Keçi Gribi Hastalığında Salgın Tehdidi

Herbalist Cahit Gürkaş yaptığı açıklamada, iki mevsim değişikliği neticesinde baş gösteren gribal enfeksiyonları virüslerin mutasyona uğraması sonucu daha ciddi tehlikeli boyuta uğramasına neden olduğunu belirtti. Gürkaş, "Geçmiş yıllarda insanlarda oluşan gribal hastalıklar 1 haftalık dönemlerden sonra vücuttan atılımı gerçekleşebiliyordu. Ama bizim burada dikkat çekmek istediğimiz değişik türde ve vücuttan atılımı oldukça güç ve tehlikeli bir gribal enfeksiyon türü, Keçi gribi hastalığı. Bulaşıcısalgın olan bu tür hastalık normal gribal enfeksiyon türündeki hastalıkla başlangıçta belirtileri aynı olmakla beraber hastalığın 3 günden sonraki belirtileri ateş, kusma, baş dönmesi, yüzde ve kollarda uyuşma hissi, kuru öksürük, boğazda yanma hissi, halsizlik, eklemlerde ağrı oluşmasıdır. Akciğerlerde enfeksiyona neden olabilmekte ve hastanın tamamıyla bağışıklık sisteminin çökme riskine neden olabilmektedir" dedi.Virüslerin çeşitli olmakla beraber mutasyona uğrayabileceğini kaydeden Gürkaş, bazı virüslerin inatçı ve vücuttan atılımının çok zor olduğunu, bur tür virüslere karşı vücutta gelişen özel direnç mekanizmasının yetersiz kaldığını ifade etti. Hastalığı önlemek için yapılması gerekenleri anlatan Gürkaş, "Virüsler vücuda girdikleri bölgede ve organlarda hastalığa yol açabilecekleri gibi başka bir organda ya da vücutta yaygın olarak da hastalığa yol açabilirler. Bu tür inatçı virüslerin vücuttan atılımınısağlamak vücut direncinin artması için yapılması gereken mevsimsel gıdaların tüketilmesi, fastfood konserve türü ve hazır gıdalardan uzak durulmalı. Hijyene önem verilmeli, sigara, alkol ve asit içeren içecekler kullanmak mevsimsel sebze ve meyveye ağırlık verilmelidir. Evinizde rahatlıkla hazırlıyabileceğiniz bir kürümüz, soya fasulyesini haşlama yaparak üzerine yarım çay kaşığı zencefil, yarım çay kaşığı zerdeçel ilave ederek tüketmenizde büyük fayda sağlayacaktır. Vücudumuzun genel anlamda ihtiyacıolan besinler şunlardır; Ispanak, brokoli, kabak, karnabahar, maydanoz, havuç, balık, buğday unu, yulaf unu, bakla, nohut unu, mercimek, bezelye, fındık, keçi boynuzu, susam tohumu, bamya, biber, lahana ile karahinba’dır. Bu bitkilerin mantar ve virüs öldürücü etkisi, yeni hücre yapımını ve yara iyileşmesini sağlanması, sinir sistemi üzerinde rahatlatıcı etkisi, bağırsakların çalışmasını artırması ve yara iyileşmesini sağlaması zararlı maddelerin atılmasını sağlaması vücudun bağışıklık sistemininkuvvetlendirmesi, etkisi ölü dokuların ortadan kaldırılmasının sağlanması gibi çok yönlü etkileri vardır" şeklinde konuştu.