sporları (KADASK) Derneği Başkanı ve aile hekimi Alp Arslan, gerçekleştirdikleri kurtarma operasyonunu AA muhabirine anlattı.

Arslan, ilçede ikincisi gerçekleştirilen Kanyon ve Doğa Sporları Festivali kapsamında 33 kişilik sporcu grubuyla geçiş etkinliği için Valla Kanyonu'na girdiklerini söyledi.

Kanyonda ilk başta her şeyin planlandığı şekilde gittiğini ifade eden Arslan, yaşadıklarını şu sözlerle aktardı:

"UMKE gönüllüleri olarak kanyonda yaşanabilecek herhangi bir kurtarma operasyonu sırasında ne yapacaklarını tecrübe etmek amacıyla girmeye karar verdik. Olası bir durumda ne yapabileceğimizi belirlemek için bölgeyi tanımak istiyorduk. Ekip lideri Hasan Gedikli, öncü ve artçı sporcular eşliğinde kontrollü bir şekilde ilerlemeye başladık. Ben de grubun artçısı olarak sporcuların gerisinden faaliyete devam ettim. Geri dönülmez birkaç engeli aştıktan sonra, henüz ilk günün yarısında Kanyon ve Doğa Sporları Araştırma Derneğinden (KAD) Hasan Gedikli'nin yaralı bir sporcuyla beni beklediğini gördüm. Artık kanyonda gezi amacımızın dışına çıkarak adeta film gibi bir kurtarma operasyonunun içerisinde kendimizi bulduk."

Dr. Arslan, yaralının tahliyesi için kanyon içerisinde 8 kilometre boyunca havai hatlar kurulduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

"Ana gruptan ayrı hareket ederek yaralı arkadaşımızın taşınmasıyla ilgileniyorduk. Kamp alanına kadar aşılması gereken onlarca engel vardı. Karşılaştığımız engellerde havai hatlar kurarak uçurumları aştık, yer yer suya indirdiğimiz ve birçok şelaleyi geçirdiğimiz yaralıyı tekrar karaya çıkarttık. Sedye kullanmanın mümkün olmadığı bir yerde bir kurtarma operasyonu yaptık. Bazen çamur, bazen kayalar bazen de sular önümüzdeki en büyük engellerdi. Bunları aşabilmek için her seferinde farklı bir yöntem denemek zorunda kaldık. Bazen havadan hatlar oluşturduk, bazen iple yaralıyı metrelerce yukarı çekerken bazen de su üzerinden geçirdik. Bazen şelalelerden geçerken bazen sarp kayaları aştık. Çalışmalarımız sonucunda kanyon içerisindeki kamp alanına kadar yaralı arkadaşımızın ulaşmasını sağladık. Burada yaptığım muayenede Erdal Başaran arkadaşımızın bacağında çatlaktan daha öte bir rahatsızlık olmadığının kanaatine vardım."

Kamp alanında yeni bir karar verdiklerini kaydeden Arslan, "Helikopter çağrılıp çağrılmaması üzerine fikir alışverişi yaptık. Hasan Gedikli, bölgeyi çok iyi bildiğini ve yaralımız Erdal'ı çıkarabileceğini söyledi. Ben de muayenenin ardından yaralının bu şekilde çıkmasında bir sakınca olmadığına karar verdim. Bunun üzerine helikopter çağırmak yerine Erdal'ı çıkarmaya karar verdik. Yaralıyı kanyonun sonuna kadar benzer yöntemlerle taşıdık." diye konuştu.

Arslan,kanyon çıkışından ambulansa ulaşana kadar Kastamonu İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD), Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) ve KAD ekiplerinin yoğun mücadele verdiğini belirtti.

Çıkış rotası için AFAD saha şefi Özkan Holtacıoğlu ile değerlendirme yaparak yaralıyı ambulansa ulaştırdıklarını vurgulayan Arslan, "Destek ekiplerin indiği taşlıklı yamacın yaralının çıkarılması için uygun olmadığını görünce kanyonun normal çıkış rotasından devam ettik. Hava kararınca suyla teması bırakıp operasyona karadan devam ettik. Bu sırada Cide Belediyesi itfaiyesinde görevli Mehmet Çelik, sırtında taşıdığı yaralının daha fazla zarar görmemesi için dizinden destek almak istedi fakat çarpmanın etkisiyle ciddi yumuşak doku zedelenmesi oluştu. Daha sonra dışarıdan destek istedik. Çıkışa 150 metre kala gerçekleşen bu olayda koordineli bir şekilde 2 kişinin tahliyesini başarılı bir şekilde gerçekleştirdik." ifadesini kullandı.

- "Türkiye'de ilk kez yapılıyor"

Yürütülen operasyonun önemine işaret eden Arslan, "Bu operasyon toplamda 36 saat sürdü. Bu yönüyle Türkiye'de bir ilk gerçekleştirildi. Daha önce buna benzer bir operasyon olmamıştı. Daha önce çeşitli tatbikatlar yapılmıştı ama Türkiye'de ilk kez bir kanyonda böyle bir kurtarma operasyonu gerçekleştirmiş olduk." dedi.

UMKE sorumlusu paramedik Oğuzhan Bozoğlu ise kanyon çıkışında yaralıları karşılamak üzere Cide ilçesindeki Loç Vadisi'nde beklediklerini dile getirdi.

KAD ekibinin, "Kanyona tersten girip yaralıyı çıkartmanın mümkün olmadığını" belirtmesi üzerine farklı bir güzergah arayışına girdiklerini söyleyen Bozoğlu, yerel rehberin 3 kilometre uzakta, kanyon mesafesine 1,5 metrelik bir yamaca yönlendirdiğini aktardı.

Bozoğlu, UMKE ve AFAD'dan 4'er personel, rehber ve dağcı grup ile bölgeye yöneldiklerine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Ben olayı yönetmek için yamaçta kaldım ve koordinasyonu sağladım. Bu sırada kanyondaki ekibe telsiz, yiyecek malzemeler ileterek çıkışın uzun süreceği için kolluk kuvveti istedik. Diğer taraftan da su ve gıda ihtiyaçları için AFAD Şube Müdürü Suat Tüfekçi ile görüştük, gerekli yardımların sağlanmasını talep ettik. Yardımların ulaşmasıyla kısa sürede kanyondan çıkmayı başaran ekiplerin getirdiği yaralıları hazır beklettiğimiz ambulanslara aldık. İlk müdahalelerin ardından da sporcuların sağlık kurumlarına naklini sağladık. Arama-kurtarma ve medikal kurtarma ekipleri olarak başarılı bir müdahale gerçekleştirdik."
Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile