Çağlayan köyü sakinlerinden 69 yaşındaki Aydoğan, AA muhabirine, emekli olduktan sonra torunları ve çocuklarıyla güzel hayat geçirmek istediğini söyledi.
Yazın yüzmek için dereye indiklerinde oturacak yer bulamadıklarını belirten Aydoğan, bunun üzerine serender yapmaya karar verdiğini ifade etti.
Aydoğan, derenin karşısındaki büyük kayanın üzerine serender, içine de mutfak yaptığını anlatarak, "Orada yemeğimizi yiyip, çayımızı içiyoruz. Balkonu da var, istediğimiz zaman oturuyoruz" dedi.
Serenderin herkesin hizmetinde olduğunu dile getiren Aydoğan, diğer iller ve yurtdışından gelen misafirlerini de burada ağırladıklarını vurguladı.
Aydoğan, "Serendere gitmek isteyenler pantolonlarını dizlerine kadar sıvıyor ve öyle geçiyor. Bu sayede adrenalin yaşamış oluyoruz ama asma köprü yapmayı düşünüyorum" şeklinde konuştu.
- "Dere sesi insana huzur veriyor"
Serenderin maddi değerinden çok, manevi değerinin daha önemli olduğunu belirten Aydoğan, inşaat için gerekli malzemeleri ormandan sırtında taşıdığını kaydetti.
Aydoğan, serenderin çok ziyaretçisi olduğuna işaret ederek, "Misafirler gelip burada oturuyor, çaylarını içip yemek yiyorlar. Dere sesi insana huzur veriyor. Tüm misafirlerimiz de bundan yararlanmış oluyor" ifadesini kullandı.
- Ağacın gövdesine de kameriye yaptı
Çağlayan Vadisi'ndeki manzarayı daha iyi görebilmek için evinin önündeki gürgenin gövdesine yerden 5 metre yükseklikte kameriye yaptığını belirten Aydoğan, evle kameriye arasına da 10 metre uzunluğunda ahşap köprü inşa ettiğini dile getirdi.
Aydoğan, gürgenin de kendisi gibi 69 yaşında olduğuna dikkati çekerek, "İki kez kalp ameliyatı oldum. Hastalıktan kurtulmam ve tamamen tedavi olmamı sağlayan bu ağaçtır. Bundan dolayı bu işi gerçekleştirdim" dedi.
'Karadeniz Usulü Serender'in Ziyaretçisi Eksik Olmuyor
Rize'nin Fındıklı ilçesinde yaşayan Mehmet Aydoğan'ın sıcak havalarda serinlemek için dere kenarındaki kayanın üzerine inşa ettiği serenderin ziyaretçisi eksik olmuyor.