Kentin Tek Müzesi Özel İzinle Gezilebiliyor

MKEK Kırıkkale Silah Fabrikası bünyesindeki 'Silah Müzesi'nde sergilenen, Osmanlı döneminde kullanılan silah, miğfer ve çelik yelekler göz kamaştırıyor Özel izinle gezilebilen kentin tek müzesini, yılda yaklaşık 2 bin 500 kişi ziyaret ediyor.

ORHAN CANBULATEL - ZEKERİYA KARADAVUT - Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu (MKEK) Kırıkkale Silah Fabrikası bünyesindeki, kentin tek müzesi olan 'Silah Müzesi'ni gezebilmek için özel izin gerekiyor.

Silah Fabrikası Eğitim ve Organizasyon Şefi ve Silah Müzesi Sorumlusu Dursun Aydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada,15 Temmuz 1990'da ziyarete açılan müzede Kurtuluş Savaşı'ndan sonra İstanbul ve Karadeniz halkından toplanarak Anadolu'ya kaçırılan eserlerin sergilendiğini söyledi.

Müzede yaklaşık 500 eser bulunduğunu ifade eden Aydın, 'Bu eserlerin hepsi Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün envanter defterlerinde kayıtlıdır. Hepsi orijinaldir. Bunları da 13.-14. yüzyıldan başlayarak günümüze kadar koruyucu, delici, kesici, ateşleyici olmak üzere sıraladık.' dedi.

Aydın, hafta içi MKEK Kırıkkale Silah Fabrikası Müdürlüğünce verilen özel izinle gezilebilen müzeyi yılda yaklaşık 2 bin 500 kişinin ziyaret ettiğini kaydetti.

Müzede paha biçilemeyen eserler bulunduğunu dile getiren Aydın, 'Bu eserler arasında en dikkati çekicisi 14'üncü yüzyıla ait ok ile kılıç gibi silahlara karşı korunmak amacıyla yapılan bir zırh gömleği ve miğfer. Zırhın üzerinde o dönemin şartlarında kullanılan kalite kontrol damgası da bulunuyor. Miğfer ve zırhın ağırlığı 28 kilo.' diye konuştu.

Aydın, müzede manevi açıdan da çok kıymetli eserlerin yer aldığını vurgulayarak, şunları anlattı:

'Bunlardan biri 17. yüzyıla ait ok hedefi. Hikayeye göre, düzlük bir meydanda bir şölen kurulur ve bu şölende de orada bulunan gençler ok atarlar, hedef tutturmaya çalışırlar. Bunu gören yaşı geçkin 'Topçu Mustafa Ağa' denilen eski bir savaşçı da ok atma yarışına katılır. Mustafa Ağa'yı gören gençler dalga geçmeye başlarlar. Bunun üzerine Topçu Mustafa Ağa, hedef olarak kullanılan kütüğe nişan alır ve okunu fırlatır. Ok, günümüz şartlarında teknolojik silahların bile delemediği 32 santim uzunluğundaki bu hedefi delip geçer.

Şimdi bu kütükteki iki ok, o zamandan kalmıştır. Mustafa Ağa da kütüğün üzerine, 'Allah'ıma hamdolsun, bu iki oku size hediye ediyorum. Topçu Mustafa Ağa' diye yazıp hedefi gençlere hediye etmiştir.'

Müzede Osmanlıların ilk kullandığı ateşli silahların da bulunduğunu belirten Aydın, 'Sergilenen ürünler arasında sadece kılıç, ok, topuz yok. Osmanlı'nın ilk kullandığı ateşli silahlar da bulunuyor. Ayrıca Batı ülkelerinde 15. ve 16. yüzyıllarda kullanılan silahlar ve çeşitli savaş aletleri de yer alıyor.' ifadelerini kullandı.

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile