Kesk Genel Başkanı Sami Evren Van'da

Kamu Emekçileri Sendikası Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Sami Evren, "Taksim'de KESK asla sayı pazarlığına girmez. Emekçilerin bayramında, emekçiler parmak ile sayılmaz. Üretenler parmak ile sayılmaz. Binlerce KESK üyesi ve emekçinin 1 Mayıs'ı alanında kutlama hakları vardır" dedi.
KESK Genel Başkanı Sami Evren, SES Genel Başkanı Bedriye Yorgun ve KESK'e bağlı diğer işkollarının merkez yürütme kolları üyeleri ile birlikte Van Şubeler Platformu'nun akşam saatlerinde düzenlediği yürüyüşe katıldı. Mavi Plaza İş Merkezi'nde bulunan Eğitim-Sen Van Şube Başkanlığı'ndan çıkan Evren ve beraberindekiler, kalabalıkla birlikte, açılan pankartlar ve atılan sloganlar eşliğinde yürüyerek Sanat Sokağı'na geldiler. Burada toplanan yaklaşık 200 kişilik sendika üyelerine hitap eden Evren, SES Van
Şubesi'nin 2 üyesinin başka illere sürgün edildiğini iddia etti ve durumu kınadı.

"12 EYLÜL ANAYASASI'NIN TAMAMEN DEĞİŞMESİNİ İSTİYORUZ"
12 Eylül Anayasası'nın değişmesini istediklerini belirten Evren, "Bütün hukukçular diyorlar ki, 'bütün dünyada anayasalar yazılırken o ülke sınırları içerisinde yaşayan yurttaşların toplumsal bir mutabakat metni olmalıdır'. Yani bu ülkenin 72 milyon insanı yaşıyorsa, bu 72 milyon insanımızın toplumsal mutabakatı oluşturmamız gerekir. Bunun için de bu ülkede sorun yaşayan, sorunu olan bütün kesimlerin görüşünün alınması gerekir. Sadece Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) hükümetinin bir tasarı olarak
anayasa gündeme getirilemez. Bir hükümet tasarısı olarak gündeme getirilecek ise çoğunluk partisinin değil, çoğulculuğun anayasası gündeme getirilmesi gerekir. Biz bu ülkede yurttaşlarımızın bir arada, eşitlik ve özgürlük içinde dostça yaşayabileceği adaleti, vicdanı, kardeşliği arıyoruz. Bunun için 12 Eylül faşist zihniyetinden arındırılmış, insanlarımız arasında ayrımcılık yapmayan, eşit koşullar içerisinde herkesin kimliğini kendisine teslim eden demokratik bir anayasa talebimiz var" dedi.

"TAKSİM TARTIŞMASI ARTIK GERİDE KALMALIDIR"
1 Mayıs İşçi Bayramı'nı Taksim'de kutlayacaklarını da kaydeden KESK Genel Başkanı Sami Evren, 6 işçi konfederasyonu olarak geçtiğimiz günlerde bir toplantı yaptıklarını ve Taksim tartışmasının artık geride kalması gerektiğini vurguladıklarını belirtti. Taksim tartışmasının geride kalabilmesi için de emekçilerin Taksim Meydanı'nda özgürce olmaları gerektiğini anlatan Evren, "Biz 6 konfederasyon Taksim'de 1 Mayıs'ı kutlama kararı aldık. Türkiye'nin bir yanında da, bütün illerde de emekçilerin birleşik
mücadelesi, emekçilerin demokrasi sesleriyle, ayak sesleriyle bütün ülkemizde kutlanacak. Ancak siyasi iktidarda henüz bir yanıt oluşmadı. Sayın Başbakan olumlu konuşmalar yaptı. İçişleri Bakanı olumlu konuşmalar yaptı. Ama bugün vali kısmen bazı açıklamalar yaptı. Yarın da görüşeceğiz. Yapılan yeni açıklamalara gerginlik olmasın diye söz söylemek istemiyorum. Ama herkesin bilmesi gereken bazı konuların altını çizmek istiyorum. Birincisi Taksim'de KESK asla sayı pazarlığına girmez. Emekçilerin
bayramında, emekçiler parmak ile sayılmaz. Üretenler parmak ile sayılmaz. Binlerce KESK üyesi ve emekçinin 1 Mayıs'ı alanında kutlama hakları vardır. Neden vardır? Borcumuz vardı. Kime vardır? 1977'de faşistlerin katlettiği 37 emekçiye borcumuz vardır. İkincisi, Taksim'de konfederasyonların hukukuna uyan, onların çizdiği çerçeveye uyan, bütün demokrasi güçleriyle birlikte alanda olacağız. Çünkü sadece sendikal bürokrasiyle sınırlı bir Taksim kutlamasını reddediyoruz. Bütün güçlerimizle birlikte hiç
kimsenin engellemediği, kürsümüzü önceden kurduğumuz, şarkılarımızla, türkülerimizle, taleplerimizle, yürüyüş kollarımızla taksimde olmak istiyoruz. Bunun engellemeye kalkınmasına asla izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.

"TÜRK'E ATILAN O YUMRUK, KARDEŞLİĞE VE BARIŞA ATILAN YUMRUKTUR"
Kapatılan Demokratik Toplum Partisi'nin eski Genel Başkanı Ahmet Türk'ün bugün Samsun'da uğradığı saldırıya da değinen Sami Evren konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu ülkede gerginlik oluşturma isteyenler, bu ülkede barış ve kardeşliği istemeyen provokatörler, Kürt halkının şahsında Sayın Ahmet Türk'e yumruk atmakla aslında kendilerine yumruk atmışlardır. O nedenle bizler asla bu provokatörlerin amaçlarına hizmet edici, kardeşliği ve barış söylemlerimizden vazgeçici tutum içerisinde olamayız. O nedenle o atılan yumruk kardeşliğe ve barışa atılan yumruktur. O nedenle Kürt ile Türk halkının kardeş olduğunu samimiyetle 10 defa fazla söylememiz lazım. İçişleri
Bakanına, Başbakana görev düşmektedir; bu saldırıyı kim yapmışsa, bu saldırıyı kim azmettirmiş ve azmettirmiş ise bu saldırının arkasındaki ırkçı, şoven, faşist güçler kimse mutlaka açığa çıkartılmalıdır. Burada Samsun'daki demokrasi güçlerine sesleniyorum. İlk tepkiyi yarın Samsun'da emekçiler verecektir, KESK verecektir, demokrasi güçleri verecektir. Samsun halkı bu eylemin bir parçası asla olmayacaktır. Karadeniz halkı bu saldırının bir parçası asla olmayacaktır."