Erciş ilçesindeki Yeşilova Mahallesi'nde yaşayan Kurt, yaptığı açıklamada, o günleri unutamadığını söyledi.
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Beşparmak Dağları'nda görev için kendisine emir geldiğini belirten Kurt, şöyle devam etti:
"Biz orada çarpışarak gidiyorduk, her yer uçurumdu, yol yoktu. Allah bize güç ve kuvvet veriyordu, ilerliyorduk. Akşam üzeriydi Rumlar mayın döşemişlerdi, tankımız mayına çarptı. Tankın içinde biz 5 kişiydik. Ben tankın şoförüydüm, tank mayına bastığı zaman aşağıya doğru kaydırsaydım yuvarlanarak 500 metre giderdi uçurumdan. Sağ palet mayına bastı yukarı doğru bir buçuk metre havaya kaldırdı. Tankın içinde 20 dakika mahsur kaldık. Kendimize geldiğimizde benim altımda kurtarıcı kapak vardı, o kapak fırlamıştı. Benim ayağıma şarapnel parçaları değmişti."
Kurt, olay sırasında her taraftan ateş geldiğini belirterek, "Biz de karşılık veriyorduk. Yaralı ayağımla mücadele veriyordum arkadaşlarımla. Ölümü göze almıştık. Bizim etrafımızı sardılar, bağırıyorlardı, sesleri geliyordu, ama biz yılmadık fırsat vermedik. Rum askerlerini püskürttük. Tankımız onlara çok büyük bir zayiat verdi. 6 saatlik bir çarpışmanın ardından zafere kavuştuk. Millet, bayrak için çok şükür başardık." dedi.
Erciş Muharip Gaziler Derneği Başkanı Mehmet Hanifi Yavuz ise derneğe kayıtlı 60 üye olduğunu, üyelerin sorunlarının çözülmesi için çalışmalarını sürdürdüklerini dile getirdi.
Kıbrıs Savaşı'ndaki Efsaneleşen Tankı Kullanan Gazinin Anıları
Kıbrıs Barış Harekatı sırasında Beşparmak Dağları'nda bin 24 metre yükseklikte dik ve sarp kayaların üzerinden ilerleyerek düşman tahkimatını püskürten ve efsaneleşen tankın, Van'da hayatını sürdüren şoförü Kıbrıs Gazisi Abdulkadir Kurt, anılarını anlattı.