Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Esenler’de yapımı tamamlanan 15 Temmuz Millet Bahçesi açılışına katıldı.
Açılış töreninde konuşan Erdoğan, İstanbul’un önemini değinerek, “600 yıldır bizim olan bu şehri bize çok görenler olduğunu biliyoruz. Ülkemize milletime yönelik husumetlerin altındaki sebeplerin en başında gelenlerden biri İstanbul’dur. İstanbul’a sık sıkıya sahip çıkarsak, ülkemizin geleceğine de o derece katkı yaptığımızı biliyoruz. AK Parti döneminde hayata getirdiğimiz dünya çapındaki projelerle Türkiye’nin tamamını büyüttük” ifadelerini kullandı.
İstanbul’da yapılan mega projeleri hatırlatan Erdoğan, “Bunları biz yaptık bay Kemal. Onların hayalleri ulaşamaz ama biz yaptık. Bizden önce boğazın üzerinde iki köprü vardı. Üçüncüyü yaptık. Dedik ki yetmez. Bir de İstanbul’u İzmir’e bağlayalım. Osmangazi köprüsünü de orada yaptık. Onlar konuşur biz yaparız. Farkımız bu. Bu şehirde üretilen her değer, dalga dalga tüm şehirlerimizi, bölgemizi ve dünyayı etkiliyor. Yabancı liderler geliyor. Onlara ‘bak denizin altından raylı sistem geçiyor, bak buradan Avrasya tüneli arabalar geçiyor’ diyoruz. Şaşırıyorlar. ‘Ben on sene önce geldiğimde bunlar yoktu’ diyorlar. Bunlar son 15 seneye sığmış olan eserlerimiz” şeklinde konuştu.
"TERÖRİSTLER BENİM MİLLETİMİN BAŞINA BELA OLMAKTAN ÇIKACAK"
Konuşmasında Türkiye’nin Suriye sınırında gerçekleştirdiği operasyonları da değerlendiren Erdoğan, “Zeytinlik operasyonunu yaptık mı yaptık. Afrin operasyonunu yaptık mı yaptık. Şimdi Sincar’ı yaptık mı yaptık. Her zaman teröristlerin beynindeyiz. Onların açtıkları çukurlara onları gömüyoruz, gömmeye devam edeceğiz. Zira teröristler benim milletimin başına bela olmaktan çıkacak. Mehmetçiğimizle oralardayız, Özgür Suriye Ordusu ile oralardayız. Hep birlikte vatanımız saldıranlara karış bedelini ödetiyoruz, ödeteceğiz” açıklamalarında bulundu.
Türkiye’de terör operasyonlarından rahatsız olan bir kesim bulunduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bay Kemal bak sen de bunları iyi bil. Bu teröristlerle el ele dolaşma. Bunlardan sana fayda yok bay Kemal. Yerli ve milli ol. Bu teröristleri savunmaktan vazgeç. Bunlarla kol kola olmaktan vazgeç. Teröristlerin uzantılarıyla omuz omuza olmaktan vazgeç. Şimdi 31 Martta yine onlarla yola çıkmaya hazırlanıyor. Bay Kemal açık ol açık. Dürüst ol. Bu millet de seni bir şey zannetsin" diye konuştu.
"BAY KEMAL KAĞITHANE’YE KAĞITTEPE DİYECEK KADAR İSTANBUL’A UZAK"
CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun meclis kürsüsünden yaptığı konuşmasına da yanıt veren Erdoğan, "Geçtiğimiz günlerde CHP başındaki bu zat çıkmış İstanbul üzerinden bizi eleştiriyor. Su diyerek, doğalgaz diyerek eleştiriyor. İstanbul CHP döneminde susuzluktan kurumuştu. Osmanlıdan kalan çeşmelerin önündeki su kuyruklarının sonu gözükmüyordu. Tankerle taşınan su ile insanlar haytalarını idame ettirmeye çalışıyordu. Biz geldik bu işi bitirdik. Bunu Bay Kemal de bilmez belki. Çünkü Bay Kemal Kağıthane’ye Kağıttepe diyecek kadar İstanbul’a uzak. Bu ülkeyi tek parti döneminde bir dilim kuru ekmeye muhtaç edenler, İstanbulluları da bir yudum suya hasret bırakmıştı. Biz kolları sıvadık, gerektiğinde dağları deldik ama İstanbulluları suya kavuşturduk" dedi.
"BUNUN ADI YALAN DEĞİL, KUYRUKLU YALAN"
Kılıçdaroğlu’nun su ve doğalgaz kesintileri ile ilgili iddialarını da yalanlayan Erdoğan, şunları söyledi:
"Her zamanki gibi eline yalan yanlış bilgiler tutuşturulmuş, milleti kandıracağını sanıyor. İstanbul’daki 580 bin konutun suyu, 493 bin konutun doğalgazı kesilmiş. Buna yalan demek yetmez, bunun adı kuyruklu yalandır. İstanbul’a borcundan dolayı suyu kesik olanların sayısı 23 bindir. Binde 37 düzeyinde. Arıza ve borç sebebiyle doğalgazı kapalı olanların oranı yüzde 1’i bile bulmuyor. Bunların hepsi de geçici durumlardır. Bir süre sonra aboneler tekrar hizmet almaya devam ediyorlar. İSKİ su aboneleri arasında ödeme güçlüğü çekenlere taksitten vadeye kadar her türlü kolaylık gösteriyor. Ayrıca şehit aileleri, gazilere, muhtaçlara ayrı bir tarife uygulanıyor. Ana muhalefet başındaki zat bu hizmetleri eleştiriyor. Kendisi aynı çamurlukları yapmaktan bıkmadı. Aslında bu zatın durumu siyaset biliminin değil psikoloji ve psikiyatrinin konusu. Bu zatın ruh halini gösteren bir başka örnek de Sanayi Üretimimiz konusundaki iddiaları. İthalat olmadan sanayici üretim yapamıyormuş. Sanayici dışarıdan metal getirip araba ihraç ederek yanlış yapıyor diyor. Vah zavallı. Sanayici dışarıda kakao getirip çikolata imal edip dışarı satmasına yanlış diyor. Sanayicimiz buğday ithal edip bunlardan elde ettiği ürünleri dışarıya satmasını kabullenemiyor. Kılıçdaroğlu’nun mantığına göre dünyanın sanayi devleri olan Çin, Hindistan, Amerika, Almanya derhal kapıya kilit vurmalı. Bugün F35 yapıyor Amerika. Onlardan bize de 120 tane gelecek. Onların bile belli parçalarını biz üretiyoruz. Biz oraya gönderiyoruz. Onlar bunun montajını yapıp dünyaya satacaklar, bize de satacaklar. Artın dünyada bir şeyin yüzde yüz yapıldığı yerler çok nadir. İthalat, ihracatın alt yapısın oluşturur. Bu ülkelerin tamamında sanayi ürünlerinin ham maddelerini tıpkı bizim gibi dışarıdan karşılıyor. Demir dediğiniz maden öyle her yerde çıkan bir şey değil. Kakao dediğiniz ürünün nerelerde üretildiği belli. İş dünyaya pazarlayacak üretime geldiğinde mecburen ham maddeyi dışarıdan almamız gerekiyor. Kaldı ki bizim ihracatımızı da belli oranda ithalata dayalı olduğu açık. Ömründe tek bir eser yapmamış, tek işçi çalıştırmamış, ticarete merhabası olmamış birinde başka mantık beklemek mümkün değil elbet."
"SERMAYELERİNİN ELLERİNDEN GİTTİĞİNİ GÖRDÜKÇE HIRÇINLAŞIYORLAR"
Türkiye’nin dışa bağımlılığının azalmasının CHP zihniyetini rahatsız ettiğini söyleyen Erdoğan, “CHP yönetimini aslı rahatsız eden artık Türkiye’nin namerde muhtaç olmaması. Çünkü CHP zihniyeti Türkiye’nin büyümesinden, ilerlemesinden, hak ve özgürlüklerinin genişlemesinden değil tam tersine sefaletten ve faşizmden güç alır. Almanya’da kimlerle resim çektiriyor. PKK’ın Almanya’daki uzantısı durumunda olanlarla bir araya geliyor o paçavralarını Avrupa Parlamentosunda sergileyenlerle resim çektiriyor. İstikametini kaybetmiş. Demokrasi ve ekonomide attığımız her adım bunların kabusu. Sermayelerinin ellerinden gittiğini gördükçe hırçınlaşıyorlar. Yalan ve iftiranın dozunu arttırıyorlar” şeklinde konuştu.
"FETÖ’CÜLERE MEYDANLARIN NASIL DAR ETTİYSEK YİNE EDERİZ"
Konuşmasında CHP lideri Kılıçdaroğlu’na seslenen Erdoğan, “Her fırsatta millet sokağa davet etmelerini sebebi bu. Kimseyi sokağa çıkartamayacaksınız. Burası Paris değil, Hollanda da değil. Sen eğer gezi olaylarındaki gibi bir şeyler yapamaya tevessül edersen, o televizyon ekranında kendini bilmez, haddini bilmez birilerinin sokağa davet etmesi ile iş yapacağını zannediyorsan, bilesin ki bu millet 15 Temmuz’da FETÖ’cülere ve uşaklarına nasıl bu meydanların dar ettiyse, yine dar ederiz bunu böyle bilesin. Sen 15 Temmuz gecesinde Atatürk Havalimanı’ndan tankların arasına kaçıp Bakırköy belediyesine gitmiş olabilirsin ama bu defa kaçmaya fırsat bile bulamazsın. Onun için bu milletin evlatlarını sokağa davet etmekle bir yere gidemezsin. Ne yapacaksan gel sandıkta yap. Öyle meydanlarda asla. Buna fırsat vermeyiz. Gereğini de yaparız” dedi.
Kılıçdaroğlu'na 'Yerli Ve Milli Ol' Çağrısı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu teröristlerle el ele dolaşma, bunlardan sana fayda yok bay Kemal. Yerli ve milli ol. Bu teröristleri savunmaktan vazgeç. Bunlarla kol kola olmaktan vazgeç” dedi.