'Kılıçdaroğlu Çok Tehlikeli Bir Oyun Oynuyor'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu: (1) 'Kılıçdaroğlu çok tehlikeli bir oyun oynuyor. Önümüzdeki 4,5 yılı Türkiye'nin huzur içerisinde geçirmemesi için Türkiye'nin geleceğe bakmaması için hep şu ayağının ucuna bakması için Türkiye'ye bir tuzak hazırlıyor. İYİ Parti de bunun ortağıdır, Saadet Partisi de bunun ortağıdır, aynen bunu 24 Haziran'da da böyle gerçekleştirdiler' 'Cumhur İttifakı'yla beraber onların saldırılarına çok daha güçlü bir set koyacağız. Hep birlikte güçlü bir set koyacağız ve göreceksiniz önümüzdeki 4,5 yılda Türkiye daha güçlü sıçrayacak' '(Kayyum atanan belediyeler) Para, erzak, silah gönderiyorlardı, şimdi Kılıçdaroğlu'nun şemsiyesi altında Türkiye'deki bütün büyük şehirlerde ve illerde 299 tane PKK ve HDP iltisaklı belediye meclis üyelerini ve il genel meclisi üyelerini belediyeye sokuyorlar' '(HDP'li milletvekilleri) Bu milletin, milletvekili sıfatı onlara yakışmaz. Onlar Kandil'in, onlar PKK'nın, onlar terörün kurma robotudur, kurma. Kendi adlarına söyleyecekleri bir tek cümle yok, karakterleri yoktur, haysiyetleri de yoktur onların' '31 Mart'ta bir zafiyete uğrarsak bilmenizi isterim ki 1 Nisan'da Doğu ve Güneydoğu'da 6 yaşındaki çocukların ellerine taşları verirler, valileri, kaymakamları itibarsız hale getirirler, oradaki huzur kalkar. Şu anda 24 saat Doğu ve Güneydoğu'da huzur var'

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Kılıçdaroğlu çok tehlikeli bir oyun oynuyor. Önümüzdeki 4,5 yılı Türkiye'nin huzur içerisinde geçirmemesi için Türkiye'nin geleceğe bakmaması için hep şu ayağının ucuna bakması için Türkiye'ye bir tuzak hazırlıyor. İYİ Parti de bunun ortağıdır, Saadet Partisi de bunun ortağıdır, aynen bunu 24 Haziran'da da böyle gerçekleştirdiler." dedi.

Soylu, Pazar ilçe merkezinde parti otobüsü üzerinden vatandaşlara hitabına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileterek başladı.

"On yıllardır ülkenin üzerinde kazan kaynatılmaya devam edildiğini dile getiren soylu, şunları belirtti:

"Ne zaman biz hafif bir düzlüğe çıksak ya darbe yapıyorlar ya ekonomik saldırı yapıyorlar ya bizi IMF ile bağlıyorlar ya anarşi oluşturuyorlar ya sevdiğimiz adamlara basınları üzerinden hakaret, iftira ediyorlar, ayar vermeye çalışıyorlar veyahut da kardeşi kardeşe düşürmeye çalışıyorlar. On yıllardır hep bu kumpas, hep bu tezgah işliyor. Bunu rahmetli Menderes'ten rahmetli Erbakan'a kadar, Demirel'den Türkeş'e kadar, kim kendi sözlerini dinlemediği zaman olmuşsa acımasız bir şekilde bu ülkede herkese uyguladılar. Türk-Kürt, Alevi-Sünni, sağcı-solcu, laik dindar, başı açık, kapalı, buldukları her yerden milletimizi birbirine düşürmeye çalıştılar. İlk kez 21. asrın başından itibaren hem millet olarak hem de liderimiz Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında bu ülke ilk kez bunlara direniyor."

Soylu, Türkiye'ye yoksulluk gösterildiğini, hastanelerde insanların ilaç kuyruklarına muhtaç edildiğini belirterek, şöyle devam etti:

"Bize dediler ki 'Siz kimsiniz de bu ülkeyi idare edeceksiniz, sizin sahibiniz biziz, efendiniz biziz.' Şimdi niye adım adım geziyoruz, biliyor musunuz? Size teşekkür etmek için adım adım geziyoruz. Çünkü yıllardan beri, 'Siz iktidar olsanız ne olur?' diye bize söylenenlere, 'Muktedir olamazsınız, iktidar olsanız da muktedir biziz.' diye söyleyenlere, 17 yıldır Cumhurbaşkanımızın da liderliğinde bu millet şunu haykırıyor her sandığa gittiğinde, her 50 gramlık oy pusulasını kullandığında, 'Hem iktidar biziz hem de muktedir biziz.'

Son 7 yıldır anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirdiler. Gezi olaylarından 17-25 Aralık'a kadar, 6-7 Ekim'den o Amerika'nın uşağı olan Pensilvanya'daki şarlatan hainin yaptığı 15 Temmuz darbesine kadar, 7 Haziran seçimlerinden sonra hafif HDP biraz toparlandı 12,5-13 puan aldı yaktılar, yıktılar oraları. Çukur, barikatlar yaptılar, evleri yaktılar, camileri yıktılar, Siirt Hastanesini 7 kere yaktılar bir gün içerisinde. Yapmadıkları kalmadı. Gezi olaylarından itibaren bir iş daha yaptılar, baktılar ki Türkiye ayaklarının üzerinde gidiyor, Irak'ın kuzeyinde devlet kurmak istediler ve Irak'ın kuzeyinde kuracakları devlete Amerika'dan, Avrupa'dan destek aldılar. Hemşehriniz Tayyip Erdoğan olmamış olsaydı bu ülkede, adımın Süleyman olduğu kadar eminim ki bu devlet orada kurulmuş olacaktı ve bu bölgeye bundan sonra bütün ülkelerin içlerini karıştıracak yepyeni bir adımı atmış olacaklardı."

Türkiye'nin, Irak ve İran'la arasının en limoni olduğu dönemde Erdoğan'ın bütün dünyaya bir mesaj verdiğinin altını çizen Soylu, "Verdiği mesaj da açıktı. 'Bu coğrafyada bize sormadan kimse oyun kuramaz', notun aslı buydu. Şimdi bir taraftan terörle, bir taraftan anarşiyle, bir taraftan ekonomik saldırılarla bizi imtihan etmeye çalışıyorlar." diye konuştu.

- "Büyük projelerimizin büyük bölümünü tamamladık"

Soylu, Gezi olaylarında faizin 3,5-4 olduğunu anımsatarak, şu değerlendirmede bulundu:

"Gezi Olayları bitti, faiz 11'e yükseldi. 100 milyar dolarlık yatırımın önü açılmıştı, IMF'nin Türkiye'den borcu ödenerek gitmesi sağlanmıştı. 'Sen nasıl bunu yaparsın?' diye bütün Türkiye'ye, hepimize neredeyse yapmadıkları kalmadı. Eğer 31 Mart'ta hangi sebeple olursa olsun, bir zafiyet içerisinde olursak bilesiniz ki önümüzdeki 4,5 yılda bunlar anamızdan emdiğimiz sütü burnumuzdan getirirler. Bunu sadece Pazar, Rize, Trabzon için söylüyor değilim, 780 bin kilometrekarenin her santimetrekaresi için, 82 milyon insanımız için bunu söylüyorum."

Türkiye'de 50 yıldan beri ülkenin 4,5 yıl seçim yapmadığı hiçbir dönem olmadığını dile getiren Soylu, "İlk kez 4,5 yıl seçim olmayan zaman dilimine doğru gidiyoruz. Türkiye'nin ekonomik olarak sıçraması, büyümesi, zenginleşmesi, aynı zamanda ikinci büyük bir sıçramayı gerçekleştirebilmesi, milli ve yerli üretmesi, terörü tasfiye etmesi, kökünü kazıyabilmesi için bu 4,5 yıla ihtiyacımız var. Geçtiğimiz 7 yıl içerisinde bize bu kadar saldırı yapmalarına rağmen, büyük projelerimizin büyük bölümünü tamamladık." dedi.

Soylu, Türkiye'nin büyük projelerini gerçekleştirmesini istemeyenlerin Başbakana ültimatom vermeye kalkıştığını belirterek, "Türkiye bütün bu saldırılara rağmen bunların hepsini yaptı ve gerçekleştirdi. Neyle yaptı, biliyor musunuz? Sizin 50 gramlık oy pusulanızla yaptı. Amerika'yı, Avrupa'yı neyle dize getirdi, biliyor musunuz? Türkiye'nin onurlu duruşunu neyle sağladı, biliyor musunuz? O 50 gramlık oy pusulasıyla sandıkla, reyle, oyla, demokrasiyle beraber bu milletin iradesiyle sağladı. Yıllardan beri bu milletin üzerine oynuyorlar. Önümüzde 4,5 yıl var. Bu 4,5 yılda buradan güçlü çıkan bir Türkiye'ye ihtiyaç var." ifadelerini kullandı.

- "Çocuklarımız niye şehit oluyorlar Kato'da?"

Cumhur İttifakı'nın önemli olduğuna işaret eden Soylu, "Cumhur İttifakı'yla beraber onların saldırılarına çok daha güçlü bir set koyacağız. Hep birlikte güçlü bir set koyacağız ve göreceksiniz önümüzdeki 4,5 yılda Türkiye daha güçlü sıçrayacak." dedi.

Soylu, elbette eksikleri, hataları bulunduğunu, eksikten yoksunun sadece Cenabıallah olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti:

"Eksiğimiz, hatamız elbette var ama Tayyip Erdoğan'ın da kadrolarının da bir samimiyet eksikliği yoktur. HDP, PKK, FETÖ ile ittifak içerisinde olanları, bunda beis görmeyenleri, kendi adaylarını desteklemek için PKK'ya oy çağrısı yapanları görmüyor musunuz? Sonra bana kızıyorlar, niye kızıyorlar, sert konuşuyormuşum diye. Ne konuşmuşum, ne söyledim yani? Kadın diyecek ki 'Sırtımı YPG'ye, PKK'ya dayadım', ne yapacağım ben, onun sırtını mı sıvazlayacağım yani? YPG'ye, PKK'ya dayadıysan şimdi sana sırtını dayayacak dört tane duvar verdik, ister o duvara daya, ister o duvara daya, ister o duvara daya, ister o duvara... Hangi duvara dayarsan daya."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın talimatıyla Doğu ve Güneydoğu Anadolu'da teröre yardım, yataklık eden 94 belediyeyi aldıklarını belirten Soylu, "Belediyeye gelenlere, 'Hadi bakalım buraya gelip çalışabilirsin ama kardeşini dağa göndereceksin' diyorlardı. Para, erzak, silah gönderiyorlardı, şimdi Kılıçdaroğlu'nun şemsiyesi altında Türkiye'deki bütün büyük şehirlerde ve illerde 299 tane PKK ve HDP iltisaklı belediye meclis üyelerini ve il genel meclisi üyelerini belediyeye sokuyorlar." diye konuştu.

Soylu, vatandaşlara, "O zaman bizim evlatlarımız niye şehit oluyor?" sorusunu yönelterek, şöyle devam etti:

"Çocuklarımız niye şehit oluyorlar Kato'da? Şehit anneleri, babaları o cenazelerde vakarlarını, ağırlığını, sorumluluğunu ortaya koyuyor. Baba bize diyor ki 'Bir evladım daha var, memleketime kurban olsun.' Biz ne söyleyeceğiz o adama? Bize diyorlar ki, 'Siz Doğu ve Güneydoğu'da bu belediyelere el koydunuz ha terörü tasfiye ettiniz ha biz terörist cenazesine gitmek istiyoruz bize müsaade etmiyorsunuz ha şimdi biz sizin şehirlerinize nifak, fitne tohumlarını ekelim de görün.' Kılıçdaroğlu çok tehlikeli bir oyun oynuyor. Önümüzdeki 4,5 yılı Türkiye'nin huzur içerisinde geçirmemesi için Türkiye'nin geleceğe bakmaması için hep şu ayağının ucuna bakması için Türkiye'ye bir tuzak hazırlıyor. İYİ Parti de bunun ortağıdır, Saadet Partisi de bunun ortağıdır, aynen bunu 24 Haziran'da da böyle gerçekleştirdiler.

Ben mi taşıdım 24 Haziran seçimlerinde PKK'yı Meclise? Öyle HDP diye bir siyasi parti yoktur, PKK'nın siyasi kolu vardır. Onlar milletvekili de değildir, onlar terörün vekilleridir, o kadar açık ve net. Bu milletin, milletvekili sıfatı onlara yakışmaz. Onlar Kandil'in, onlar PKK'nın, onlar terörün kurma robotudur, kurma. Kendi adlarına söyleyecekleri bir tek cümle yok, karakterleri yoktur, haysiyetleri de yoktur onların. Bu memleketin yıllardır başına getirdikleri var. Kızıyorlar bize, neymiş? Bunların milletvekilleri İstanbul'da toplanacaklar, 15 vilayeti gezecekler, en son Diyarbakır'a gidecekler, sonra orada da da Apo'nun İmralı'dan serbest bırakılması için yürüyüş yapacaklar. Bende ne dedim, kötü bir şey mi söyledim, 'Ulan sizi yürüten adam değildir.' dedim."

- "Türkiye'nin 780 bin kilometrekaresinde huzur var"

Türkiye'nin 17 yıldan beri bir yükselme dönemi içerisinde olduğunun altını çizen Soylu, "Özellikle 15 Temmuz'dan sonra güvenlik konusunda son yıllarda yaşamadığı kadar güçlü bir anlayışı ortaya koymaktadır. 3 bin 333 teröristi son iki yılda etkisiz hale getirdik. 3 bin 99 sığınak ve barınak imha ettik. Bir taraftan koordinasyonumuz en yüksek noktadadır, bir taraftan teknolojimizi yükseltiyoruz, bir taraftan da PKK'yı, DHKP-C'yi çökertiyoruz, PYD ve DEAŞ ile mücadele ediyoruz. FETÖ'yü Türkiye'den tasfiye edip dünyanın her noktasında sıkıştırmaya çalışıyoruz, etkinliklerini ortadan kaldırmaya çalışıyoruz ve bunların her birini eş zamanlı şekilde yapıyoruz." dedi.

Soylu, 31 Mart seçimlerinin önemine ilişkin de "İçişleri Bakanı olarak, Doğu ve Güneydoğu'ya sürekli giden bir evladınız olarak söylüyorum, 31 Mart'ta bir zafiyete uğrarsak bilmenizi isterim ki 1 Nisan'da Doğu ve Güneydoğu'da 6 yaşındaki çocukların ellerine taşları verirler, valileri, kaymakamları itibarsız hale getirirler, oradaki huzur kalkar. Şu anda 24 saat Doğu ve Güneydoğu'da huzur var." diye konuştu.

Çocukluğunda büyüklerinden, "Doğu ve Güneydoğu'nun makus talihi yenilmez" sözlerini çok duyduğunu anımsatan Soylu, şu değerlendirmede bulundu:

"Okul, hastane, yol, havalimanı, iş, güç yok... Şimdi sadece Mardin'e bu yıl 3 milyon turist geldi. Tunceli'de, Kılıçdaroğlu'nun memleketinde adam bir kere ağzına gelir de söyler ya 2019'da otellerde yer yok. 24 saat huzur var. Bir anne çocuğunu alıp gece istediği yere, istediği saatte, istediği şekilde gidebiliyor. Öyle PKK'nın yol kestiği, haraç aldığı, millete mahalle baskısı kurduğu, milleti sıkıntıya soktuğu bir Türkiye artık yok. Türkiye'nin 780 bin kilometrekaresinde huzur var, huzur."

(Sürecek)

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile