Türklerin tam anlamıyla kendilerine özgü ve tamamen orijinal sanatlarından biri olan kağıt ve deri oymacılığı olarak bilinen 'katı' sanatı unutulmaya yüz tutmuş sanatlarımızdan bir tanesi. Uzunköprü 'de Halk Eğitim Merkezi Kursiyerlerinden ev hanımı Cavidan Atik, katı' sanatını yeniden hayata geçirdi. Cavidan Atik birbirinden güzel 54 eserinin bulunduğu sergiyi Uzunköprü Cazgır Cafe'de açtığı sergide sergiliyor
Atik Katı sanatı'nı İnternet üzerinden Brezilyalı bir arkadışandan öğrendiği , bu sanatın yapımım çok sabır istediğini belirterek ; " Kat veya katı’ kelimesinin sözlükteki anlamı 'kesmektir'. Katı’ sanatı ise bir kağıt veya deri üzerindeki yazıyı, motifi veya şekli oyup Çıkartarak bir başka kağıt ya da deriye yapıştırmak suretiyle gerçekleştirilen bir süsleme sanatıdır. Bu şekilde yapılmış esere 'kaatıa' veya 'mukatta' sanatkarına 'kaatı' ve 'kattaa' denir. Kağıdı kesip oyarak meydana getirilen yazılara ise 'mukatta yazı' denir. Tarihi gelişimi içinde katı’ sanatının ilk örneklerini deri kitap kaplarında ve kap içindeki süslemelerinde rastlıyoruz. dedi
"BU SANATIN SERMAYESİ SABIR"
Katı sanatının tarihi gelişimi ile ilgilide bilgiler veren Cavidan Atik, sanat tarihçilerinin katı' sanatının Orta Asya'da bir halk sanatı olarak doğduğunu ileri sürdüklerini vurgulayarak ; "İlk katı’ örnekleri oyma deri kitap kaplarında görülür. İslam dünyasına bu kanalla geçmiş ilk kağıt oyma örneklerine 15. yy'da Timurlar ve Akoyunlular döneminde rastlanır. 16. yy'dan itibaren Safeviler'de ve Osmanlılar'da gelişme göstermiştir. 16. yy'da Osmanlılar'da Fatih Sultan Mehmet döneminde Efşancı Mehmet'in döneminin en ünlü oyma sanatçısı olduğu-nu kaydeder. Ona ait kaatı levhalar devlet erkanı tarafından ödüllendirilmiştir. Bu sanatın Anadolu'da Selçuklular zamanında dahi uygulandığı bilinmekte ve Türk sanatı olan Katı İranlılar tarafından geliştirilmiş ve kullanılmaktadır . dedi1,5 yıllık çalışmalarını sergileyen ve oldukça başarılı uygulamaları ile sergiyi izyelenlerin beğenisi kazanan Cavidan atik Katı sanatının uygulamaları hakkında da şunlara değindi; " Eskiden oymacılıkta, 'nevregen' adı verilen ve cilt yapmakta kullanılan bir tür ucu eğri bıçak veya mukraz (makas) kullanılırdı.. Günümüzde ise, küçük ucu kıvrık makas, kretuar ve bisturi kullanılmaktadır. Makas ile elde kesim yapılır, ancak kretuar kullanımında bir zemine ihtiyaç vardır. 'Mat' adı verilen kesme tablası, kretuarın rahat kullanımını sağlar ve zemine sürten keskin ucun körelmesini önler.Kesilen kağıt parçaları ile rahatça Çalışabilmek ve zarar vermeden küçük hassas parçaları tutabilmek için pul cımbızı kullanılır. Yapıştırıcı olarak nişasta muhallebisi eskiden kullanılmakda idi. Ancak ben eserlerimi silikon yardımıyla hazırladım.Katı' sanatında kaliteli yani sık gözenekli ve tüylenmeyen kağıtlar kullanıma elverişlidir. Aharlamak ve mührelemek kağıdın kullanışını arttıran unsurlardır.Çeşitli kağıtların amaca uygun olup olmadığını bilmek tecrübeye bağlıdır. Çok ince ve yumuşak dokulu kağıtlar keserken elde kolayca deforme olup bozulabileceğinden tercih edilmez. Kolay kesilebilen, yapıştırırken kıvrılıp buruşmayan ve aşırı genleşmeyen kağıtlar kullanılır. Bu özelliklere sahip her türlü ebrulu kağıt, hazır renkli kağıt, hamurunda özel lifler, dokular olan veya üzeri baskılı fantazi kağıtlar kullanılabilir. Bunlara ilave olarak kendimiz de istediğimiz renk ve özellikte kağıtları kendimiz hazırlayabiliriz."Önümüzdeki günlerde sergi meraklı Uzunköprülülerin ziyaretine açık olacak. Sergide ayrıca eserlerin satışı da yapılıyor. Atik şimdiden 24 tablosunu Bodrum'da bir otele satmış. "Ben bu sanatı Uzunköprü'de yapıyorum.İnsanlar taa Bodrum'dan eserlerimi görüp satın almak istediler. Bir tablomuzu Belediye Başkanımız Av. Enis İşbilen satın aldı. Yeni siparişler de alıyorum." şeklinde konuşan Cavidan Atik ilerleyen günlerde ilçemizde katı sanatı ile ilgili bir kursun Uzunköprü'de açılmasının söz konusu olduğunu da sözlerine ekledi .
Katı' Uzunköprü'de
Unutulmaya Yüz Tutmuş Eski Geneleksel Sanatlarımızdan 'Katı' Sanatı Uzunköprü'de Cavidan Atik ile Yeniden Hayat Buluyor.