Kiliçdaroglu, Nevsehir'de, 'Kanaat Önderleri, Muhtarlar Ve STK Bulusmasi'nda Konustu Açiklamasi (1)

'Akilla, bilgiyle, birikimle, kavga etmeden, birbirimizin görüsüne saygi duyarak ve birbirimizi kucaklayarak, farkli düsüneni dislamadan, kimlikleri, inanci, yasam tarzi üzerinden siyaset yapmadan, herkesin kimligine, inancina, yasam tarzina saygi göstererek bütün engelleri asacagiz'.

CHP Genel Baskani Kemal Kiliçdaroglu, "Akilla, bilgiyle, birikimle kavga etmeden, birbirimizin görüsüne saygi duyarak ve birbirimizi kucaklayarak, farkli düsüneni dislamadan, kimlikleri, inanci, yasam tarzi üzerinden siyaset yapmadan, herkesin kimligine, inancina, yasam tarzina saygi göstererek bütün engelleri asacagiz." dedi.

Kiliçdaroglu, Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen "Kanaat Önderleri, Muhtarlar ve STK Bulusmasi"nda yaptigi konusmada, il ziyaretlerinde kanaat önderleri ve muhtarlarla bir arada olmaya özen gösterdigini söyledi.

Türkiye'nin içinde bulundugu sartlari herkesin bildigini dile getiren Kiliçdaroglu, sunlari kaydetti:

"Sikintimiz var, dogrudur. Herkesin kafasinda bir sorun oldugunu düsünün. 'Nereye gidecek bu memleketin hali' diyenlerin oldugunu düsünün. Çiftçi bir taraftan feryat ediyor, esnaf bir taraftan. Issizler var milyonlarca. Ev kadinlari var geçinemiyor, 'mutfakta yangin var' diyor ve pek çok sorun dile geliyor. Hepsinin farkindayiz. Ama kanaat önderleri olarak bu ülkenin, Nevsehir'in saygideger muhtarlari olarak sakin ola ki umutsuzluga kapilmayacagiz. Böyle bir hakkimiz da yetkimiz de yoktur.

Eger biz az önce sehitlerimiz, gazilerimiz için saygi durusunda bulunduysak ve hep birlikte Istiklal Marsi'ni okuduysak bizim umutsuzluga kapilma hakkimiz yoktur. Bütün engelleri asacagiz. Akilla, bilgiyle, birikimle, kavga etmeden, birbirimizin görüsüne saygi duyarak ve birbirimizi kucaklayarak, farkli düsüneni dislamadan, kimlikleri, inanci, yasam tarzi üzerinden siyaset yapmadan, herkesin kimligine, inancina, yasam tarzina saygi göstererek bütün engelleri asacagiz. Bu ülkede hepimiz beraber, nasil güzel yasayabiliriz? Dünyanin en zengin kültürüne sahip olan ülkeyiz biz aslinda. Ister Sanliurfa'nin hoyratini alin, ister Karadeniz'in türkülerini alin, Ege'nin efelerini düsünün, zeybekleri düsünün... Bakildigi zaman olaganüstü güzel bir ülkemiz var. Ama hepimizin kafasinda soru isaretleri var, 'Nereye gidiyoruz' diye."

Devlet yönetiminde yöneticiye yetkiyi milletin verdigini hatirlatan Kiliçdaroglu, seçim sonucunda en fazla oyu alan siyasi partinin tek basina ya da koalisyonla ülkeyi yönetecegini anlatti.

"Devlet ayridir, parti ayridir. Bu gerçegi herkesin bilmesi lazim. Devlet bakidir, partiler ise geçici olarak halk yetki vermistir, gelir, meclisten güvenoyunu alir, çikar, memleketi yönetir. 5. yilin sonunda yine milletin hakimligine basvurulur. Bunun adina biz demokrasinin özü diyoruz." ifadesini kullanan Kiliçdaroglu, bir parti "ben devletim" demeye baslarsa orada tehlike olusacagini dile getirdi.

- "Siyaset kirli alan degildir"

CHP Genel Baskani Kiliçdaroglu, konusmasini söyle sürdürdü:

"Içisleri Bakani 'Bir siyasetçiye her ay 10 bin dolar rüsvet verilir' diyor. Ben siyasetçiyim, töhmet altinda kaliyorum. Diger partilerdeki siyasetçiler de töhmet altinda kaliyor. Daha önce mecliste görev yapip simdi yapmayan siyasetçiler de töhmet altinda kaliyorlar. Bir ülkenin Içisleri Bakani çikip bunu söylüyorsa emniyet ve istihbarat ona bagliysa, o bu isi biliyor demektir. Böyle bir olay oldugunda adaletle yönetilen bir devlette ne olur? Önce Içisleri Bakanini, onu oraya atayan kisi çagirir, 'bu rüsvetçi kim, bana ismini ver' der. 'Derhal bunu yargiya verecegiz, siyaseti kirlilikten arindiracagiz. Siyaset kirli alan degildir. Siyaset halka hizmet etme alanidir. Adini ver, geregini yapacagiz'. Böyle bir olay oldu mu? Olmadi. O zaman adalet nerede? Rüsvetçinin ödüllendirildigi bir ülkede adalet olmaz, hak olmaz, hukuk olmaz. O zaman biz neyi ariyoruz ülkemizde? Adaleti ariyoruz."

Adaleti seçmenlerle saglayacaklarini aktaran Kiliçdaroglu, milletin bu konudaki en yüksek karar organi oldugunu vurguladi. Adalet için kendisine yetki verilmesini isteyen Kiliçdaroglu, "Adaleti saglayacagim, rüsvet alanin burnundan getirmezsem siyaseti birakirim." sözlerini sarf etti.

Kemal Kiliçdaroglu, su görüsleri paylasti:

"Antalya Serik'te iki bakan, vali, partinin milletvekilleri bir aradalar. 500 bin liralik bir paradan söz edilir. Serik Belediye Baskani AK Parti'li. 'Nereden çikti bu 500 bin lira, kim aldi bu parayi?' diyor. Bakan diyor ki, 'Senden önceki bir olay'. Serik Belediye Baskani da 'Siz bunu biliyor da sesinizi çikarmiyorsaniz yaziklar olsun' diyor, toplantiyi terk ediyor. Bu belediye baskani AK Parti'li ve o belediye baskanini ben alkisliyorum, helal olsun. Peki ne oldu? Iki bakan, vali, milletvekilleri orada, 500 bin liralik bir rüsvetten söz ediliyor, kimsenin ruhu, kili dahi kipirdamiyor. O zaman öyle bir ortamda hiç kimsenin can ve mal güvenligi olamaz. Bir gün birisi gelir, sizin maliniza çöker, evinize çöker. Adaleti arayacaksiniz."

(Sürecek)

Ana Sayfa
Manşetler
Video
Yenile