Karataş, Şehitlerin İzinde Birlik Ve Beraberlik Konulu Söyleşi Yaptı

8. Kültür Sanat ve Edebiyat Festivalinin konuğu Türk Hadis Kürsüsü Prof. Dr. Mustafa Karataş, Nazillilere birlik ve beraberliğin önemini, bir arada yaşamanın güzelliğini İslam tarihinden verdiği örneklerle anlattı. Nazilli Müftüsü Necati Topaloğlu’nun da izleyici olarak katıldığı programda Türklerin her zaman İslam Coğrafyasının umudu olduğuna vurgu yapan Karataş, 15 Temmuz sürecini anlattı ve 15 Temmuz’da şehit olan vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, gazilere şifalar diledi.

Kişilerin aralarını açan, kişileri birbirine düşmesine neden olan noktalar hakkında net bilgiler veren Prof. Dr. Karataş, “Birbirimize lakaplar kullanmamalıyız, genellemeler, önyargılar yapmamalıyız. Kötülüğünü görmediğiniz herkesi iyi kabul etmek zorundayız. Terörün dini, partisi olmaz. Ne adına olursa olsun kimsenin özeline girmemeliyiz. Gıybet etmemeliyiz. Kişinin kusurunu yüzüne karşı söylemeliyiz. Gıybet edilen yerde susulmaz, durulmaz. Gıybet edilen meclislere melek gelmez, maneviyat gelmez. Orası pis bir ortamdır, uzaklaşmak lazım. Kişilerin aralarını açan, birlik beraberlikten uzaklaştıran şey, kibir ve hasettir. Kibir başkasını küçük görmek vardır. İnsana kibir yakışmaz. Müslüman Müslüman’ı kıskanmayacak. Müslüman Müslüman’ın başarısından mutlu olmalıdır. İnsan kendi kusurları ile uğraşmalıdır, başkalarının ki ile değil” dedi.

Kendisini dinleyen izleyenlerine selamlaşmanın dinimizde çok önemli olduğunu belirten Prof. Dr. Karataş, “Tüm bu günahların iki tane panzehiri vardır. Bunlar ikram ve selamdır. Hediyeleşmede ve ikramda ülkemizin üstüne yoktur ama selamlaşmada çok eksiğiz. Tanıdıklarımıza selam veriyoruz ama tanımadıklarımıza selam vermiyoruz. Eli boş olan eli dolu olana selam verecek. Bineğin üzerindeki yayaya, küçük büyüğe selam vermelidir. Tanıdık, tanımadık herkesle selamlaşmak zorundayız” dedi.

Programının başında olduğu gibi sonunda da tüm şehitler için dua okuyarak söyleşisini tamamlayan Karataş, kitaplarını imzalayarak, sevenleri ile fotoğraf çekildi.