Doç. Dr. Pınar Çağlar Aytaç, kısırlığı çiftlerin düzenli ilişkiye rağmen 1 yıl boyunca gebelik oluşmaması olarak tanımlayarak, “Toplumda yüzde 15-20 oranında görülebilmektedir. Kısırlık her iki çiftten de kaynaklanabilir. Kadından kaynaklanan nedenler yumurtlamama sorunu, yumurta rezervinin azalması, rahim şeklinde anomaliler, tüplerde tıkanıklık veyahut rahimde yapışıklık, erkekte sperm sayısının az veya hiç olmaması, sperm hareketliliğinin ve baş, boyun ve kuyruk olmak üzere şekil bozuklukları sayılabilir” dedi.
Kimlere tüp bebek tedavisi gerekir?
Doç. Dr. Aytaç, başvuran hasta ve eşlerine önce ayrıntılı bilgilerini ve muayenelerini yaptıktan sonra kısırlık nedenlerini araştırdıklarını belirterek, “Saptadığımız nedenler tedavi veya cerrahi ile ortadan kaldırıldıktan sonra yine gebelik oluşmuyorsa artık hastamız yardımla üreme yöntemlerine yönlendiririz. Erkeğin sperm sayısı çok düşük veya analizlerde sperm izlenmiyorsa, kadının her iki tüpü tıkalı veya cerrahi ile çıkarılmışsa, kadında yumurtlama sorunu ilaçlarla çözüldüğü halde yine de en az 2 yıl boyunca gebe kalmamış ise, korunmasız evlilik süresi 1 yılı geçmiş iken kadın yaşı 38‘in üstüne çıkmış veya yumurtalık rezervi azalmışsa ya da bütün yapılan testler normal ama çiftin en az 2 yıl boyunca gebe kalamamış ve 2-3 ay aşılama da uygulanmış veya 3- 4 yıldan uzun kısırlık süresi varsa bu hastalarımıza tüp bebek tedavisini öneriyoruz” diye konuştu.
Tedavi öncesi hastalara önerilerde bulunan Aytaç, “Hastalarımıza düzenli 1 yıl ilişkiden sonra, kadın yaşı 35‘in üstünde ise 6 ay sonra mutlaka bir infertilite ile ilgilenen kadın doğum uzmanına başvurmalarını özellikle belirtmek isteriz. Maalesef anne yaşı ilerledikçe üretilen yumurta sayısı ile birlikte kalitesi de düşmektedir. Bu nedenle ileri anne yaşında vakit kaybetmemelerini öneriyoruz. Eğer sigara içiyorlarsa sigarayı bırakmalarını, kilolu iseler ideal kiloya ulaşmalarını, şeker hastalığı, hiper veya hipotiroid gibi sistemik hastalıkları olanların mutlaka hastalıklarının kontrol altında olması gerekmektedir. Aslında genel sağlık önerilerine uymaları dışında çok özel bir diyeti veya formülü yok” dedi.
Doç. Dr. Aytaç, tüp bebek tedavisinde SGK desteği alabilmek için kriterleri de şu şekilde sıraladı:
“Kadın yaşı 23 yaş ve 40 yaş aralığında olmalıdır.
SGK’lı (Bağkur, Emekli Sandığı veya SSK) iseniz, hala bu kurumda olup, en az 5 yıl öncesinden bu kuruma girişinizin olması, 900 (toplamda, aralıklı olabilir) iş günü de prim ödemiş olmanız gerekmektedir.
Erkeğin hareketli sperm sayısı 5 milyon/ml altında olmalıdır.
Kadının yumurtalık rezervi düşük olmalıdır.
Cerrahi yöntemle kadının her iki tüpünün tıkalı veya alınmış olması gereklidir.
Hiç bir neden bulunamayan hastalarda en az 2 kez gonadotropinlerle (iğnelerle) yumurta büyütüp aşılama yaptırmış olması ve en az 3 yıllık evlilik süresi (resmi) bulunması gerekmektedir.
Çiftlerin resmi nikahları olmalıdır.
Hastalarımız 3 yıl bekleme süresini çoğunlukla yanlış anlayıp gereksiz 3 yıl bekleyenler olmaktadır, bu sadece açıklanamayan kısırlık için geçerli bir süre olup diğer nedeni gösterilmiş kısırlık nedenleri için 3 yıl sınır SGK tarafından istenmemektedir.”
Kimlere Tüp Bebek Tedavisi Gerekir
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Pınar Çağlar Aytaç, tedavi veya cerrahi ile nedenler ortadan kaldırıldıktan sonra yine gebelik oluşmuyorsa hastayı yardımla üreme yöntemlerine yönlendirdiklerini söyledi.