Kılıçdaroğlu: Başbakan, bedelli askerliği referanduma götürsün

Kılıçdaroğlu: Başbakan, bedelli askerliği referanduma götürsün

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, bedelli askerlikle ilgili olarak daha önce 'halkın oyuna sunmadan olmaz' dediğini, şimdi sözünde durarak referanduma gitmesi gerektiğini söyledi.


Antalya’da dün partisinin belediye başkanlarıyla birlikte toplantı düzenleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bugün de Muratpaşa Belediyesi Konferans Salonu’nda partililerle bir araya geldi. Öğle saatlerinde, kızı Azime Aslı Nadir`in evinden ayrılan Kemal Kılıçdaroğlu, ilk olarak, yol üzerindeki bir kahvehanede vatandaşlarla selamlaştı. Burada bir süre kahvehane sakinleriyle sohbet eden Kılıçdaroğlu, AK Parti’nin, kendilerinin seçim projelerine şimdi sahip çıktığını iddia etti.
Bunlardan birinin de bedelli askerlik olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, “Şimdi çıkaracağız diyorlar, nasıl geleceği de belli değil. Bizim düşündüğümüz gibi mi? Bilmiyoruz. Başbakan, açık çağrı yapmıştı. Böyle bir şey olursa referanduma gideceğiz diye. Er adam sözünden dönmez. Bekliyoruz, referanduma götürsünler bakalım. Söz verdiler, bir başbakan yalan söyler mi? Bir başbakana yalan söylemek yakışmaz. Milletin önüne çıktın söyledin, ‘referanduma götüreceğiz’ dedin.” diye konuştu.

Daha sonra partilileriyle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, AK Parti hükümetine yüklendi. Burada da bedelli askerlik konusuna değinen Kılıçdaroğlu, AK Parti’nin seçim döneminde bunu eleştirdiğini şimdi CHP’nin projesine sahip çıktıkların savundu. Seçim zamanında AK Parti’nin ‘Bunların hepsi hayal. Bunlar gerçekleşemez. Bunlar hayal aleminde geziyor.’ dediklerini iddia eden Kılıçdaroğlu, “Şimdi ne oldu? Bizim projelerimizi yavaş yavaş Meclis`e getiriyorlar. Bizim bedelli askerlikle ilgili şartlarımız belli. Yoksul çocuklardan para alınmayacak, onlar birikmişlerse bir sorun olmayacak. Şimdi bir çalışma yapıyorlar. Daha önce şunu söylemişti Başbakan Erdoğan, ‘Bedelli askerlik çok önemli bir konudur. Bu kadar önemli bir konuyu Meclis`e getirmeden düşünmek lazım. Artı halkımın oyuna götüreceğim ve başvuracağım ancak böyle olur bedelli askerlik.’ demişti.” şeklinde konuştu.


"ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANI İSTİFA ETMELİYDİ"
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın, 23 Ekim’deki Erciş depreminin ardından, 29 Ekim’de yaptığı basın toplantısında sarf ettiği ‘Bugün itibariyle diyebilirim ki deprem açısından en güvenilir Van ve Erciş`tir. Çünkü buradaki fay kırılmış ve enerjisini boşalmıştır. Hasarsız binalara girebilirsiniz.’ sözlerini eleştiren Kılıçdaroğlu, “Nereden biliyorsun sayın bakan? Deprem uzmanı mısın? diye sordu. Bu sözlerin ardından, vatandaşların çadırlardan çıkıp hasarlı evlere girdiğini ve bu nedenle son depremde çok sayıda insanın hayatını kaybettiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Sağlıklı çalışan bir demokraside o bakanın bir gün koltuğunda oturmaması lazım. Ama ar damarı çatlamış insanlar koltuklarına oturmaya devam ediyorlar.” dedi.
Vatandaşların, haklı olarak vali ve bakanın istifasını istediğini savunan Kılıçdaroğlu, karşılığında cop ve biber gazıyla müdahale edilmesinin, demokrasiyle bir ilgisinin olmadığını ifade etti.


KAMER GENÇ’E SAHİP ÇIKTI
Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu`nda, Meclis İdare Amiri Salim Uslu’nun, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut’un uyarısına rağmen kürsüyü terk etmeyen CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç’i iterek kürsünden uzaklaştırmasına da değindi.
Kamer Genç’e sahip çıkan Kılıçdaroğlu, “Parlamentoda bir arkadaşımız konuşacağım diyor. Seçimle gelmiş arkadaşımız. Başkan önce gündem dışı konuştuğu gerekçesiyle konuşmasını kesiyor. Sonra oylamaya sunuyor, ‘konuşsun mu? konuşmasın mı?’ diye. AK Parti oylarıyla konuşmasın kararı çıkıyor. Buradan bütün milletime sesleniyorum, senin oy verdiğin kişiye senin kürsünde TBMM kürsüsünden konuşma yasağı getiren anlayışa evet mi? hayır mı? diyorsun. Konuşturulmuyor. O konuşmaya devam ediyor. Oturumu yöneten arkadaş, AK Parti idari amirini göreve davet ediyor. ‘Gel bunu sustur’ diye. Kabadayı kozuyla geliyor. Eski bir sendikacı. Ne olduğunu çok iyi biliriz. İşçinin parasıyla lüks arabaya binmek, milletvekili dövmeye benzemez. Sonra kalkacaksın milletvekili itekleyip dövmeye kalkacaksın. İleri demokrasi adına. Sevsinler böyle demokrasinizi. Bunu yapan kişiye bir yaptırım uygulanması lazım. Başkan bunu oylamaya sunuyor, AK Parti’nin oyuyla reddediliyor. Bu davranışı içinize sığdırabiliyorsanız size bir şey demiyorum.” diye konuştu.


Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile