Kayseri Adalet Sarayı'nın Açılışı
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, "Bireylerin hak ve özgürlüklerinin teminat altında olmadığı bir hukuk düzeninde adaletten söz edilemez. Esasen hukukun erdemi ancak adaletin tecellisine imkan veriyorsa ortaya çıkabilir. Yoksa kanun hukukun en baskıcı rejimlerinde bile vardır. Öyle cumhuriyetler vardır ki öyle kanun devletleri vardır ki bireysel temel hak ve özgülükler hiçbir zaman vatandaşları tarafından özgürce kullanılamaz. Dolayısıyla önemli olan adaletin gerçekten tecellisidir" dedi.
Kayseri Adalet Sarayı, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eşi Hayrünnisa Gül, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu ve diğer ilgililerin katıldığı törenle açıldı.
Cumhurbaşkanı Gül, açılışta yaptığı konuşmada, gelişmiş demokratik ülkelerde en tarihi, en ihtişamlı binaların adalet sarayları olduğunu söyledi.
Özellikle demokratik ülkelerde adalet saraylarının, adalete ve hukukun üstünlüğüne verilen önemin de göstergesi olarak algılandığını ifade eden Gül, Türkiye'de uzun yıllar bu hizmetin adalet anlayışına yakışmayan, gelişigüzel binalarda verildiğini, Kayseri'nin de bunlardan biri olduğunu anlattı.
Her türlü estetikten, görkemden uzak binalarda adalet hizmetinin verilmeye çalışıldığını belirten Gül, "Bu durum adaletin layıkıyla tecellisi için gece gündüz çalışan hakimlerimiz, savcılarımız ve diğer adliye çalışanlarının da mesailerini hep olumsuz etkilemekteydi. Ayrıca milletimizin kültürel derinliğine, ülkemizin ekonomik gelişmişliğine ve demokratik standartlarımıza da hiç yakışmıyordu bu" diye konuştu.
Anayasa Mahkemesi ve Danıştay binalarının ardından Yargıtay için de yer belirlendiğini ve yeni binanın yapılacağını belirten Gül, son yıllarda yüksek yargı binaları başta olmak üzere birçok ildeki adalet saraylarının yeniden yapılanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
"İnanıyorum ki burada siz değerli hakimler, savcılar, bütün adalet mensupları adalet ve hakkı dağıtırken çok daha huzur içerisinde ve çok daha güzel imkanlar içerisinde görevlerinizi yapacaksınızdır" diyen Gül, sarayın yapımında emeği geçenlere teşekkür etti.
-"Adalet kendiliğinden ortaya çıkan bir değer değildir"-
Yargı erkinin en temel müessesesi mahkemelerin iyi fiziki imkanlara kavuşturulmasının önem taşıdığını ancak mülkün temeli olarak görülen adaletin kendiliğinden ortaya çıkan bir değer de olmadığını belirten Gül, şöyle devam etti:
"Adalet, fedakarlık ister, saygı ister, emek ister, çok büyük bir özen ve dikkat ister. Adalet insanlığın ezelden beri yiyecek gibi, barınma gibi ihtiyaç duyduğu bir kavramdır. Adaletin olmadığı bir ahvalde fertlerin kendilerini özgür ve mutlu hissetmeleri de mümkün değildir. Bu nedenle hukukun da siyasetin de ekonominin de uluslararası ilişkilerin de ulaşmak istediği nihai nokta adalettir aslında. Dolayısıyla adalet rasyonel olduğu kadar tabii bir ihtiyaç ve devletler için demokratik bir de mesuliyettir. Toplum hayatı için böylesine temel ve vazgeçilmez bir ihtiyaç olan adaletin bütün fonksiyonlarıyla tecelli etmesi şüphesiz ki çok önemlidir. Bireylerin hak ve özgürlüklerinin teminat altında olmadığı bir hukuk düzeninde adaletten söz edilemez. Esasen hukukun erdemi ancak adaletin tecellisine imkan veriyorsa ortaya çıkabilir. Yoksa kanun, hukukun en baskıcı rejimlerinde bile vardır. Öyle cumhuriyetler vardır ki öyle kanun devletleri vardır ki bireysel temel hak ve özgülükler hiçbir zaman vatandaşları tarafından özgürce kullanılamaz. Dolayısıyla önemli olan adaletin gerçekten tecellisidir."
Bu anlamda Cumhuriyetin 90| yılına yaklaşırken, demokratik niteliğinin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi açısından çok önemli, köklü reformlar yapıldığını vurgulayan Gül, "Reform deyince de temelinde adalet vardır, yargıda, hukukta yapılan reformlar vardır. Eğer gelişmiş ülkelerin hak, özgürlük ve hukuk anlayışlarıyla aynı anlayışta bir hukukunuz söz konusu değilse o zaman diğer standartlarınız da aynı şekilde çok geridedir. Ekonominin de ekonomik kalkınmanın da mutluluğun da aslında temelinde yargı reformları ve adalet vardır. Ne kadar düzgün çalışan adalet mekanizması, ne kadar objektif bir şekilde hak ve hukuk esaslı adalet dağıtma söz konusuysa ne kadar bu yöndeki çeşitli engellemeler ve çeşitli bürokrasi kaldırılıyorsa o zaman tabii ki adaletin de iyi tecelli ettiğine kanaat getirilir" değerlendirmesinde bulundu.
-"En önemli şey adalet ve adaletin dağıtımındaki iyileşmedir"
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, geçmişte adalet sarayları ve adalet bünyesinin çok köhne imkanlarla iç içe bulunduğunu, bugün ise modern teknolojinin imkanlarından fazlaca yararlanıldığını ifade ederek, son yıllarda özellikle haberleşme, dosyaların takibi, hakim, savcı ve avukatların dosyalara erişebilmesi, dosya takibi yapabilmesi konularında çok önemli gelişmeler olduğunu, gerek yüksek yargı organlarının başkanlarından gerekse Adalet Bakanı Sadullah Ergin'den aldığı bilgilerden öğrendiğini söyledi.
"Şüphesiz ki iyileşmenin sonu yoktur ama en iyi, en önemli şey, adalet ve adaletin dağıtımındaki iyileşmedir" diyen Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Herhangi birimiz bireysel olarak bir haksızlığa uğradığımızda, bir hak arama noktasında olduğumuzda meselenin ne kadar önemli olduğunu o zaman fark ederiz. Adalet camiasında, adalet dağıtanların, başta onların en iyi şekilde yetiştirilmesi, hukuk fakültelerinin eğitimlerinin en iyi şekilde takip edilmesi, gelişigüzel hukuk fakültelerinin açılmaması, hukuk fakültelerindeki eğitimin daima kontrollü olması ve oradan mezun olanların gerek hakim, gerek savcı olsun, gerek avukat olsun hepsinin gerçek anlamda nitelikli olmaları, onların aynı zamanda saygınlığını sağlayacaktır. Aynı zamanda da çok mukaddes olan adalet dağıtma görevlerini en doğru şekilde yapmalarına, hiç kimsenin etkisinde kalmadan gayet objektif, gayet vicdanlarından gelen sese kulak vererek ama kendilerini sınırlayan kanunları sonuna kadar özümseyerek yapmalarını sağlayacaktır."
Cumhurbaşkanı Gül, Türk yargısının Avrupa Birliği müzakere sürecinde dışa açıldığını görmekten büyük memnuniyet duyduğunu dile getirerek, "Sayın Bakanın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile ilgili verdiği rakamlar sevindiricidir. Çünkü, bir zamanlar AİHM'e hakim seçen Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisinin bir üyesiydim ve oradan çok yakın bilirim, Türkiye ile ilgili nelerin söylendiğini, Türkiye ile ilgili hangi davaların ne kadar olduğunu, bütün Avrupa'dan en çok giden dosyanın Türkiye'den olduğunu, bütün bunları çok yakınen bilen bir kişi olarak, bu alandaki gelişmelerden büyük bir memnuniyet duyuyorum" diye konuştu.
Gül, konuşmasını yeni adalet sarayının bir kez daha yargı camiasına, Kayserili hemşehrilerine ve Türkiye'ye hayırlı olmasını dileyerek bitirdi.
Cumhurbaşkanı Gül, Adalet Bakanı Ergin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, TBB Başkanı Feyzioğlu, Kayseri Valisi Orhan Düzgün ve diğer ilgililer, sahnede sembolik olarak tutulan kurdeleyi keserek açılış yaptı.
Gül ve beraberindekiler törenin ardından binada incelemelerde bulundu.