Kılıçdaroğlu, partisinin İş Dünyası Diyalog ve Dayanışma Birimi'nce Çorlu Silverside Otel'de organize edilen toplantıda, Tekirdağ ve ilçelerindeki sanayici ve iş adamlarıyla bir araya geldi.
Burada konuşan Kılıçdaroğlu, Tekirdağ'da kara, deniz, demir ve hava yollarının bulunduğunu, şehrin Avrupa'ya ve İstanbul'a yakın, Anadolu'ya komşu olduğunu belirterek, buranın İstanbul'un yükünü alabileceğini ancak İstanbul'un gölgesinde kalmaması gerektiğini söyledi.
Tekirdağ'ın sanayi, sanat, kültür ve lojistik merkezi olabileceğini kaydeden Kılıçdaroğlu, şehrin olağanüstü avantajlara sahip olduğunu dile getirdi.
Kılıçdaroğlu, Tekirdağ'ın en çok vergi veren iller arasında 9'uncu, ancak kamu payında 52'nci sırada olduğunu, burada bir haksızlık bulunduğunu dile getirerek, şehrin Avrupa ve Anadolu'nun en önemli lojistik merkezi olması halinde büyük avantajlar kazanacağını, bu ihtimalin değerlendirilmesi gerektiğini aktardı.
Gazetelerin ekonomi sayfalarında sürekli Türkiye'nin büyüdüğüne dair haberlerin yer aldığını anlatan Kılıçdaroğlu, TÜİK'in rakamlarına göre Türkiye'nin 1946-2002 yılları arasında yüzde 5.2 oranında büyüdüğünü, 2003-2012 arasında bu oranın yüzde 5.1'de kaldığını ifade etti.
"Büyümüyoruz, geçmişe göre daha küçük rakamlarda büyüyoruz" diyen Kılıçdaroğlu, darbelerin, savaşların yaşandığı yıllarda 5.2 oranında büyüyen ülkenin, son 10 yılda bu tarz bir olay yaşanmamasına rağmen daha az büyüdüğünü anlattı.
Kılıçdaroğlu, kullanılan enerjilerin fiyatlarının yüksekliğinin sanayiciler için bir engel olduğunu belirterek, teknolojiyi kullanan hiçbir Avrupa ülkesinin teknolojiyi Türkiye'ye vermediğini, ülkenin Rusya'dan teknolojisini aldığı cam sanayisinde dünya devi haline geldiğini ifade etti.
Dünyanın farklı ülkelerindeki elektrik fiyatlarına işaret eden Kılıçdaroğlu, Türkiye'de yüksek fiyatlı elektrik kullanılmasına rağmen sanayicilerin büyümeye çalıştığını bildirdi.
Kılıçdaroğlu, "Son 10 yılda sanayi tabanımızı büyük ölçüde kaybettik. Devletin rakamlarına göre 1998'de milli gelir içerisindeki sanayinin payı yüzde 32,6 iken 2010'da 23,3'e düşmüş durumda. Dünya sanayi üretim liginde 1990'da ilk 15 ülke içinde 13'üncü sıradayız, 2000'de 15. sırada, 2010'da ilk 15'te yokuz. 1987'de dünyanın en büyük ekonomileri arasında ilk 20'de 14'üncü sırada, 2012'de 16'ya düşmüşüz. Cari dolar kurunu esas alırsak 18'inci sıradayız. İki ülke daha hamle yapıp bizi geçerse ilk 20'de olmayacağız. İzlenen ekonomi politikaları sanayicilerin önüne büyük engel koyuyor" şeklinde konuştu.
-"Bu paralar nereye gidiyor-"-
Yüz ölçümü Konya'dan küçük olan Hollanda'nın 80 milyar dolarlık tarım ürünü ihracatı gerçekleştirdiğini, buna karşılık Türkiye'de bu rakamın 12 milyar dolar olduğunu aktaran Kılıçdaroğlu, saman ve angus ithalatını eleştirdi.
Kılıçdaroğlu, Avrupa'da olmamasına karşın Türkiye'de çıkan mali afların üreticinin zor durumda bulunduğunun göstergesi olduğunu ifade ederek, sıcak paraya ödenen faizlerden bahsetti.
Türkiye'de son 10 yılda 1.1 trilyon dolar vergi toplandığını, devletin 134 milyar dolar iç, 207 milyar dolar dış borç yaptığını, 38 milyar dolar da özelleştirme gerçekleştirdiğini, toplam rakamın yaklaşık 1 trilyon 700 milyar dolar tuttuğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, "1 trilyon 700 milyar dolar değerli arkadaşlar. Ortalama yüzde 5 büyüyoruz ve işsizliğimiz var, yüzde 10'un altına düşmedi. Sormamız gereken soru şu; Bu paralar nereye harcanıyor, az buz değil bu para. Hesabını soran oldu mu bugüne kadar- Bu paralar nerelere gidiyor diye bir bakan oldu mu- Sorun hesap sormamaktan başlıyor" diye konuştu.
-"Yeni bir kur politikasına ihtiyaç var"-
Kılıçdaroğlu, var olan ekonomi politikasının, Kemal Derviş ve arkadaşlarının Türkiye'yi krizden çıkarmak için uyguladıkları politika olduğunu kaydederek, bu politikanın değişmesi gerektiğini söyledi.
Diğer ekonomilere göre tarımda üstün olunduğunu, tarımla beraber katma değeri yüksek ürünlerin üretilmesine önem verilmesi, emek, düşünce ve zihin kaybının giderilmesi gerektiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Bunun için yeni bir para politikasına ihtiyaç var. Yeni bir para politikasına derken yeni bir kur politikasına ihtiyaç var. Bu dolar kuruyla bu sanayi büyümez. Kur dengeli olacak ama sanayicinin rekabet gücünü güçlendirecek. Avrupa'da da Amerika'da da Afrika'da da Ortadoğu'da da Uzakdoğu'da da bizim sanayicimiz rahatlıkla gidip malını satar. Satarsa zaten üretecek. Üretirse istihdam yaratacak, döviz gelecek. 21. yüzyılda sanayicinin özel tanımı var. Sanayici kendisine çalışmaz, onu aşmıştır. Sanayici, kendisini topluma ve ülkesine adamış kişidir. Sanayici ekonomi değil kamu görevlisidir."
Kılıçdaroğlu, adaletin bozulması halinde devletin yerinden oynayacağını, bütün dünyanın adalet üzerine kurulduğunu, demokrasi ve özgürlüğün birleşmesi halinde adalet kavramının yüceleceğini dile getirerek, bu kavramların olduğu yerde sanayicinin rahat bir şekilde üretim yapacağını aktardı.
Salonda bulunanlara hitaben, "Bizi tanımanızı isteriz" diyen Kılıçdaroğlu, iş dünyasıyla arasında mesafe olmayan partilerinde genç ve yetenekli kişilerin bulunduğunu bildirdi.
Etkinliğe, CHP genel başkan yardımcıları Erdoğan Toprak, Faik Öztrak ve Umut Oran, Tekirdağ milletvekilleri ve belediye başkanları da katıldı.
Muhabir: Uğur Aslanhan
Yayıncı: Erdal Turanlı
Kemal Kılıçdaroğlu Açıklaması
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Yeni bir kur politikasına ihtiyaç var. Bu dolar kuruyla bu sanayi büyümez. Kur dengeli olacak ama sanayicinin rekabet gücünü güçlendirecek" dedi.