Baydemir'den PKK'ya sert tepki

Baydemir'den PKK'ya sert tepki

Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, işadamı Raif Türk'ün mermer ocağı ve iş makinelerinin terör örgütü PKK tarafından yakılmasına tepki gösterdi.

Eylemin kabul edilemez olduğunu savunan Baydemir "yıllarca bu insanlar düşüncelerini özgürce ifade etsin diye bedel ödedik. En çok da örgütün kendisi ödedi. Şimdi bir insanı fikrinden dolayı cezalandırmak kendimizle çelişmektir" dedi.

Baydemir, makamında düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin Diyarbakır'da şantiyesi yakılan iş adamı ve Hakkari'de 10 kişinin hayatını kaybettiği mayın patlaması ile ilgili sorularını yanıtladı.

Kürtçe "Allah bu ateşe bir su döksün ve artık hiçbir annenin yüreği yanmasın" diyerek konuşmasına başlayan ve bu ateşin sönmesi, söndürülmesi gerektiğini ifade eden Baydemir, Diyarbakır'daki bir iş adamanın mermer ocağının teröristlerce basılıp, iş makinelerinin yakılması hadisesinden büyük üzüntü duyduğunu belirtti.

Saldırıyı kabul edilemez olarak gördüğünü ifade etmek istediğini söyleyen Baydemir, şöyle dedi: "Benim duygu dünyamda yaratmış olduğum şudur. Ha Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi makinelerimiz yakılmış, ha bir iş adamımızın mermer ocağı basılmış, iş makineleri yakılmış, benim açımdan zerre kadar bir fark yoktur. Her fırsatta 'Diyarbakır güvenli bir kenttir, gelin yatırım yapın' diyoruz. Şimdi ben ne diyeceğim? Bu itibarla kabul edilemez buluyorum. Nedeni ne olursa olsun kabul edilemez. Asla kabul etmiyorum.

Derhal bunun son bulması gerekiyor. İnanmıyorum, ama hele hele bu iş adamımızın fikrinden kaynaklıysa, bu daha da kabul edilmezdir. 30-40 yılımızı bu insanlar özgürleşsin, bu insanlar düşüncelerini özgürce ifade etsin diye mücadele ettik, bedel ödedik. Açıkça söylüyorum, en çok da örgütün kendisi bedel ödedi. Şimdi kalkıp bir insanı fikrinden dolayı cezalandırmak, kendimizle çelişmektir. Taban tabana zıt hale gelmektedir.

Açığa çıkmasını talep ediyorum ve bekliyorum. Dolayısıyla iş makineleri yakılan iş adamımızın fikri ne olursa olsun, Büyükşehir Belediye Başkanı olarak üzüntüsünü ve acısını paylaşıyorum ve yanında olduğumu belirtmek istiyorum."

Hakkari'deki saldırı

Baydemir, Hakkari'de 9 kişinin ölümü ve 4 kişinin de yaralanması olayının kabul edilemez olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: "Ne zamanki bu Kürt sorununda müzakere, diyalog zeminine yakınlaşır, yaklaşılırsa karanlık eller devreye giriyor, Hakkari'de olduğu gibi. Şiddetle kınıyorum, lanetliyorum, olamaz böyle bir şey. Hangi derin güç ve hangi derin otorite bu eylemi gerçekleştirmiş ise bunun açığa çıkması lazım. Toplum olarak açığa çıkarmamız lazım.

Bu vesile ile vicdanımdan, herkesin vicdanına bir kez daha çağrıda bulunmak istiyorum. Savaş uzadıkça kirlenir. Bu da kirlenmenin göstergesi ve başka bir delaletidir. Devlet de hükümet de muhalefet de kirlenir. Bana göre kimin daha çok kirlendiğinin bu manada anlamı yoktur. Bu kirliliği ortadan kaldırmak ve daha fazla kirlenmek istemiyorsak, derhal müzakere, diyalog, istişare zeminine ve herkesin kendinden fedakarlık zeminine hızla akması gerekiyor.

Temennim budur, bunu söylerken Hakkari'de 9 militanın yaşamına kastedilmesini de bu çerçevede ele aldığımı ifade etmek istiyorum. Bunlar olmamalı. Artık bu ülkede kardeş kanının akmaması için çatışmasızlık dönemine girmek için hükümet başta olmak üzere hepimizin çaba içerisinde olması gerektiğine dikkat çekmek istiyorum."

Su borcunu ödemeyen okullar


Bu arada Osman Baydemir, borçlarından dolayı suları kesik olan 116 okulun sularının yarın sabah açılacağını bildirdi.

Baydemir, Diyarbakır'daki okulların sularının kesilmesi ile ilgili düzenlediği basın toplantısında, bu uygulamanın nedeninin bir iki aylık su faturalarının tahsil edilmemesinden kaynaklı olmadığını belirtti.

Bu sorunun neredeyse son 7-8 yılın birikmiş sorun olduğunu anlatan Baydemir, okulların su borçlarının 19 milyon 442 bin 888 lirayı bulduğunu, yıllardır su borcunu ödemeyen ve su borcunu ödememeyi neredeyse bir idari işlem haline dönüştüren bir tavırla karşı karşıya olduklarını söyledi.

Söz konusu 19 milyon lirayı tahsil ettikleri takdirde Diyarbakır'a bağlı bir köyde su sorunu olmayacağını vurgulayan Baydemir, şöyle dedi: "Bu bir uyarıydı, hükümete ve özellikle de Milli Eğitim Bakanlığına. Yarın sabahtan itibaren okullarımızın sularını bırakıyoruz. Ama açık söylüyorum bu bizim açımızdan henüz çözülmüş bir sorun değil. Bu alacağın tahsili konusunda asla vazgeçmiyoruz. Bir açık kapı bırakıyoruz, tekrar bir uzlaşma, bir zemin hazırlıyoruz. Gerekirse hemen bu akşam atlarım Ankara'ya giderim.

Amacım sorunu çözmektir, kavga etmek değildir. Gücünüz kaç takside yetiyorsa öyle yapalım ama, her ay düzenli ödensin ki ben de halkıma hizmet yapabileyim. Ödenmezse başka cihetlere gideceğiz. Eğer ben doğru yönetemezsem bu parayı tahsil edemezsem, her şeyden ve herkesten önce bakanlığın kendisi ve hükümet beni eleştirecektir. Diyarbakır'da su alacakları konusunda sıkıntı yaşamış olduğu tek resmi kurum milli eğitimdir, kısmen üniversitedir. Başka hiçbir resmi kurumla bir sıkıntımız yoktur. 106 aydır tek kuruş ödemeyen okullar var."

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile