Kemal Türkler Öldürülüşünün 30. Yılında Anıldı

22 Temmuz 1980 tarihinde evinin önünde öldürülen Kemal Türkler için bugün kabri başında anma töreni düzenlendi. Türkler'in eşi Sabahat Türkler, kızı Nilgün Soydan, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, DİSK'e bağlı sendika başkanları ve üyeleri ile çok sayıda kişi Türkler'in kabrinin bulunduğu Topkapı Mezarlığı önünde toplandı. Yakalarına Türkler'in fotoğraflarını asıp, ellerinde karanfillerle mezarlığa yürüyen kalabalık, sık sık "Kemal Türkler ölümsüzdür", "Kemal Türkler gururumuzdur" şeklinde sloganlar
attı. Türkler'in kabri çiçeklerle donatılırken, anma töreni sırasında sıcaktan bunalan yaşlı bir adam baygınlık geçirdi. Yaşlı adama anma törenine katılanlar müdahale etti.
Türkler'in kabri başında konuşma yapan kızı Nilgün Soydan, "Ben senin katilini gördüm. Ben senin katilinin Ünal Osmanağaoğlu olduğunu biliyorum. O saldırının tanığı bizzat bendim. Bu dava 30 yıl sürdü. Mücadelemizden asla vazgeçmedik. Arkadaşların, dostların, seni sevenler hepsi burada. Bu dava 30 yıl daha sürse mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz. Babamı öldüren derin devlettir" şeklinde konuştu.
DİSK Başkanı Süleyman Çelebi ise anayasa değişikliğini eleştirerek başladığı konuşmasında referanduma değindi. "Kemal Türkler bizim en önemli mücadele alanımızdır" diyen Çelebi, Başbakan Erdoğan'ın 12 Eylül'de idam edilen gençlerin mektuplarını okurken ağlamasını ise eleştirdi. Çelebi, "Birileri timsah gözyaşları döküyor. 12 Eylül'le hesaplaşma çağrısı yapıyor. 12 Eylül'le hesaplaşacak olan bizlerin. 12 Eylül'de en çok DİSK olarak bizler yıprandık. Ufak tefek değişiklikler yapılarak 12 Eylül'ün hesabı
sorulamaz. Onun için biz 12 Eylül yasasına karşıyız. Ancak yapılan bu ufak değişikliğe de karşıyız. Bu değişiklik bizleri kandıramaz. 12 Eylül'ün hesabını biz soracağız.elebi, "Sayın genel başkanım daha önce Taksim'e çıkma sözünü vermiştik. O sözünü tuttuk, şimdi karşınızda gururluyuz. Şimdi 12 Eylül'ü yapanlar ve gerçek faillerle hesaplaşacağız. Bunun da sözünü buradan veriyoruz" diye konuştu. Anayasanın tamamen değiştirilmesi gerektiğini belirten Çelebi, yapılan bu değişikliğin 12 Eylül Anayasası'nın
uzantısı olduğunu savundu.